ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çocukluk dönemi korkuları
-
gece olup artık televizyon kapatılınca o televizyonlu odada yatan bi çocuk olarak kapalı televizyondan çıkan çat-çut seslerini televizyonun arkasında yaşayan sarı küt saçlı uyuz bi çocuğun* televizyonu kurcalayarak çıkardığına inanmak.
kötü olmakta sonuna kadar haklı kötü karakterler
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"arkadaşlar bir şey sorucam; erasmus yapmak istiyorum sizce beylikdüzü nasıl? orada eğitim iyi mi? erasmusla beylikdüzüne giden var mı?"
somer sivrioğlu
-
patronu acun’un tertip ettiği engizisyon mahkemesi yargıçlarından biri! bütün kibir ve ahmaklığıyla gariban bir çocuğu binlerce insanın önünde küçük düşürme pahasına, bu pespaye tiyatroyu oynamakta beis görmemiştir.
edit: tekrar edeyim: bir suçu varsa rahatsız olan şikayetçi olur. o da yasalar önünde kendini savunur, cezasını çeker! size mi düşüyor yargılamak! sizi ne ilgilendiriyor bir insanın yemek yapma becerisi dışındaki görüşleri, hayat tarzı, ideolojisi. siz kimsiniz arkadaş! yarın acun çıkın takla atın dese, takla mı atacaksınız reyting için! bu kadar mı aç ve çaresizsiniz! çoluk çocuğunuz var! ayıptır günahtır.
psikoloğa gideceğime nine west ayakkabı alırım
-
yan ofiste çalışan hafif kırık kızdan duyduğum übermensch tümce.
tam olarak ''kızım geberecem sıkıntıdan da bugün bir psikolog 200 lira. oraya gideceğime nine west ayakkabı alırım, kendimi daha iyi hissederim'' dir.
ben alt kata çay içmeye gidiyorum.
chatgpt
-
her ne kadar heyecan verici olsa da sansürlü bir yapay zekadır. şirketlerin insanlara neyi yapıp neyi yapmayacağı konusunda kısıt koyması kabul edilecek şey değil. şirketler kendilerini kanun koyucu pozisyona sokamaz.
türkiye ile ilgili sosyal sorulara söyle yanıtlar verdi:
"türkiye ne zaman batı kültürüyle bağını kesmeye başladı?" sorusuna verdiği cevap: görsel
türkiye'nin yoğun şekilde suriyeli geçici sığınmacı alması, ileride ne gibi sonuçlara sebep olabilir?" sorusuna verdiği cevap: görsel
bu tarz benim
-
'o değil de nihat gizem'e ne yürüdü be' dediğim program. yalnız iyi yürüdü.
edit: lütfen daha fazla beğenmeyin arkadaşlar en beğenilen entrym bu olsun istemiyorum gerçekten. ne yazdım ki yürüdü yazdım sadece valla başka bir şey yazmadım çok saçma yani yapmayın.
edit 2: allah belanızı vermesin ne diyim yani.
debe editi : vay anasını.
tuğba södekoğlu
-
su an canli yayinda bir vatandas buraya yeterli yardim gelmiyor, enkaz altinda kalanlar var derken o vatandasa uzattigi mikrofonu ceken ve baska yone dogru giden, enkaz yanindan canli yayin yapan kisi.
edit: paranoide sağolsun linki burada
https://twitter.com/…?t=ymsei_flazqwcvlyie9cjg&s=19
edit: electrochronicles sağolsun alternatif link
https://streamable.com/cidjdo
edit: buraya göz atın nisagul için, bulun aileyi çıkarın enkazdan
(bkz: #148789208)
edit: kepçe operatörü gerekiyor, bakın şuraya
(bkz: antakya akevler acil operator ihtiyaci)
edit: kahramanmaraş bir jenarator isteği var
(bkz: #148766720)
6 haziran 2021 güney beldesi seçim sonuçları
-
bbp'ye 500 oy çıkan yerden genelleme yapılmaz. 2. parti çıkmış bir de.
latifundiya
-
büyük toprak parçaları yahut çiftlikler. ilk ortaya çıkışları roma imparatorluğu döneminde olmuştur. büyük toprak sahipleri hem zenginleşmişler hem de yönetimde söz sahibi olmuşlardır. osmanlı'daki tımar sistemine ilham kaynağı olmasının yanısıra ortaçağ avrupasında da feodal toprak ağalarının kökleri buradadır. yalnız roma'da köleci bir düzen varken, avrupa feodalitesinin temel unsuru plebdir (gerçi bu da romalı bir kavramdır). rusya'ya geçince toprak ağası boyar, köylü mujik olur (sistemin adı da pomiestnydir).
yukarıda bahsettiğim oluşumlar genel olarak köleci yahut köleliğe yakın müesses nizamlardır; osmanlı'daki hariç. tımar sistemi askeri bir düzendir osmanlı'da ve sultana bağlıdır. tımar sahipleri kalıcı değildir ve sultan adına toprağı işlerler. toprak işlerinde çalışanlar yarı zamanlı asker gibidirler. ama çiftçi özgürdür. yani kısmen; bir ağa için çalışmaz, kendisine 'bir çift öküzün sürebileceği kadar' bir arazi verilir (dolayısıyla çiftlik kavramı oluşur. çiftlik kelimesi aslında şimdiki kadar büyük bir alanı çağrıştırmazdı, daha sonradan bu anlam yerleşmiştir) ama çiftçinin tarlasını bırakıp gitmesi yasaktır. devlet ile köylü arasındaki anlaşma bu esasa dayalıdır fakat artan vergiler ve genel asayişsizlik ile beraber çift düzeni bozulur, büyük kaçgun ile birlikte köylü başıboş olur (uzun hikaye, merak eden ilgili başlıkları okuyabilir; hepsi dolu).
kolonyalizmle birlikte latifundiyalar latin amerika'da da yerleşmeye ve toprak sahipleri güç kazanmaya başlar. ilginçtir ki kuzey amerika'da bir sınıf olarak ortaya çıkmazlar (aslında şimdiki amerika birleşik devletleri'nin güney eyaletlerinde bir sınıf oluştururlar ama konuyu uzatmak istemiyorum). bu tarafta daha çok plantasyonlar vardır. bir şirket büyük toprak parçalarını alır ve insanları çalıştırır. ya köle gibi çalıştırır yahut hakikaten köle alıp çalıştırırlar. bu plantasyonlar bazen latin amerika'ya (orta ve güney amerika - guatemala, honduras, küba, brezilya gibi) da el atmışlardır. tütün, kakao, kahve, şeker kamışı, pamuk gibi ürünleri yetiştirirler ve dünyaya pazarlarlardı. ingiliz imparatorluğunun en şaşaalı dönemleri bu plantasyonları oluşturduğu ve onları korumaya çalıştığı döneme denk gelir. hatta kimi ülkelerde bugün bile kullanılan demiryollarını ingilizler döşemişlerdir. abd'yi abd yapan güçler bu plantasyonlara sahip olan şirketlerdir. sırf bu şirketlerin çıkarlarını korumak adına savaşlar çıkmış (bkz: muz savaşları) ve amerika latin amerika'ya sırf bu yüzden müdahaleci bir politika izlemiştir.
latin amerika'da ise latifundistas büyük toprak sahiplerinin sınıfıdır. latin amerika ülkelerinde bu büyük çiftliklerin adı değişir. bolivya ve peru'da finca, arjantin ve uruguay'da estancia, brezilya'da fazenda, şili'de fundo olur. en büyük etkileri arjantin'de görülür. latifundiyalar (estancialar) bir anda ekonominin bel kemiği ve ana taşıyıcısı olurlar. amerika, ingiltere, fransa gibi ülkelerin etkisinden (kısmen) uzak kaldığı için ürettikleri bütün katmadeğer ülke içerisinde kalır ve arjantin bir anda dünyanın en zengin ülkeleri arasında kendine yer bulur. ülkede ilk sanayileşen sektör tarım ve hayvancılıktır. hal böyle olunca yönetimde, tıpkı roma'da olduğu gibi, latifundistalar (büyük toprak sahipleri) etkili olmaya başlarlar. arjantin iç savaşı latifundistalar-arası bir güç çekişmesinin adıdır. demokrasiye geçişte en çok diretenler bu sınıf olmuştur (köylü ve işçi ile eşit olmak istememişlerdir). hepsini olmasa da birçok askeri darbeyi desteklemişler, değişim ve dönüşüme muhafazakar bir set çekmişlerdir (buradaki muhafazakarlık dindarlık değil). bugün hala taşrada etkilidirler.
şimdilik bu kadarı kafi gelsin...
ağustos 2018'de yeni bir hayata başlamak
-
(bkz: tamam)
age of empires'ın türkçe okunuşu
-
ecof.
halk dilinde y de yutulur.
19 mayıs 2014 çin'e düşen ufo'lar
-
cin'in artik iyice dunya sahnesinde rol sahibi oldugunu gostermis olaydir. eskiden ufolar amerika'ya ya da rusya'ya duserdi. simdi de cin'e dusmus. yakinda da yeni super guc adayi olarak turkiye'ye dusmesini bekliyorum. mesela kamil ocak stadyumuna ufo dusuyor. bekir bozdag aciklama yapiyor. hukumeti bu konuda suclamak yanlistir. ve akp'nin oy orani artiyor.
fayton atına saldıran pitbull köpeği
-
pitbull besleyenler, topluma kendini kanıtlayamamış korkak tiplerdir.
pitbull’u olan insanlarla arkadaşlık etmeyiniz.