• ruh barınağı.
  • keçeden veya tahtadan yapılan,içinde putların durduğu yer.
  • ongon ya da töz, eski türklerde bir ruhu barındırdığına ya da temsil ettiğine inanılan bir çeşit puttur.

    önceleri atalar kültünün bir yansıması olarak yapılan bu putların zamanla sayısı artmış ve bütün koruyucu ruhlar için yapılagelmiş.

    (şimdi burada bir parantez açalım, töz/tös 'asıl, kök, menşe' anlamının yanısıra aynı zamanda ruh demektir. mesela ülgen aru tös (tanrı/ruh), erlik de kara tös (tanrı/ruh)tur ve ezelden beri var olan ruhlar için kullanılır.)

    atalar ruhu olmasına gelince, gerçekten de altaylılar bunlardan bahsederken 'bu babamın tözü, bu anamın tözü' derler. (az önce dediğim gibi zamanla sayısı artmış olmasına rağmen ortaya çıkışı atalar kültü)

    eski türklerdeki animist inanç tözler için de geçerli zira animizm esasen yer su inancının başka bir ifade tarzıdır. suda, ağaçta, ormanda, dağda, bazı hayvanların gövdelerinde yaşadıkları düşünülen doğaüstü varlıklar ve hatta bunların dışında kalan unsurlar da bu kavram içine dahil edilebilir. dolayısıyla animizm ve animizmin özel bir biçimi olan ataya tapınma/saygı gösterme olgusu tözlerin oluşumundaki en önemli etkenlerden biridir.

    eski türklerdeki dikotomik anlayışın yansıması olarak tözler de aru töz, kara töz olarak ikiye ayrılır.
    “mesela iyi ruhlar/aru tözler ile kötü ruhlar/kara tözler de bu inancın bir yansımasıdır ki bu durumda ülgen ile erlik de evrenselci bir karaktere sahip eski türk dinine bağlı dikotomik bir anlayışa işaret etmektedir.”*

    hayvan ata konusuyla ilişkili en bilinen örnek oğuz türklerindeki (hayvan ata kavramına karşılık gelen) kuş simgeleriydi. * * * * * * *

    (çünkü ataların ya da kahramanların koruyucu hayvanı olduğuna inanıyorlar dolayısıyla tözde de o koruyuculuğun devam ettiğine inanıyorlar, şamanlarda da var aynısı, güçlü şamanlarda bu koruyucu ruh kartal, boğa, ayı ya da at gibi hayvanlar olabilirken, güçsüz şamanlann koruyucu ruhu genelde köpektir ve bu hayvanlar şamanlara ruhsal yolculuklarında da eşlik ederler.)

    “bazı kağanların kartal yuvasında doğduğunu, pek çok boyun (özellikle yakut, altay ve oğuz boylarının) ongonu olduğunu, şamanların ruhlarını bu kuşlarla betimlediğini vs görebiliyoruz.”*

    altay türklerinin tös/töz dedileri bu varlıklara moğollar ongon/ongun, tuva türkleri eren, yakutlar tangara ve emeget demişler.

    “töz sözü, türkçede, “kök ve menşe” anlamına gelir. bu sözle türkler, hangi hayvandan veya hangi kuştan türemiş olduklarını ifade ediyorlardı.”
    (bahaeddin ögel - türk mitolojisi)

    “farklı türk topluluklarında sün han ya da yereh adlarıyla anılan oguşun/ailenin koruyucu ruhları da vardı. bazı boylarda bu ruhlar için kapının arkasına sepet konurdu. evden evlenerek çıkan kız sepetiyle giderdi. (ki şimdiki çeyiz geleneğinin kökleri olabilir bu da) ayrıca bu koruyucu ruhları temsilen töz/ongon adı verilen putlar yaparlardı.”*

    “töz kültünün gelişmesiyle kısmen ilgisi olan fetişizm, esas itibariyle doğada bulunan (taş, deri, pençe, boynuz vb.) birtakım nesnelerin ya da maddelerin kutsal sayılması (içlerinde büyüsel güç bulunduğuna inanılması) , bunların nazardan sakınma, büyü*yapma, uğur getireceğine inanma gibi amaçlarla kullanılması nedeniyledir.

    töz denilen putların en basit şekilleri de aslında put olarak kullanılmayan fetiş denilen doğal maddelerin başka maddeler ya da meydana getirilen şekiller üzerine tutturulması sonucunda oluşuyordu.”
    (yaşar çoruhlu - türk mitolojisinin ana hatları)

    hunlardan uygurlara kadar pek çok türk kavminde en önemli ongonlardan biri de tabii ki kurttu…

    “orta asya'da kök börü, gök kurt, kaşkır, asena, aşina, börteçine adlarıyla karşımıza çıkan kurt, bütün türk ve moğol boylarının ortak ongunu diyebileceğimiz kutsal/kutlu bir hayvandır.(ancak şunu da unutmayalım ki türklerde kutsal/kutlu kabul edilen kurda hiçbir zaman tapınma olmamıştır sadece saygı duyulmuştur.)” *

    genellikle keçeden, tahtadan (kayın ağacı kabugu kullanılır) ya da içi doldurulmuş hayvan derisinden yapılan bu tözlerin bazen bir sırıkla çadırın*önüne dikildiği bazen de çadırın tepesine asıldığı olurdu.
    (bunların insan şekilli olanları da var hayvan şekilli olanları da, bazıları ise tilki, tavşan vs derisinden yapılmış belli bir şekle sahip olmayan cisimler. duvarlara, sırıklara asıldığı gibi torbanın içinde de saklanabiliyor. ava veya sefere çıkarken bunlara saçı yapıyorlar ve yağ sürüyorlar)

    noin ula ya da noyun ula kurganlarında bulunan hayvan şekilli keçe torbalar, aynı mezarda bulunan tahtadan yapılmış kurt başıyla beraber direğe takıldığında kurt ongonuyla ilişkili olarak devletin simgesi bayrak ya da sancak ortaya çıkmıştır. pek çok türk topluluğunda bayraklar bu tip tözlerin gelişmiş şekilleriyle ilgiliydi. bu direğe takılan torba şeklindeki ongonlar rüzgarla şişince hareket ediyormuş gibi görünürdü.

    pek çok araştırmacı türk çadırlanndaki tözlerin de oğuz boylarındaki kuşların da totem olmadığında hemfikirdir. bunlar sadece uğur getiren simgelerdir. mesela totemist toplumlarda her klanın kendi totemi vardır türklerde ise bozkurt bütün boylarda ve soylarda ortaktır.

    "büyük devlet kurmuş olan türklerde kurt artık bir sembol haline gelmişti. onlarda din ve totemizm izleri, çoktan kaybolmuştu. kurt göktürklerde, tuğlarla bayrakların tepesinde yer almak yoluyla bir devlet sembolü olmuştu"*

    şimdi malum türklerin en eski din anlayışlarından birinin totemizm olup olmadığıyla ilgili tartışmalar süregeliyor. aslında bütün mesele kavramların algılanması ve açıklanmasıyla ilgili ya da meseleye bakış açınızla…ben başlangıçta ilk inanışın animizm olduğunu düşünüyorum. zaten totemizm animist anlayışın doğal sonucu olmuş, yani doğada her şeyin ruhu varsa o halde her şeyin totemi de olabilir, ha siz buma totem değil de töz dersiniz. yalnız türklerin töz anlayışıyla mesela kuzey amerika yerlilerinin totemciliği arasında şöyle kesin bir ayrım var (ki en kritik nokta bu) totemist toplumlar totemin etrafında ayin yaparlar, tapınırlar; türklerde töze tapınma yoktur, sadece koruyuculuğuna ve uğur getiriciliğine inanılır…

    o halde, pek çok antropolog ve sosyoloğun insanlığın en eski dini anlayışı totemizmdir, demesinden yola çıkarak biz de, türklerde totemciliğin kendilerine has, farklı bir uygulaması olmuştur diyebiliriz…

    “...yayık* namına beyaz kumaştan tasvir/put yapılır; bu puta beyaz şeritten baş, kulak, el, ayak ve kuyruk konulur. ayaklarına kızıl şerit dikilir. bu putlar/kuklalar yirmi ya da otuz kadar olur. hepsi beyaz kıldan örülen bir ipe sıralanarak evin arka tarafındaki iki huş ağacı arasına gerilir…”
    (andrey viktoroviç anohin - altay şamanlığına ait makaleler)

    alplık ongunları da, kök türk dönemi türklerinde, çularınkinden* pek farklı değildi: tonga (kaplan) ve diğer yırtıcılar; büke (ejder)* ve böri* . bir kitabede, belki türk kağanlarının totemik böri başlı bayrağı ima edilerek şöyle deniyordu:
    kağan süsi böri-teg ermiş
    kağan ordusu böri gibiymiş.”
    (emel esin - türk kozmolojisine giriş)

    okuma yapılan ve yararlanılan kaynaklar:
    emel esin - türk kozmolojisine giriş
    yaşar çoruhlu - türk mitolojisinin ana hatları
    celal beydili - türk-mitolojisi-ansiklopedik sözlük
hesabın var mı? giriş yap