caritas

• evsizlere, alkolik ve keşlere barınma, yiyecek ve bakım imkanı sağlayan, gönüllüler aracılığı ile çalışan katolik yardım kurumu
• bugün caritas'a ait bir hastanede calisan arkadasimla konustum. son dönemlerde almanya'da yükselen irkcilik ve ayrimcilik konusunda bir sorun yasayip yasamadigini konusuyorduk. caritas'in genel yaklasimini su sekilde özetledi: "dindar olman hosumuza gider, hangi dinden oldugunun önemi yok"
  
  peki ateist bireyler icin ne yapiliyor, bir cezai uygulama var mi diye sordugumda öyle birsey olmadigini söyledi. özendirmek ve motive etmek adina öyle bir uygulamanin oldugunu belirtti.
  
  insan hayret ediyor, imreniyor.
• latince merhamet, karsiliksiz yardim ve tanriya duyulan sevgi gibi anlamlar tasiyan kelime.
  ayrica ingilizcedeki charity kelimesinin kaynagi.
  
  bir de angel dizisindeki karaoke barinin adi ^*
• uluslararası bir sivil toplum örgütüdür. caritas tüm dünyada bir çok alanda etkinlik gösterirken, türkiye'de daha çok mülteci yardım projeleri ile önplana çıkmıştır. tabi marmara ve van depremlerinde de yürüttükleri projeleri unutmamak gerekir. dünyadaki caritas'lar içinde belki de en küçüğü yine caritas türkiye'dir. caritas türkiye şematik olarak caritas europa içinde yer alır. vatikan'a bağlı olmakla birlikte (hemen misyonerlik suçlaması gelecek, biliyorum) türkiye'de gerçekleştirdikleri hiç bir çalışmada misyonerlik faaliyeti yürütmediklerini eski bir çalışanları olarak net biçimde söyleyebilirim.
• derin saygıdan doğan sevgidir.
  
  (bkz: friedrich nietzsche)
• (bkz: o caritas)
• latince bir kelime.
  
  hıristiyan inancına göre tanrı her insana ruh'unu üflediği için her insanda tanrı mevcudiyeti vardır ve bundan dolayı hiçbir ayrım göstermeksizin her insana karşı sevgi ve saygı tutumu elden bırakılmamalıdır. caritas, bir duygu durumu değildir. bir tutum ve ilkedir.
• isviçre'de bir çok şehirde bulunan ikinci el eşyaların ihtiyaç sahiplerine uygun fiyata satıldığı kooperatif mağazası.
  
  mağaza içerisindeki tüm malzemeler ihtiyaç sahiplerine satılmak üzere yine isviçreli vatandaşlar tarafından bağışlanan ürünler. satıştan elde edilen kar yine ihtiyaç sahiplerine yardım amacıyla kooperatife aktarılıyor. maaşlı elemanların çalıştığı kar amacı gütmeyen bir kurumdan bahsediyoruz. içerisinde ev eşyalarından giyime, elektronik eşyadan mobilyaya kadar her şey mevcut. ikinci el dediğime bakmayın çoğu kullanılmamış olsada kullanılmış olanlar bile oldukça temiz. bizim bit pazarında satılan hurdalarla karıştırmayın. mağazada 3-5 franka mont alabileceğiniz gibi 5-10 franka mobilya takımı alabilirsiniz. yaz döneminde 9 franka nespresso makinesi, 13 franka dyson süpürge almışlığım var.
  
  caritas yakın dönemde isviçre vatandaşı olmayanlara dağıttığı yardım kartları sayesinde tüm ürünlere uyguladığı %50 indirim uygulamasını kaldırdı. bunun başlıca sebebi isviçre vatandaşı olmayan insanların (ki burada büyük oranda türklerden bahsediyor) bu uygulamayı su istimal etmeye başlamış olması olarak gösteriyor. türklerin tüketim çılgını bir toplum olduğunun apaçık örneğini medeniyetin beşiği isviçre'de de canlı şahit olabiliyorsunuz.
  ihtiyacı olmadığı halde alayım lazım olur, aa bu da güzelmiş bunu da alayım düşünce yapısı koskoca yardım kuruluşunun satış politikasını değiştirmesine sebep olmuş. çok enteresan cidden.
• incilde, st. paul'un korintlilere mektubunda (bolum 13) gecen, hem sevgi hem de yardim (charity) diye tercume edilebildigi icin how to be good'da kafa karisikligina sebep olan latin kelimesi.
• lorne tarafından işletilen ve yine lorne tarafından bar sınırları içinde demonların kavga etmemesi için düzenli para ödenerek spell uygulatılmış karaoke bar.üçüncü sezonda angel bu spell yüzünden humanlara karşı zor durumda kalmış ancak cordelia sorunu kendi yöntemleriyle çözmüştür.