• dokunun çürüyerek ölmesi..
  • hucrenin istemsiz bir sekilde kendi kendini oldurmesi.
    yani (bkz: apoptosis)in istemeyerek olani.
  • apoptosisden farklı olarak hücrenin kendi isteğiyle oluşmaz, trafik kazası gibi istenmeden gerçekleşir. apoptosisde olduğu gibi fazladan enerjiye gereksinim yoktur ve sadece kendisini değil etrafındaki hücreleri de yok eder.
  • en yaygin nedenlerinden birisi hayvan, bocek, yilan, penguen isiriklaridir.. (penguen isirigini komik olmak icin salladim.. ama hos olmadi)
    cok ciddi bir sekilde insanin hayatini kahredebilir, öldürmez ama süründürebilir.. misal veriyorum, tatile gidersiniz, örümcegin teki isirir, hafif bi kasinti ile dert etmessiniz, ama sonra isirdigi yara büyür, iceri gocer, eskimis kasarin küfü gibi olur ortam ki yillar sürecek lanet edici bir tedaviye baslamanin zamaninin geldigine isarettir..

    iyilesmeyen yaralarin bir kismina necroz diyebiliriz bu arada.. yani sahsen ben diyebilirim. zira doktor falan degilim.. dokular kendi baslarina sessiz sakin öldüklerinden insanin hayatina pek kast eden bir sey degildir, ama hayat standardini düsürür..
  • (bkz: nekrofili)
  • nekroz dokularda meydana gelen yersel ve ani ölümdür. nekrozda hücre çekirdeği;
    -piknoz
    -karyoreksis
    -karyolizis gibi değişimlere uğrayabilir.

    nekrozun kendi içinde koagulasyon nekroz, kolligüasyon nekrozu ve gangren olmak üzere 3 tipi vardır. bunların hepsi evlerden ırak ama en fenası sulu gangren zannımca. tüm doku harabiyetlerine ek olarak kokuşma bakterileri de devreye girer ve bu fenadır çok çok fenadır...
  • dokuzuncu nesil yazar.
  • hücre ölümlerinin iki tipinden bir tanesidir. nekroz kontrolsüz hücre ölümüdür. apopitozis ise programlı hücre ölümüdür. (bkz: apoptozis)
  • dokudaki bir veya daha fazla sayıdaki hücrenin geri dönüşümsüz olarak ölmesi durumudur.
hesabın var mı? giriş yap