• hemen, çabuk, hadi gibi anlamlara gelen kelime öbeği.
  • şakülü biraz kayık bi kalıp. demek istediği şeyi anlatmıyor gibi sanki. bir anın öncesinde mi olsun yapılacak şey? ne düşünmüş bu lafları ilk bir arada kullanan? allak bullak ettin ulen beni allaksız!
    hemen var, derhal var, çabucak var, kaşla göz arasında var. ne demeye beni yorarsın be laf icatcısı?
    (bkz: dünden sonra yarından önce)
  • "osmanlıca dediğin nedir ki bir imla üzre gurbete çıkmaktan gayri"

    an ve onun salınımlarında doğup ölen her şey; çözülemeyen öncelikleri, sonuçsuz sonradanlıklarla kendini, kendi hariç tüm akışa kaptıran iflah olmaz sürüklenmesiyle düzenden def eder.

    yapılması elzem olan gam nedir? aldırış etmeden incinebilir olduğuna kendisinin, yaptığı canavarlıklarla şekilsiz ruhunu ne kadar aciz kılar bir yaratık? korkmazgil şiirleri ile turaç arasında ilişki kurup tanrıya soracak bi sürü sorusu olan birisi neden türkçe konuşur anlamsız bir gündelik arasında alakasız dostlarıyla?

    ulan,

    ne pazarmış. bağlantının bu kadar sistematik sunulduğu çarşıda kendini ne sanıyorsun sen, paran var diye?

    diyelim ki; üçün beşin hesabını yapmadan salakça harcadın servetini. sakladığın dilenciliği yardımsever kisvesine sokarak niye yitirdin? demezler mi sualler sonrası?

    gurbette istediğin kadar sövebilirsin. küfürün gideceği hemşehrindir.
  • hızlıca veya bir an önce yemek, yeme işini bitirivermek, kolayca yemek anlamlarında bir fiilimiz, yiyivermek. "yeyivermek" daha eskilce kullanılışı. kırsalda ise çeşit çeşit türevini duyabilirsiniz. benim aklıma hemen gelen ikisi yemevsin (yemeyiversin) ve "ye yevi" (yiyi yiyiver). ilki dilek emir karışımı, ikincisi gazlamaya, hızlandırmaya hatta acele ettirmeye yönelik emir.

    mezarlıktaki cemaat refleksi: ölen tekrar canlanır manlanır, başımıza bela olur gibicesine, toprak atma işlemi büyük hız ve kargaşayla yapılır. ölüden bir an önce kurtulmak gerekiyordur. (bkz: cenaze töreni/@ibisile)

    "gerçek şu ki tapındığımız en kutsal şey kokumuzdur. tüm sıkıntılarımızın kökünde iyisiyle kötüsüyle bir sürü yıl boyunca hep jean, pierre, gaston olarak kalmak zorunda oluşumuz yatıyor. şu bizim bedenimiz, yani o kıpır kıpır, sıradan moleküller sayesinde tanınmaz hale gelen nesne, bu rezil sürüp gitme maskaralığına karşı hep isyanları oynamaktadır. moleküllerimizin, bu yavrucakların tek arzusu, bir an önce, evrene dağılıp ortadan kaybolmaktır! sonsuzluğun boynuzladığı "bizler" olmakla yetinmek onlara acı veriyor. biraz cesaretimiz olsa paramparça olurduk, günden güne bunun eşiğinden döneriz." louis-ferdinand celine - voyage au bout de la nuit

    (ilk giri tarihi: 30.8.2017)

    (bkz: bir an/@ibisile)
    (bkz: bir an evvel)
    (bkz: bir an evvel gömün beni)
    (bkz: bir an önce gelmesi istenen tarih)
hesabın var mı? giriş yap