hesabın var mı? giriş yap

  • almanya'daki exchange sırasında:
    alman: - türkiye'de itfaiyeci var mı?
    türk: - hayır dev battaniyeler var onlardan örtüyoruz biz yanan binalara ormanlara..

  • beşiktaşlıyım. adımı bile efsanelerimizden birisinden aldım.

    okur okumaz aklıma gelen ilk şey "mahalle yanarken bazılarının yaptığı şeyler" oldu.

  • birtakım bilgiler;

    nakkaş, resim ve süsleme yapan kişi, ressam mânâlarına gelir.

    osmanlı imparatorluğu'nda daha ziyade minyatür çizen kişilere verilen bir isimdir.

    osmanlı'da minyatür sanatının etkilendiği yer sanıldığı gibi arap sanatı değil; uygur türklerinin oluşturduğu ekoldür.
    uygur türklerinden selçuklulara, buradan da osmanlılara geçmiştir bu tarz.

    dünyanın gelmiş geçmiş en yetenekli nakkaşı olarak bihzâd kabul edilir. efsaneye göre çaldıran savaşı öncesinde şah ismail, bihzâd'ı bir mağaraya saklamış; yavuz sultan selim karşısında aldığı yenilgi sonrası savaş meydanından uzaklaşınca ilk olarak tekrar bu mağaraya gelmiş ve bihzâd'ın hayatta olduğunu görünce ağlayarak allah'a şükretmiştir.

    yavuz sultan selim dönemine kadar türk - islâm tarzında çizilen minyatürler; yavuz'un fethettiği arap topraklarından getirdiği arap nakkaşlar sebebiyle arap ekolünün ağırlık kazandığı bir döneme girmiştir.

    nakkaşların kaldıkları ve çizimlerini yaptıkları yerlere nakkaşhâne denir.
    topkapı sarayı'nın birinci avlusu ile arslanhâne binasının bitişiğinde nakkaşhâneler bulunduğu gibi, çarşıdaki çeşitli yerler de nakkaşlar için han şeklinde düzenlenmiştir.

    nakkaşlar arasında da usta - kalfa - çırak ayrımı bulunuyordu diğer bütün zanaatkârlar arasında olduğu gibi.
    nakkaşların başlarındaki kişiye " sernakkaşân " denirdi.

    nakkaşlar, ordu ile birlikte seferlere de çıkar ve çizimlerini buralarda da yaparlardı. üç ayda bir maaş alırlardı.

    orhan pamuk'un " benim adım kırmızı " adlı romanında da ismi geçen nakkaş osman, 16. yy.'da gerçekten yaşamış bir başnakkaştır.

    nakkaşlar uzun yıllar boyunca minyatür sanatıyla ilgilendiklerinden yaşlandıklarında gözleri neredeyse tamamen bozulmuş olurdu.

    evliyâ çelebi'ye göre 17. yy.'da istanbul'da 40 ayrı dükkana sahip olan nakkaşların 4 adet de loncaları bulunmaktadır.

    ikinci mahmud'un yeniçeri ocağını ortadan kaldırdığı vak'a-i hayriyye sonrası nakkaşhâneler de topyekün kaldırılmıştır.

    bu tarihten sonra avrupa'dan ressamların istanbul'a getirildiği görülür.

  • cogu gecimini bolgeye tirmanis icin gelmis gruplarin malzemelerini ana kamplara tasiyarak saglar. 600 yildir bolgede yasamalarina ragmen yanibaslarinda duran everest'e tirmanmayi hicbiri denememis, bunu ilk kez ingiliz dagcilar denemistir. su anda bolgeye gelen dagcilarin ve gezginlerin cevreye verdikleri zararla baslari dertte. para kazanma telasini bir yana birakip, yerimiz yurdumuz elden gidiyor kaygisiyla cesitli kampanyalar duzenlemeye baslamislar bile.

  • unlu halk ozani ssg'ye ait olan bir soz. kendisini tekrardan amerika'ya goturen ucaga binmeden once yanindakilere soyledigi rivayet edilir.

  • prajina; cinsiyet: erkek; yaş: 31; il: istanbul
    konuşmaya 5, ilkokula 8 yaşında başladım. okumayı 10 yaşında söktüm. orta 1'de sınıfta kaldım. lise 2'ye kadar her zaman sınıfın en tembeli, en sorunlu öğrencisi oldum. ancak lise 2 ve lise 3'te takdir aldım. gece gündüz çalıştım. öys'de 56'cı olup boğaziçi üniversitesi'ne girdim. mezun olduktan sonra yüksek lisans için abd'ye burslu gittim. yl bitince tekrar bü'ye döndüm. doktoramı bitirmek üzereyim. lise 2'de ne mi oldu? şu anda karım olan sınıfın en çalışkan kızına aşık oldum. kendimi ona ispatlamam gerekiyordu.

    meali: karım biraz daha güzel olsa şimdi nasa'daydım.

  • ////////////////////////////////////////////////////////////
    \\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\
    ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
    ///////////////////////////////////////////////////////////
    \\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\
    |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
    //////////////////////////////////////////////////////////

    şeklinde olması muhtemel günlük.

    (bkz: ilköğretim 1inci sınıf öğrencisi)

  • 4 kişi bir vatandaşı silahla gasp edip olduresiye dövüyor yetmeyip 7 metre yüksekliği olan bir yerden asagiya atip, parasini ve telefonunu caliyorlar. bunu yapanlar bulunup mahkemeye cikariliyor ve serbest bırakıliyorlar. söyleyecek tek kelime bulamıyorum artik.

    kaynak

    edit: yahu kaynagini belirtip bir haber paylastim, yemedigim hakaret kalmadi, burasi da dahil olmak üzere memleket ruh hastasindan geçilmiyor, gidip tedavi olun, manyak misiniz nesiniz.

    edit 2: bassavcilik olaya ayni gün itiraz etmis, ayrıca prof.dr. ersan şen'in olayla ilgili ayrintili bir yorumu var.
    kaynak 2