• aşağıdaki muhteşem margo channing monoloğunun sarfedildiği sahneyi tekrar tekrar izleyerek adını all about women şeklinde değiştirmek istediğim film - tiyatro oyunu arası bir şahaser.

    --- spoiler ---
    "funny business, a woman's career - the things you drop on your way up the ladder so you can move faster. you forget you'll need them again when you get back to being a woman. that's one career all females have in common, whether we like it or not: being a woman. sooner or later, we've got to work at it, no matter how many other careers we've had or wanted. and in the last analysis, nothing's any good unless you can look up just before dinner or turn around in bed, and there he is. without that, you're not a woman. you're something with a french provincial office or a book full of clippings, but you're not a woman. slow curtain, the end."
    --- spoiler ---

    bütün kadınlar yaşıyor mu aynı kafa karışıklığını? bunu gerçekten çok merak ediyorum. en güçlü görünen kadınlar bile, ki birine ihtiyaç duymak ne kadar güçsüzlüktür bilemem ama, gerçekten kafalarını çevirip orada "onu" göremedikleri zaman, kendilerini gerçek bir kadın gibi hissetmiyorlar mı? bir erkeğin "erkek olabilmek için" kadına duyduğu ihtiyacın, kadının "kadın olabilmek için" erkeğe duyduğu ihtiyaçtan farkı var mı?

    neyse, gece gece bunları düşündüren bir film işte. izlemek lazım.
  • --- spoiler ---
    hiç bir karaktere bu kadar sinir olmamıştım.

    baya ilginç bir benzetme olucak ama eve, addison'a lloyd ile evlenme planlarını anlatırken resmen gollum'u gördüm kadında.
    --- spoiler ---
  • bette davisin margo channing rolüyle, new york film eleştirmenleri en iyi kadın oyuncu ödülünü aldığı 1950 yapımı film; ispanyol yönetmen pedro almodovarın annem hakkinda her sey ya da todo sobre mi madre o da olmazsa all about my mother adlı filminde alt-öykü olarak oynayan başyapıt.
  • joseph mankiewiczin 1950 yapimi filmi. bette davisin kadin hakkaten oynuya abicim ya dedirttigi filmde marilyn monroe hanim kardesimizin de ufak onemsiz bir rolu vardir henuz caylaktir. film tiyatro dunyasinin perde arkasi ana motifi uzerinden hareketle esas gerilim yasandigi kadinlar arasi rekabetin dunyasina yumusak bir dalis yapar. filmin hem yonetmeni hem de senaristi olan mankiewicz adam akilli kendini ispat eder. daha sonra sinema tarihinin en buyuk butceli en olayli filmlerinden olan cleopatra da dahil basaridan basariya kosar, gol olur yagar. hem senaryo anlaminda hem sinema dili anlaminda cigir acan bu film, bugun gunumuzde bir mihenk tasi degilse nedir?
  • çok sağlam film. ayrica;
    --- spoiler ---
    (bkz: kadın pisliğin teki çıktı rıza baba)
    --- spoiler ---
  • 14 dalda oscar adaylığı bulunan bir şaheser var karşımızda. 4 kadın oyuncusunun oscar'a aday olmasıyla da bir rekorun sahibi. aynı zamanda, şov dünyası ile ilgili yapılmış en sarsıcı ve keskin filmlerden bir tanesi. bir de filmde sadece 5 dakika gözüken bir marilyn monroe var ki, ne siz sorun ne ben söyliyeyim, göz kamaştırıcı. bette davis' e de ayrı bir parantez açmak gerek, rolü resmen yaşıyor çünkü. sadece kendi kariyerinin değil, sinema tarihinin en iyi performanslarından birini sergiliyor.

    gene aynı yıl bir başka oscar adayı film ise sunset boulevard idi. all about eve çok güçlü bir film olmasına rağmen, sunset boulevard bir başkaydı. norma desmond' ı kim unutabilir.
  • sinema tarihi açısından, yıldız olmak adına yapılanları anlatan bir filmde henüz yıldız olmamış bir marilyn monroe'nun oynuyor olması tadından yenmeyecek bir olaydır. bu filmden yıllar yıllar sonra çekilen being julia da benzer konuyu yine eli yüzü düzgün şekilde anlatan bir filmdir.
  • gençlik ve güzelliğin benim için ruhun ve insan olmanın karşısında anlamını yitirdiği film olmuştur. margo kadından öte bir kadındır. büyülendiğimi söylemeliyim. sigara içişi, umursamaz ve havalı tavırları beni benden aldı. aşık oldum evet. o fare suratlı, uyanık hatunun yükselişiyle, margo düşerken ben de düştüm.
  • "bir peruğa takılmış gerçek elmas bir küpe; işte sanat dünyasının sahteliği" sözüyle sahne sanatlarına sağlam eleştirmiş(amerika'nın); ve müthiş bir kapitalizm eleştirisi yaptığı şu sözü söylemiştir: "dünyadaki bütün dinler birleşti ve artık kral ve kraliçe biziz"

    bu film için sadece bette davis filmi demek filmin bütününe haksızlık. çünkü joseph mankiewicz tüm zamanların en iyi, özellikle hollywood ve broadway'deki liberalleşmeyi ve tekelleşmeyi büyük bir incelikle işleyip, eleştirmiştir.

    ve sinemanın görünmeye yönelik olan sihrinin, özellikle son sahnede çok güzel göstermiştir.
    ve bu sahne ile istikrarın değil tekerrürün ibaret olduğunu çok güzel sahnelemiştir:

    http://thinkulacrum.files.wordpress.com/…ture-2.png
  • 1950 yapimi muhtesem bir filmdir.. alti oscar odulu almistir.. bette davis 'margo channing' karakteriyle filmde resmen oyunculuk dersi vermektetir.. butun karakterler resmen oya gibi islenmistir bu senaryoda.. mutlaka seyredilmesi gereken, sinemanin kultlerinden..

    margo -nefret ederim ucuz duygusalliktan!....... (margo hayranlarinin gereksiz yalaklanmalarina karsilik)
hesabın var mı? giriş yap