• superman'i oynamak için doğmuştu sanki. onu izlerken hiç bir olağandışı görüntü, film hilesi gibi gelmezdi. (öyle ya, o zaman onun adı efekt değil, film hilesiydi).
    hiç bir aktörün fiziği ve bakışları, canlandırdığı bir süper kahramanla onunki kadar bütünleşmedi.
    superman'i kendisinden sonra canlandıran hiçbir aktör, bizim jenerasyonun hayalgücünde kendisine bir suret edinemedi. sanki üst üste yapıştırılmış iki resim gibi, her aktörün altında onun yüzünü gördük, görmek istedik. yanılıyor muyum? zannetmiyorum.
    eskiden adı her geçtiğinde, mavi gözlerinden çıkan x ışınlarıyla o tankeri tamir edişini ve bir kolu ileride uçuşunu hatırlayarak gülümserdik.
    sonra yıllar geçti ve onu, artık bağımlı olduğu tekerlekli sandalyeyle anımsayarak hüzünlenir olduk. sadece kendisine değil, kendisi gibi olanlara da yardım etmek için uğraştı. başaracağına inandık. çünkü o gücün ve başarının çocukluğumuzdan kalma sembollerinden birisiydi hepimiz için. en azından benim için.
    hayat ne yazık ki doomsday denen hayali bir canavardan çok daha acımasız.
    rahat uyu christopher reeve. umarım kal-el'in dünyasından çok daha iyi bir yerdesindir.
  • şili'de darbenin ardından idam edileceği açıklanan yetmiş sinemacıyı, amerikadan şili'ye gidip, dünyayı ayağa kaldırmak sureti ile kurtaran aktör. (anlatan: burhan sönmez)
  • altına bu kadar çok entry girilince iyileşti, ayağa kalktı sandım, aklıma öldüğü -ölebiliceği- gelmemişti bile...
  • kingdom come'ın başında "dedicated to cristopher reeve who makes us believe that a man can fly." yazar.
  • beş yıl önce bugün pelerinini çekip tekerlekli sandalyesini terk ederek göklere yükselen süper kahraman. bana okuma yazmayı öğreten, çizgi romanı sevdiren, superman'e taptıran ve uzun süre kırmızı pelerinle dolaşmamı sağlayan çocukluk kahramanım. çocukluk dediğime bakmayın, hâlâ kahramanım. hâlâ bir adamın uçabileceğine inanıyorum.

    kendisinin çok da güzel bir sözü vardır azim üzerine;

    "so many of our dreams at first seem impossible, then they seem improbable, and then, when we summon the will, they soon become inevitable."
  • bir sahnenin inandırıcılığı kullanılan bilgisayar destekli efektlerin başarısı ile ilgili değildir... aslında bir sahneyi inandırıcı kılan o sahnede yer alan aktör ya da aktrisin rol kabiliyeti ve inandırıcılığıdır.

    işte bu yüzden christopher reeve gelmiş geçmiş ve muhtemelen gelecek en başarılı superman'dir. ondan sonra bu rolü devralan hiç bir aktör ne yazık ki onun kadar yetenekli ve fiziken onun kadar rolüne uyumlu değildir.

    sadece superman 3 filmindeki clark kent - superman kavgası sahnesindeki jest ve mimikleri bile onun superman olarak doğduğuna ve gizli kamera ile yaşamından bir kesitin kaydedildiğine inanmanızı sağlayabilir. superman 2'de general zod'un üzerine attığı beton bloğu x ışınları ile patlattığında patlamanın parlaklığı ve şiddetinden etkilenip dişlerini sıkarak başını yana çevirmesi bile, onun hisleri olan yaşayan bir varlık olduğunu seyirciye aktarması açısından, çok önemli bir etkendir.. işte bir aktörün gücü burada gizlidir...

    clark kent - superman kavgası

    general zod ile ilk kavgası
  • bir oyuncu olarak son defa smallvillede izleyici karşısına çıkmıştır.
    daha iyi bir jübile olamazdı...
  • kristoper riiv abi. nam-ı diyar süpermen. abim; zamanın birinde cıwıra artizlik olsun diye, attan inmeden tavşan yakalamaya kalkınca attan düşmüş felç olmuştu. kötü bi durum, alay etme. ediyosan git banyoya, ayna karşısında ne alayın warsa et gel... yoksa alayını.ıykzhış. sonradan çabalarıyla benden yukarısını çalıştırabilmiş, ama aşağısı yine felçli kalmıştı, hepimiz öyle üzgündük ki. 97'nin oscar töreninde, onur ödülü mü, ömür boyu başarı ödülü mü ne vermişlerdi. herkes ayakta alkışlamıştı, ben de kaptırmıştım ya kendimi, gece saat 4'te yataktan kalkmış ayakta alkışlıyodum onu, hem de ağlıyodum... annem beni görmüştü... ertesi sabahsa annemle tartışmıştık biraz, o da hemen " elin gavuruna ağlarsın ama annenin halini hiç düşünmezsin" diye sitem etmişti... nası da hatırladım görüyo muasun... (kim mason ?).

    yıllarca mavi perdenin önüne koyulmuş sandıkların üzerine binip "uçuyormuş" rolü yaptı. bi dolu filmde oynadı, western'lerini bile hatırlıyorum ama superman'den başka bir rolde olunca garipserdik.

    bi de amazon'dan kitabını almıştım. "insanlığa vasiyetnamem" diyordu kitabında "still me" idi adı. çocukluğumun ve ortalığımın büyülü kahramanı... "hop hoop daha yukarı" abim...
  • pelerin yerine melek kanatı takarak uçmayı tercih etmiş superman. tanrı günahlarını* affetsin..
  • oldukten sonra yayinlanan bir karikaturde -ne yazik ki kimin hangi gazete icin cizdigini imzadan okuyamadim- christopher reeve alistigimiz superman kiyafeti ile cennetin kapisindadir, tekerlekli sandalyesinden inerek gorevli melegin yanina gelmistir..
    sol elini yok yok istemez, gerek yok dercesine sallar ve keep the wings der, nedendir bilinmez essek kadar adamin gozleri yaslarla dolar biranda..

    up up and away...

    [edit]
    olumden sonra yapilan tribute karikaturlerin bazilari icin
    (bkz: ladies and gentlemen mr reeve has left the planet/#6052369)
    (bkz: ladies and gentlemen mr reeve has left the planet/#6133171)
    [/edit]
hesabın var mı? giriş yap