ahlaklılık
-
voyage au bout de la nuit'te 100 yıl önceki ispanyol gribi salgını da 40 yaşındaki bir alman'ın ölümü biçiminde, 1 cümleyle romana girmiş, hafiften ürperdim. kitabın ilk üçte birinde savaş görünümleri ağırlıklı tarafında gerçekçi olduğu halde sıkıldım kendi adıma. yalnız çok harbi, taşaklı buldum, sahici yazar tarafından hoşlandım. olumsuz duygu ve saptamalarla yüzleşmesi, özeleştirisi güçlü, tüm insanlığı mahkum edebilmek için kendini de topun ağzına koymuş. muhtemelen çok da iyi bir pratisyen hekimmiş. louis-ferdinand celine/ferdinand bardamu hiç de kendini savunmamış, ne hastalara, ne rakip hekimlere karşı. doktorluğunu sefil aşağı mahallelerde sürdürürken sürekli insan deneyimi tanıklığı yapmış, engin, derin ve çirkef şeyler öğrenmiş. hekimliği eşzamanlı sosyoloji ve insan bilgisini artırmaya kullanmış. olasılıkla hümanist anarşist temelde her şeyi olduğu gibi kabul ederek, insandan ahlaklılık ve yücelik beklemeyerek, kendini de yutmuş olması gereken diplerden kurtulup yüzeyi bulabilmiş. beni bu hekimce ve sosyologça sayfaları, ilişkilere ileri derecede fizik bedensel baktığı halde her kadınla, her insanla basmakalıp olmayan, insani, yeni ve özgün ilişki kurduğunu gösteren anlatımları çok etkiledi. (bkz: voyage au bout de la nuit/@ibisile)
(bkz: ahlak/@ibisile), ahlaklı
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap