allak bullak
-
alt-üst, darmadağın, karışık, dengesini yitirmiş veya hepsinin karışımı...
-
ndahz; (bkz: altan erbulak)
-
gercekten allak bullak olmadan insanin agzindan cikamayacak kadar garip kelime obegi.
-
allah bullah, ala bula.
"öyle sözcükler vardır ki, diğerlerinin arasına gizlenmiş, taşa benzerler. onlara öyle özel bir aşinalığımız yoktur, oysa bir anda sahip olduğumuz hayatı, hem de tümünü birden, allak bullak ederler, hem zayıf yönlerini, hem de güçlü yönlerini... işte o zaman da paniğe kapılırsınız... çığ düşmüştür* tepenize..." louis-ferdinand celine - voyage au bout de la nuit
"mahmud ahmedinejad ile cafer panahi'nin* en önemli filmlerinden biri olan kan ve altın'ın (2003) başkişisi hüseyin arasında da bir koşutluk kurmak mümkündür. hüseyin (hüseyin emadeddin) dört bir yanda gördüğü adaletsizlik karşısında allak bullak olmuş bir pizza dağıtıcısıdır. (...) kan ve altın islam devrimi'nin yarattığı hayal kırıklığı, yoksulların bu devrimi gerçekleştirmek için yaptığı kahramanca fedarkarlığının boşunalığı, zenginlerin savaşın bitiminden sonraki iğrençliği ve en önemlisi islam devrimi'nden seneler sonra da hüküm sürmeye devam eden yoğun sınıf ayrımı ile karamsarca boğuşan hüseyin'in hikayesidir. (...) mahmud ahmedinejad feci biçimde hezimete uğramış bir devrimin başlangıçtaki vaatlerini tutmak için dirilen hüseyin'dir." hamid dabashi - iran ketlenmiş halk
(ilk giri tarihi: 1.1.2020)
(bkz: allak bullak olmak), allak bullak etmek
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap