claudius

• gaius, yani namıdeğer caligula'dan sonra roma imparatorlugu nun başına geçen imparator.
  
  efendim; caligula öyle bir aklıevveldi ki; öyle halk arasında bir nefret uyandırmıştı ki; onu öldürenler; hem çocuğunu hem de karısını öldürmüşlerdi. düşünebiliyor musunuz, caligula'nın amcası claudius perde arkasına saklanmıştı bu kinden payını almamak için.
  
  fakat saklandığı yerden çıkarılan claudius, ordugaha götürüldü ve burada imparator olarak selamlandı. kendisine bağlılık yemini edildi. augustus, pontifex maximus ile tribunicia potestas ünvan ve hakları verildi kendisine. böylelikle adı: tiberius claudius caesar augustus germanicus oldu.
  
  kendisine augustus ve tiberius tarafından fazlaca önemli görevler bahşedilmemişti. ancak caligula, amcasına iyi davranarak, i.s. 37 yılında onunla konsüllük görevini paylaşmıştı.
  
  ürkek ve çekingen ruh halinde bulunan bu adamın imparator olması ürkütücüdür. ve kendisini emniyet almak için, caligula'yı öldürenleri uzaklaştırdı. yeğeni caligula'nın heykellerini kaldırttı. ismini anıtlardan sildirdi. [roma'da düşene vurmak adettendir.] caligula tarafından sürgüne gönderilenler senatonun onayı ile geri çağrıldı.
  
  kanımca; tiberius'dan sonra, augustus'a en sadık kalan imparator; claudius'tur. zira; yenilik yapmaktan da geri durmamıştır. toplum üzerinde etkili yasalar çıkarmıştır. [augustus'un en büyük özelliği de budur zaten. ahlak yasaları cıkarmak!]
  
  claudius'la ilgili anlatılabilecek bir $ey de $udur; 3. karısı messalina kıskanç ve açgözlü biriydi. [genç seneca yı sürgüne yollayan da asıl bu kadındır.] imparatoru öldürüp yerine sevgilisiyle birlikte geçmek isteyen bu karı; planlar kurdu. imparator roma dısındayken, claudius'un sadık adamı narcissus durumu kavradı ve hem silius [messalina 'nın sevgilisi] hem de messalina'yı öldürttü.
  
  claudius; kendisine dogru düzgün bir eş bulamadı. 4. karısı agrippina daha belalı çıktı. önceki evliliğinden doğan nero'yu imparatorluğun başına getirmek için, claudius'u öldürmek istiyordu.
  
  nihayetinde mantar yemeğine [nasıl severim mantar yemeğini, köpek gibi severim.. bol salçalı olacak..] zehir katarak onu öldürdü.
  
  ve oğlu nero imparator oldu.
• bugün lyon olarak bilinen lugdunum şehrinde, augustus adına bir tapınak açılışı yapılırken, milattan önce 10 yılının 1 ağustos'unda tiberius claudius drusus adı ile dünyaya geldi. babası, augustus'un halefi tiberius'un ağabeyi drusus, annesi marcus antonius ile augustus'un kızkardeşi octavia evliliğinden doğan antonia idi. antonia-drusus evliliğinin ikinci çocuğuydu claudius. ağabeyi germanicus gibi büyük askeri başarılara imza atamadı veya yüksek onurlar alamadı. geçmiş kayıtlar incelendiğinde tourette sendromu olarak adlandırılan rahatsızlıktan muzdarip olduğu düşünülmektedir. tabii ki o günün dünyasında, fiziksel özellikler çok büyük önem arzetmekteydi. bu sebepledir ki kekeme-çolak-çirkin bir çocuğu kimse etrafında görmek istemezdi. toplumun fiziksel mükemmelliyetçiliği (ki bu noktada (bkz: mens sana in corpore sano) onu normal bir "imparator adayı hayatı"ndan uzaklara itti. ilk gençliği çoğunlukla ünlü yunan stoacı filozof athenodoros ile geçti. kekemeliğini ağzında çakıl taşları ile hitap çalışarak aştı. fakat fiziksel eksiklikleri onu daima imparatorlukta önemli roller almaktan alı koymuştur. hatta augustus'un, claudius'un toplumsal kutlamalara bile ancak bir çadırın içinden katılmasına izin verdiği, tiberius'un kendisini(ki yeğeni olur) saraya bile almadığı, caligula'nın ise kendisi ile daima alay ettiği bilinmektedir.
  politikadan belli ölçülerde uzak kalan claudius, kendisini özellikle tarihe adamış ve balkan toplumları, kartaca ve etrüskler hakkında önemli çalışmalar yapmıştır. belki de stoacı inançları yüzünden daima sıradan bir hayat sürmüş ve toplumun üzerindeki pön lanetinin ve kendini beğenmişliğin roma'yı bitirebileceğini düşünmüştür.
  
  augustus döneminde augurluk ve pater patriae ünvanlarına layık görülse de, augustus pater patriae sıfatının süresini uzatmamıştır. tiberius ve caligula dönemlerinde ise kendisine hiçbir rol biçilmemiştir. pater patriae sıfatını geri almak için imparator olmayı bekleyecektir claudius. bir dönem flamen dialis olarak da görev yapmıştır.
  
  kayıtlar claudius'u, yüksek sesle gülen, etrafına şakalar yapan, pleblerle birlikte olmaktan rahatsız olmayan, bonkör ama aynı zamanda kolay sinirlenip kendini kaybedebilen ve yazınsal ve idari yetenekleri üstün birisi olarak gösterir. adalete olan hastalık düzeyindeki bağlılığı da önemli bir özelliğidir.
  
  fiziksel eksiklikleri bir anlamda kendisini tiberius ve caligula dönemindeki gentilis katliamlarından korumuş ve belirttiğim gibi tarih ve strateji alanlarında kendisini geliştirebilme imkanı sağlamıştır.
  
  tarihler 24 ocak 41 i gösterdiğinde ise caligula'ya düzenlenen praetorianus cassius chaerea ve çeşitli senatörler önderliğindeki süikast başarıya ulaşır. genel inanış, claudius'un süikast ile ilgisi olmadığı yönünde olmasa da, kendisinin söz konusu senatörler ve özellikle cassius chaerea ile bağlantıları olduğu ve yemek masasından erkenden ayrıldığı bilinmektedir. cassius chaerea, claudius'un ağabeyi meşhur germanicus'un emrinde bir centurion'du, sonradan germanicus'un oğlu olan caligula'nın döneminde praetorianus olarak imparator özel muhafızlığı yapmıştır.
  en önemlisi, roma'da claudius'a daima iyi davranmış ender isimlerden birisiydi cassius chaerea.
  
  praetorianusların darbesi başarı ile sonuçlanınca claudius imparator ilan edildi. claudius'un hiçbir siyasal deneyimi yoktu, ancak gerçekçi kavrayışıyla özgün ve olumlu kararlar verebileceğini hemen gösterdi. hükümdarlığı, caligula'nın yaptıklarına tepkiyle başladı: kapsamlı bir af çıkarıldı; devlete karşı işlenen suçlara ilişkin davalar yasaklandı, halk collegiumları dağıtıldı. sonrasında imparatorluğu merkezileştirmeye ve güçleri dağıtmaya başladı. imparatorluk divanını dört kurula ayırdı: haberleşme(ab epistulis), adalet(a libellis), evrak(a studiis) ve maliye(a rationibus). bundan başka fiscus'u, yani imparatorluk kasasını kurdu. imparatorun bir mahkemeden başka bir mahkemeye dava aktarma yetkisini genişletti, frumentationes'i yani buğday dağıtımını senatodan alarak üretim işleri ile uğraşan ilgili kurula verdi böylece senatonun elinden bugün anlayacağımız tabirle halka döner ekmek dağıtmak kozunu almış oldu. yollar yaptırdı. yeni ostia limanını inşa ettirdi ve roma'nın su gereksinimini karşılamak üzere su kemerleri yaptırdı.
  
  öte yandan, site hukukunu eyaletler yararına yumuşattı. ms 48 yılında galya ileri gelenlerine senatoya girme hakkı tanıdı ki bu tarz bir girişim, caesar'ın hayatına mal olmuştu ve bu olay tarihte claudius yasası adı ile yer aldı. usta bir hukukçu ve pratik bir yasa koyucuydu.
  
  din alanında eski kültlere önem verdi. kâhinler(augurlar) topluluğunu düzenledi. yabancı dinlere karşı savaştı. ki bunun kökeninde dindarlığı değil, atalara verilen değerlere önem vermesi ve toplumun yozlaşmadan ancak bu şekilde kurtulabileceğine inanması yatmaktaydı.
  
  iskenderiye'deki kargaşalardan sonra yahudiler ve yunanları hoşgörülü olmaya çağırdı, onlara bir yıllık bir süre tanıdı fakat kargaşalar devam edince yahudiler ve hıristiyanları roma'dan kovdu.
  
  dış siyaset alanında en önemli başarısı britanya adasını roma topraklarına katmasıdır. sadece dört lejyonla bu başarıya ulaşılabilinmiştir. claudius da şahsen bugün colchester olarak bilinen camulodunum bölgesine kadar gitmiştir bütün fiziksel eksikliklerine rağmen. ren nehri üzerinde germenlerin nehrin diğer tarafına fetihler düzenlemesini engelledi ve 50 yılında bugünkü köln(colonia claudia ara augusta agrippinensis) şehrini kurdu germenleri bir tehdit olmaktan çıkardı. via claudia ara augusta (orta almanya'dan kuzey italya'ya kadar uzanır) yolunu inşa ettirdi. trakya'yı ele geçirdi. parthlar'ı durdurdu, afrika'daki mauretania krallığı'nı mauretania caesariensis ve mauretania tingitana adları altında iki eyalete çevirdi. böylelikle roma, tarihinin en geniş sınırlarına ulaştı;
  http://www.lewrockwell.com/…arson/rome-claudius.jpg
  
  britanya'yı ele geçirince britannicus lakabını hakeden claudius, bu ismi şahsen kullanmak istemedi ve oğluna bu adı verdi. ms 54 yılının 13 ekim'inde son karısı agrippina tarafından zehirlenerek öldürüldü. agrippina'nın oğlu nero için kurduğu planlar ve kendi dikkatsizliği ve duyduğu gereksiz güven yüzünden hayatını kaybetmiştir. ancak, aşırı hırslı agrippina'nın, yetersiz oğlu nero'yu imparator yapabilmek için, claudius ve oğlu britannicus'u ortadan kaldırması zorunluydu. yerine nero geçti.
  
  vespasianus, sonraları claudius'un adına claudius tapınağını inşa ettirmiştir. claudius, resmi tanrı olarak kabül görülmüş ve ölümünden sonra bu sıfatı devam etmiş ender imparatorlardandır. heykellerinde, diğer julio-claudian hanedanlığı üyeleri ile karşılaştırıldığında daima yüzünde kurnaz bir ifade görülür.
  
  latin alfabesine ters c, ters-düz f ve yarım h harflerini de katmış ve bu harfler claudian harfleri olarak tarihte yerlerini almıştır.
  
  vespasianus'un roma'da yaptırdığı tapınak için;
  http://www.the-romans.co.uk/…temple_of_claudius.jpg naaşının bulunduğu augustus mozolesi için;
  http://www.ancientworlds.net/…5/46/00054651_000.jpg http://www.bearcave.com/…/mausoleum_of_augustus.jpg
• hükümdarlık döneminde;
  
  "geleneksel paydosları kısaltarak mahkeme sürelerini uzatmıştır."
  
  "davacıların, mahkemeleri sürerken, sanıklar için zorunlu olduğu şekilde şehirde kalmalarını şart koşan bir yasa çıkarmıştır."
  
  "jüri üyeleri için asgarî yaş sınırı da daha tecrübeli jüriler oluşturmak için 25'e çıkartıldı."
  
  "rodos adasına halkının sadakatinden ötürü roma yönetiminden çıkarıp özgürlük verdi ve truva'yı vergiden muaf tuttu."
  
  "efendileri hasta kölelerini tiber adasındaki asklepios tapınağında ölüme terk eder, ardından da hayatta kalırlarsa onları geri isterlerdi. claudius bu tedavinin ardından iyileşen kölelerin azledilmesini buyurmuştu. dahası bu riski almayıp kölelerini öldüren köle sahipleri cinayetle suçlanıyordu."
  
  "yapımına caligula döneminde başlanan aqua claudia ve anio novus olmak üzere iki su yolu inşa ettirdi. bunların şehre girişi 52 yılında sağlandı ve iki su yolu meşhur porta maggiore'de buluşturuldu. ayrıca aqua virgo'yu onarttı."
  
  "italya ve eyaletler boyunca yollar ve kanallar inşa ettirdi. bunların içinde ren nehrini denize bağlayan bir kanal ve italya'dan almanya'ya uzanan bir yol vardı."
  
  "roma yakınlarında tiber üzerinde ostia'nın kuzeyindeki yeni limanı portus'a uzanan gemi seyrine elverişli bir kanal yaptırmıştı. liman iki dalgakıranlı ve ağzında deniz feneri ile yarım daire biçimindeydi. yapının roma'daki selleri azaltma özelliği de vardı."
  
  "sezon dışında mısır'a gitme riskini alan hububat tüccarlarının gemilerini sigortaladı.
  
  "denizcilere vatandaşlık ve evlilikleri ayarlayan bir yasa olan lex papia-poppaea'dan muafiyet gibi imtiyazlar verdi."
  
  "caligula'nın gıda üzerine koyduğu vergiyi feshetti ve kuraklık ve açlıktan muzdarip halkların vergisini düşürdü."
• drusus ve küçük antonia'nın oğlu olarak galya'da lugdunum'da (bugünkü lyon) doğmuştur. italya dışında doğmuş ilk roma imparatorudur.
• claudius kelime olarak kötürüm demektir..claudianların iyilerinden olan bu zayıf kişilik kartaca ve etrüsk dili ve kültürü üzerine çalışmalar yapmıştır..
• doğumundan 14 yaşına kadar; tiberius claudius drusus
  14 yaşından tahta çıkışına kadar; tiberius claudius nero germanicus
  imparator olduğunda; tiberius claudius caesar augustus
  
  isimleriyle anılmış..
• sağlık için yellenmenin teşvik edilmesi gibi tıbbi bir tavsiyede bulunmuş hükümdar.
• (bkz: claudianus)
• garip bir kaderi olan roma imparatoru.
  
  yegeni imparator caligula'nin oldurulmesinden sonra ailesi ve yakin cevresi de kiyima ugramisti. claudius bu kiyimdan kacmak icin saraya siginmis ve saklanmisti. suikastciler sarayi bastilar ve titrer halde bir perdenin arkasina saklanmis claudius'u buldular. claudius'a amaclarinin intikam olmadigini ve imparator ailesine mensup oldugu icin imparator yaptilar. claudius olumu beklerken aniden imparator oluvermisti.
  
  roma'nin en naif imparatoru denilebilir. tarih, hukuk, felsefe, şiire ilgi duyardi. yemeklere cok duskun oldugu ve cok fazla sarap tukettigi hatta zehirlenmese bile sarap ve beslenme nedeniyle kotuye giden sagligi yuzunden olumu yakin oldugu soylenir.
  
  yanlis es secimleri hayatini oldukca kotu etkilemis, sonunu getirmistir.
  
  hatta valeria messalina'yi infaz ettirdikten sonra kisisel muhafizlarina 'bir daha evlenmeye kalkarsam, beni oldurun' bile demistir.
  
  ancak sozunu tutmamis, neron'un annesi genç agrippina ile evlenmistir.
  
  ve son esi tarafindan zehirlenerek oldurulmustur.
• (bkz: kral claudius)