• nefrit olarak bilinir.
  • böbrek taşının mesaneye giden damarı tıkaması sonucunda meydana gelmesi mumkun olan ve ayrıca nekroza yol açması ihtimali yüksek felaket.

    edit: yukarida damar yazan yerin dogrusu ureterdir.
  • pyelonefrit adıyla bilinir.iltihap denince genellikle enfeksiyon anlaşılır yani mikrobik bir olaydan bahsediyorsunuz demektir ki buna tıp dilinde pyelonefrit denir.nefrit kısaltması ile anılan daha çok glomerulonefrit denilen otoimmün karakterde hastalıklar için kullanılır.burada iltihaptan-enfeksiyondan- çok enflamasyondan söz edilebilir kabaca.

    şöyle kısaca bir tedavi farkı vardır pyelonefritte antibiotik kullanırsınız glomerulonefritte ise steroid.steroidler enfeksiyon riskini arttıran ilaçlardır.yani bu iki nefrit birbirinden çok farklıdır.

    edit:böbrekten mesaneye uzanan bir damar-damar deyince içinde kan olan borucuğu anlatmak istiyorsanız yani- yoktur.bobrekten süzülen idrarı mesaneye götüren ureter adı verilen idrar kanalı vardır.içinden adı üstünde kan değil idrar geçer.böbrek taşı eğer yerinden oynarsa burayı tıkayabilir.bu da genelde nefrit yapmaz da akut tıkanmaya bağlı postrenal böbrek yetmezliği yapabilir.
  • birçok şekilde gerçekleşebilir. iltihap böbreğin hangi bölümünde ya da hangi biriminde oluşmuşsa ona göre isimlendirilir. böbreğin çıkışı olan ve idrarı üreter denilen bölüme ileten böbrek pelvisinin iltihabına pyelonefrit denir. pyelonefrite zemin hazırlayan en önemli faktör idrar yolunda bir tıkanıklık olmasıdır. bu taş da olabilir, tümör de olabilir, dışarıdan herhangi birşeyin basısına baglı da olabilir. çoğunlukla taşa bağlıdır bu tıkanıklık ve idrar akımı tıkanıklıktan dolayı saglanamazsa geride yani böbreğin pelvisinde birikir ve hidronefroz dediğimiz böbreğin şişmesine yol açar. bu aynı zamanda enfeksiyona da zemin hazırlar. çünkü normalde steril olan idrar bir yerde biriktiğinde içerisindeki üreyi kullanıp enfeksiyona yol açan birçok bakteri vardır ki bunların ekmeğine yag sürülmüş olur bir nevi. işte bu olaylar sonucunda böbrek pelvisinin iltihabı gerçekleşir ki buna pyelonefrit denir.tek taraflı tıkanmalar kolay kolay postrenal böbrek yetersizliği yapmaz çünkü idrar akımını sağlayan sağlam bir üreter daha vardır. yani tıkanıklık örnegin sagdaysa solda idrarı mesaneye ileten sistem çalıştıkça toksik maddeler bir şekilde vücuttan atılmaya devam edecektir.

    belirtileri çok tipik olmakla birlikte birçok basit rahatsızlıkla da karışabilir. kasığa da vurabilen yan agrısı, ateş, idrar yaparken yanma,bulantı, kusma vb. bulgular verir. teşhis laboratuar bulguları ve görüntüleme yöntemleriyle doğrulanmalıdır.

    pyelonefrit çok ciddi bir hastalıktır, antibiyotik tedavisiyle gerilemeyen pyelonefritlere idrar çıkışını saglama amaçlı mutlaka müdahale edilmelidir (nefrostomi, double j stent vb gibi bunlar ayrıntılar). aksi taktirde uzun dönemde böbreğin çalışmasını bozarak atrofik böbrek denilen böbreğin fonksiyonunu kaybetmesine yol açabilir. yan ağrısı birçok hastalıkla görülmekle birlikte özellikle yan ağrısına, kasık agrısına 38i geçen ateş ve idrar yaaprken yanma eşlik ediyorsa çok fazla vakit kaybetmeden doktora başvurmanızı öneririm.
    (halk dilinde anlatacağım diye 1 yerine 5 cümle kurdum resmen, umarım açıklayıcı olmuştur.)
  • baktım ki sözlükte bu konuda çok az bilgi var, hemen deneyimlerimi paylaşayım dedim. gerçi tıbbi olarak bir sürü şey söylemişler hatta ayrıntılı anlatmışlar ama, hastanın gözünden ve anneye anlatır gibi olmamış pek.

    kardeşlerim: öncelikle böbrek iltihabı dediğimiz olay çeşit çeşittir. lakin hepsinin ortak olan noktası ağrıdan gebertmesidir.

    ben bu hastalıktan çok çektim. hemen hemen de her türlüsünü geçirdim. öncelikle, belirtileri hemen hemen basit bi sistit gibi başlar. işerken canın yanar, cam işer gibi olursun, sürekli çişin varmış gibi olur da tuvalete gidersin bi damla ya düşer ya düşmez.

    bu ilk belirtilerin genelde farkına bile varılmaz. ama sonrası fena. öyle bir ağrı yapıyor ki... hani dişim ağrırken, böbrek ağrısı mı diş ağrısı mı daha kötü kararsız kalmıştım. hatta böbrek ağrısını daha katlanılabilir bulmuştum. çünkü böbrek ağrısında çok ağrırsa gecenin bir körü doktora gidiyorsun, iki iğne yapıyor. ooo on dakka sonra kralsın. diş ağrısının şiddeti daha az olsa da sürekliliği berbat. bir de ne içersen iç kesmiyor.

    neyse, dediğim gibi zaten ağrıdan adamı mat ettiğinden acillik oluyorsun genelde. burda iki iğne yaparlar, tahlil mahlil, belki ultrason çekilir. gözünüz aydın nur topu gibi iltihabınız var. iltihabın çeşidine göre ilaçlar da değişkenlik gösteriyor. mesela antibiyotik veriyolar. iğnesi miğnesi var. bizim annemle çiş hapı dediğimiz kırmızı bi hap var onu veriyolar. çişi de boyuyo kırmızı kırmızı işiyosun. bi de nasıl pis kokuyo. ilaç değil, çiş. ürispas filan veriyolar işte rahat işe diye. durum ağırsa, yani başka tür bi iltihabın varsa ozaman kortizon. bünyenin ağzına sıçıyo böyle şişiriyo insanı balon gibi. hayvan iştah açıyo. ama süper iyi geliyo.

    duruma göre insanın ağustosta bokunu donduracak kadar üşütebiliyo. mesela hiç unutmam 2007 yazında bildiğin ağustos ayında eldivenle oturmuştum. ellerim bumbuzdu. titriyosun mal gibi böyle. bazen de ateş yapıyo. resmen insanı sayıklatacak kadar ateşin çıkıyo. başın dönüyo böyle tuvalete giderken kapıyı şaşırıp duvara tosluyosun o derece şirazeni kaydırıyo. denişik. ağrıdan halıyı duvarları kendini yanındakileri filan tırmalayabiliyosun.

    ha bir de, misal diyelim acillik oldun, iki iğne vuruluyosun eve gönderiyo doktor. işte beline sıcak su torbanı koyuyosun. ıhlamurunu içiyosun çiş söktürsün diye. ilaçlarını alıyosun. zaten o iğneler ağrını da almış oluyo. kralsın. bazen de öylesine gidiyosun böbreğimin gene bişeysi var galiba diye, haydii hastaneye yatırıyolar iki hafta pert. bu illetten hastanede yatmak da kötü. genelde o katta hep böbrek hastaları oluyo zaten. sürekli serumun filan oluyo. çişe yalnız gidemiyosun. dolayısıyla rahat işeyemiyosun. hoş zaten işeyemiyosun asdsda neyse işte. bir de temiz olmasına rağmen tuvaletler çok fena çiş hapı gibi kokuyo. çeşit çeşit ördekler mördekler oluyo tuvalette. diyalize girenler, durumu ağır olanlar filan senin bişeyin yok canım deyip moral vermeye çalışıyolar. şükür de diyemiyosun ağrın var. ama ayıp da oluyo onları görünce.

    her neyse, doktorun ağzından "dikkat etmezsen böbreğini kaybetme riskin var." cümlesini duymak çok kötü. kötü yani. o yüzden napıyoruz, belimiz açıkta gezmiyoruz, terliksiz çorapsız yere basmıyoruz. her gün midemiz de bulansa 1.5-2 litre su içiyoruz.

    benim bu problemim de var. su içmeyi unutuyorum mesela. hastanelik oluyorum sonra. gerçi herkes benim gibi değildir de, su içmeyince benim başım maşım dönüyor hemen eksikliğini hissediyorum.

    böyleyken böyle gençlik. hepinize sağlıklı sıhhatli günler.
  • ultrason ve idrar testi sonucunda teshisi koyulabilen hastalik.

    kadinlar idrar yolu enfeksiyonuna daha sik yakalandiklari icin daha büyük bir risk tasirlar. bunun da sebebi anatomik yapisidir kadinin.
    böbrek agrisi tanidigim baska agriya benzemez.
  • 3 gün hastanede yatıran illet. ama ne yatmak. ilaç alıyorsun, ilacın etkisi geçer geçmez filmlerde görülen cinsten bir titreme başlıyor, dişlerin birbirine çarpıyor, sonra ateşin fırlıyor, kırkları görüyorsun ama yeniden ilaç alamıyorsun çünkü doz aşımına uğrayacaksın. soğuk duşlar, fanlar bile işe yaramıyor, gaipten sesler duymaya başlıyorsun. idrar ve kan testleri ile doğru antibiyotiği almak önemli, ikinci günün sonunda etkisini göstermeye başlıyor. sonra oturup uzun uzun düşünüyorsun, ömrüne sistit bile olmamış insanım, nerden çıktı bu böbrek iltihabı diye. işte o zaman şerefsiz bademciklere bakıyoruz, iyi tedavi edilmemiş kronik bademcik iltihabı kulak ve böbrek iltihabına neden oluyor ki ben de şu anda ikisi de var. tabi sti leri de unutmamak lazım, o da önemli nedenler arasında
  • aşırı ağrı kesici kullanımı sayesinde ağrının bastırıldığı kendini yalnızca sıtma ve halsizlik nöbetleri ile de gösterebilen bir hastalıktır. geç tanı konulduğunda böbreğiniz gitmiş demektir. doğru antibiyotikler uygulanana, semptomlar azaltılana kadar kendinizi en az 20 gün hastahanede yatar halde bulursunuz. sonucunda nefrektomi yapılacak ve böbreğinizle vedalaşacak olmanız psikolojinizi de yerden yere vurmuştur. zor hastalık!
  • hastaneye yatış endikasyonudur.pyelonefrit denir.belirtileri ani çıkan ve 40 derecelere varan ateş,idrar miktarının azalması,yan ağrısı,bulantı kusmadır..viral ve bakterial etkenler sebep olabilir..etkene yönelik de ıv antibiyotik ve ya antiviral tedavi verilir.tedavi süresi 10-14 gün kadardır..hastaneden çıkıştan sonra 2-3 hafta ilaç kullanmayı gerektirir.
hesabın var mı? giriş yap