• yirminci yüzyılın 'marjinal' kadın yazarlarından gertrude stein'ın, 1914’te yayımladığı, düzyazı şiirlerden oluşan tender buttons isimli toplamının ilk bölümüdür. işaret ateşi e-yayıncılık sitesinde aytek sever'in özenli çevirisiyle okuyucuya sunulmuş. sitedeki tanıtımından bir bölüm: 'nesneler, gertrude stein’ın hayat arkadaşı ve sevgilisi olan alice b. toklas ile paylaştığı gündelik hayatın ve ev ortamının duyarlılıklarını yansıtırken okurlara kişisel bir fenomenolojiyi sunuyor. biricik bir “karaf”, bir “kutu”, bir “şemsiye”, bir “sprey şişesi”, bir “parça kahve”, ya da söz gelimi “sırlı bir parıltı”, “yastıktaki bir cisim” ve “korkulu bir salıverilme” üzerinden bizi, anlaşılır olması veya tek bir okunuşa sahip olması gerekmeyen, hem basit hem karmaşık bir düzyazı şiir metniyle karşı karşıya bırakıyor. nesneler, devrimci bir yazarın yepyeni bir dille yarattığı “eşyaları” tüm sevimliliği, oyunbazlığı, tuhaflığı ve mistikliğiyle yazı mekânının baş köşesine yerleştiriyor.' şuradan erişip okuyabilirsiniz http://www.isaretatesi.com/…ertrude-stein-nesneler/
  • "walter scott, şatoları o denli ayrıntılı anlatmıştır ki, sonunda okurun belleğinde hiçbir şey kalmaz. edgar allan poe, usher'ların evini yüzlerce ayrıntıyla değil, unutulması olanaksız tek nir felaket atmosferi içersinde sergilemiştir. nesnelerin buharı, nesnelerin kendisinden daha etkin olabilir." ernst fischer - franz kafka

    [melekler nesneleşir, ama nesneler canlılara dönüşür. kafka çöplükten gelen, çevresinden kopuk bir nesne hayaleti olan odradek'i şöyle anlatır: "ilk bakışta yassı, yıldız biçimi bir iplik makarası gibi görünüyor, ve gerçekten de çevresi iplikle sarılı gibi; ama bunlar yalnızca kopuk kopuk, eski, birbirine düğümlenmiş, aynı zamanda birbirine karışmış, değişik tür ve renkte iplik parçaları olabilir. yalnızca tek bir makara değil, yıldızın ortasından küçük bir çubuk çıkıyor ve sonra bu çubuğa dik açıyla bir ikincisi ekleniyor. bir yandan bu son çubuğun, öte yandan da yıldızın uzun uçlarından birinin yardımıyla, şeyin bütünü iki ayak üstündeymiş gibi dik durabiliyor..." bu masal yaratığı, alışılmadık bir biçimde tuhaf ve tüyler ürpertici olan bu odradek, görünüşte ölümsüz gibidir, "ama benden sonra da hayatta kalacağı düşüncesi, bana neredeyse acı veren bir düşünce."] ernst fischer - franz kafka

    (bkz: nesne/@ibisile)
hesabın var mı? giriş yap