• double indemnity, maltese falcon, touch of evil gibi örnekleri çok eskiye dayansa da değeri ve kesinliği 90'lardan sonra anlaşılan, isimlendirilen ve umarsız bir yıldız gibi parlayan bu tür, bir anda milyonlarca hayran kitlesi oluşturdu kendisine ve sinema tarihinden bir çok film bu kategoriye sokuldu.

    "karanlık film" veya "kara film" de denilebiliyor film noir'e. film noir'in en belirgin özellikleri arasında; makyaj ve dekorların öne çıkması, femme fatale'lerin olayları, çekip çevirmesi, dedektif, cinayet öğelerinin öne çıkması, karanlık sokaklar, karanlık, meşum oteller, alkolizm, bir karakterin diğerine yumruk atması gibi detaylar sayılabilir. müzikler de film noir'in en önemli parçasıdır. özellikle senfonik [heavy metal de senfoniktir kimi zaman] bir müzik seçilir, pastel renkler ve ayrıca ara ara gelip zihne konan gerilim de sabittir. film noir'in sonunu -veya sonun nasıl geleceğini- tahmin etmek pek olası değildir.
  • film noir'in en bilinen ve en kaliteli örneklerine ben;
    maltese falcon, the big sleep, the killers, key largo, veya istersem daha yenilerden se7en, usual suspects, dark city, lost highway, strange days, -halen türü tam olarak kesinlenmemiş olan- blade runner, alien, city of lost children, crow ve batman returns'ü örnek gösterebilirim... hatta taxi driver'i, metro'yu falan... ama türün en önemli örnekleri, daha doğrusu, kara filmlerin büyük bölümü 1940-1955 yılları arasında çekilmişlerdir.

    şu an en çok "para" ama daha önemlisi, ilgi, eleştiri ve prestij getiren filmler bu türden olduğundan, yapımcılar/yönetmenler olası -başka- hikâyeleri havada kapmaktalar, piyasa olmaya, herkes tarafından denenmeye başlasa bile, film noir, bir başka alemdir sinema deryasında.
  • siyah film denebilir fransizcadan cevirirsek..
  • 1940-60 arasi hollywood da patlama yapmis, suc edebiyati kokenli; anti-kahraman dedektif, tehlikeli guzel, dumurtan son (bkz: dumurtmak) tarzi klişeler kullanan; realizm ve ekspresyonizm gibi iki kutbu basariyla harmanlayan bir guzel film turu, genre.

    not: turun ismini 2.dunya savasi sonrasi almanlarin koydugu amerikan filmi yasaginin kalkmasiyla bu filmleri izleyebilen fransiz elestirmenler vermistir, ordan noir.

    (bkz: the big sleep)
    (bkz: the thin man)
    (bkz: the third man)
    (bkz: double indemnity)
    (bkz: the killing)

    ayrica;

    (bkz: raymond chandler)
    (bkz: dashiell hammett)
    (bkz: humphrey bogart)
  • hitchcockun shadow of a doubt ve strangers on a train gibi filmleri de film noir kategorisine girmektedir.
  • bu bildiğimiz, çokta yeni olmayan bildiğimiz kara filmler işte. çok çok fazla da önemli değil sınıflandırma acısından kanımca, çünkü nerde eleştirel, negatif, chaotic, insanın doğasını, hayatın pisliğini, ikilemleri, ihtirası, intikamı ve ihaneti; korku, endişe ve gerilimin dilinden anlatan bir eser varsa bu kategoride incelenebiliniyor. hatta sınıflandırmanın sınırları öyle genişletilmişki romantik komedi olmayan tüm filmler birer film noir*. neler olup bittiği pek anlaşalamayan her film bu katagoride incelenmeye bayılıyor. bu tarz sinemanın bir başka özelliği ise daha çok amerikan menşeyli olması, avrupa sinemasında film noir adı altında sunulan pek film yok. kara film ama, yine hollowooddan çıkma, yada şöyle diyelim en azından amerikan sineması. günümüzde de örneklerini gördüğümüz bu tarz sinema daha öncede belirtildiği gibi femme fatal kavramıyla özdeşleşiyor. femme fatal o kadar önemli ki erkek egemen denilen bu tarz filmler "kara filmler erkek sinemasıdır bir de femme fatal" diye anlatılıyor. hitchcock ve kadınları bu tarzın en güzel örnekleridir. son dönemlerden aklıma gelen 93 yapımı red rock west vardır ki tam bir kara filmdir. bu tarzın en çok para kazandıran tarz olduğuna da inanmıyorum, evet izleniyor ve seviliyor ama o kadar ne gişe rekortmeni oluyorlar ne de çok fazla ödüle boğuluyorlar. ama oscarlı rebeccayı sayabiliriz. en en son dönemden bu tarz sinemaya neler ilave edilebilir diye düşününce, fight club acep olabilir mi diye kendime sormaktayım ama cevap verememekteyim her ne kadar klasik tanımlamalara tam uymasada.
  • bir filmin sadece karanlık bir atmosfere sahip olması onu film noir yapmak için yetmez. se7en, fight club, yok sora batman returns vs. film noir akımına örnek teşgil edemezler. karadul* modeli kadın, zarar gören erkek, makyaj ve aydınlatma teknikleri gibi birçok ayrıntıları vardır. double indemnity, the killing tipik örnekleridir.
  • (bkz: u turn)
  • serdar turgut'un birkaç hafta üstüste yazdiği ve dedektif cedar toorgood'un maceralarini anlatan süper yazilari... kitabi çiksa alirim buradan da böyle bir göz kirpalim kendisine... içinde "polis kaçak gelen bu çinlilerin izini sürmeyi birakmişti... bir çinlinin kafasi vücudundan sekiz metre uzakta bir şekilde ölü bulunsa bile buna intihar deyip geçebiliyorlar" gibisinden süper ibareler bulunan bir potansiyel kitap (bkz: ibare)
hesabın var mı? giriş yap