kovalamaca
-
kovalama sahnesi. hırsız polis hikayelerindeki olay
-
ebenin, yanına gizlice sokulup koluna vuranı kovalayıp yakalamaya çalışması biçiminde oynanan bir çocuk oyunu.*
-
işin içine tırlar, arabalar girince izlemesi daha zevkli olan eylem.
(bkz: kovalamaca sahnelerinde araya giren tir) -
en rahat mızıkçılık yapılan çocuk oyunu.
-
"melankolideki kişi kovalamacanın bittiğini ve çoktan ele geçirildiğini hisseder. kendini önce bir av olarak, sonra bir yemek ve son olarak da leş ya da dışkı olarak görür. kıymetten düşme süreci mecazi olarak suçluluk duygusu diye anlatılır. suçluluk özgün olarak borçla aynı şeydi. melankolik yemek istemez, hak etmediğini söyleyebilir, asıl nedeni kendini yen(il)miş hissetmesidir." elias canetti
"gerçekçilikte*, bu renksiz ve büyük kovalamacadan başka bir şey yoktur. her şeyden önemlisi, dinginlik yaratmaktır. gerçekçiliğin geçtiği yerde bir daha ot bitmemektedir. doğalcı* romanın gerekirciliği* yaşamı ezmekte, insan eyleminin yerine tek yönlü çarklar geçirmektedir." jean-paul sartre - edebiyat nedir
(bkz: ebiç)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap