• yilmaz erdogan'in son siir albumundeki bir siirinin adi.

    biraz kekredir derler buranin suyu
    besebes dayanaklari vardir duvarlarda
    cunku toprak kayar uyku zamani
    tas yerinde degil duserken agirdir asil ki agrida dipsiz kuyular
    yedi uyuyanlar magarada
    telefon sesini duyarlar da usenirler acmaya
    yedi uyuyormus gibi yapanlar, magarada...

    pamuk prenses cozmus sorununu uvey annesiyle
    ayna fisteklemiyor guzellik meselesini
    -"ayna ayna soyle bana benden guzeli var mi bu dunyada?"
    -"valla pamuk prenses, var ama onun da yatagi kotu diyorlar"
    kendini cuce zannedemiyor uyuyor cunku, yedi andavallilar

    eh biraz kekredir derler buranin masallari
    prens geliyor gerci opemiyor fakat uyku kokan agizlari
    ve aradan yillar yillar geciyor
    derken uyaniyor yediden biri
    "hassiktir!" diyor "amma uyumusum be!"
    cikiyor kahvaltilik birseyler almaya, donmuyor fakat
    ve derler ki: alti keriz uyumaktadir hala
    ege'de turistik bir magarada...
  • 1988 yapımı bir film. senaryosu macit koper'e ait, oyuncular kadir inanır , şahika tekand , menderes samancılar ve özcan özgür. yönetmeni zafer par.kadir inanır'ı varoluş sorunları ve politika ile cebelleşir halde görebilirsiniz bu filmde. özcan özgür köyün delisi rolünde büyük iş çıkarıyor.
  • m.s. 250 yılında roma tahtında imparator decius oturuyordu.hükümdar aynı zamanda koyu bir hıristiyanlık düşmanıydı.oysa , bu din o yıllarda büyük bir hızla yayılıyordu.

    bu yayılışı durdurmak decius'un en büyük amacıydı.hıristiyanları inançlarından vazgeçirecek ve onları tekrar puta taptıracaktı.

    yakalanan hristiyanları ateşte diri diri yaktırdı , kazıklara oturttu , türlü işkencelerle öldürttü.imparatorun şerrinden bazı hristiyanlar çok uzaklara kaçtılar.bunların içinde 7 arkadaş bir de köpekleri vardı.

    bu 7 arkadaş efesliydiler. romalı askerlerin ellerinden kurtularak efes'te panayır dağı'nda bir mağara buldular ve oraya saklandılar.

    amaçları bir zaman burada saklanıp kendilerini unutturmaktı.korku ve üzüntüden yorgun düşmüşlerdi.sürekli dua ettiler .tanrı'nın kendilerini kurtarmasını dilediler.bu arada efes imparatoru saklandıklarını haber aldı.derhal adamlarını göndererek mağaranın ağzını koca koca taşlarla ördürdü ve onları içeride açlık ve susuzuktan ölüme bıraktı.

    sonraları bu olay unutulur.

    aradan geçen uzun zaman sonra magranın önündeki taşlari yıkarlar.buraya koyunlar için ağıl yaparlar , çalışan işçiler ise uyuyan gençleri farketmezler .

    7 arkadaş uyandıklarında adı yemliha olan genç yiyecek almak üzere efes'e doğru korka korka yola koyuluyor .yemliha kente girince hemen bir fırıncıya gidiyor ve ekmek istiyor.karşılık olarak da cebindeki paralardan veriyor.

    fırıncı paraları görünce şaşırıyor .yemliha'ya bunları nereden bulduğunu soruyor.yemliha ise daha çok şaşırıyor .bunun üzerine fırıncı bunların 200 yıl evvel kullanılan imparator decius dönemine ait paralar olduklarını söylüyor.şimdi roma tahtında imparator theodosius'un bulunduğunu anlatıyor.

    yemliha hayretle "nasıl olur ? ben dün uyudum bugunse uyandım " diyor .

    hemen mağaraya dönüyor ve durumu arkadaşlarına anlatıyor.

    bunun üzerine tekrar yatıp uyumaya karar veriyorlar .bir daha da uyanmıyorlar.

    imparator theodosius durumu öğrenince adamlarıyla birlikte hemen mağaraya koşuyor ve onları uyurken görüyor.anlatılanlara göre yüzleri pırıl pırıl parlıyormuş.

    *gerek islam gerekse hıristiyan kaynaklarındaki 7 uyurlar öyküsü pek fazla farklı değil.anadolu'da yedi uyurlar magarası olarak bilinen onlarca mağara ve öyküleri var .

    bunlardan biri de tarsus'daki mağara.

    tarsus da anlatılan yedi uyuyanlar öyküsünün başlangıcı aynı 7 genç ve köpekleri şehrin dışında benelüs adındaki bir dağda mağaraya saklanıyorlar .içlerinden biri hergün dilenci kılığında şehre gidiyor ve erzak alıp geliyor .kral onları arıyor bulamayınca babalarını çağırtıyor .babalar oğullarının mallarını dağıtıp dağa kaçtıklarını söylüyorlar.o gün kente inen yemliha , durumu öğrenince korkuyla mağaraya koşup arkadaşlarına olanları anlatıyor.

    sabaha kadar dua ediyorlar ve üzerlerine bir uyku hali geliyor.

    yiyecekleri başuçlarında olduğu halde uyuyakalıyorlar.

    kral adamlarına mağaranın ağzını kapattırıyorbu arada yine kralın adamlarından olan iki inançlı kişi gençlerin isimlerinin ve öykülerinin yazılı olduğu iki kurşun levhayı gizlice duvarın içine koyuyor.

    bu levhalarda onların gözleri açık ve uyanıkmış gibi yattıkları ama uykuda oldukları anlatılıyor.

    *kuran'da kehf suresindeki 18. ayette şöyle yazıyor :"onları uyanık sanırdın , uyuyorlardı , onları sağa ve sola çevirirdik , köpekleri eşikte ayaklarını uzatmıştı. eğer onları görmüş olsaydın , geri dönüp kaçardın .için korkuyla dolardı."

    *eshab-ı kehf ya da yedi uyurlar öyküsünün devamı aynı .yani 309 yıl sonra uyanıyorlar ve bir gün geçmiş sanıyorlar .sonra yine yatıp uyumaya devam ediyorlar.

    *bir başka kaynak muhammed ibn-i ishak öyküyü anlatırken kentin adını "efsus" dağın adını da "encelüs" olarak belirtiyor.

    bir diğer islam bilgini olan veheb ibn-i münebeh , daha ilginç bir yaklaşımda bulunarak şöyle diyor :

    "efsus halkından ollias adlı birinin içine mağaranın kapısını açmak düşüncesi doğdu.kapıyı açtırttı.işte o anda yedi uyurlar kalkıp oturdular.yüzyıllara rağmen hiçbiryerleri değişmemişti "

    aynı kaynak sonra tekrar yatıp uyuduklarını ve öldüklerini de belirtiyor .

    *katolikler 7 temmuz'u anı günü olarak kutluyorlar

    ortodokslara göre ise yedi uyurlar 4 ağustos'ta mağaraya girip , yüzyıllar sonra 22 ekim'de uyanmışlardır.

    *tarsus'daki eshab-ı kehf mağarasına girildikten sonra sonunu bulabilmenin olanaksız olduğu söyleniyor.çünkü gittikçe daralan kayalar , sonunda daracık geçitlere dönüşüyor.bölge halkinin anlattıkları ise daha ilginç :çünkü tarsus'ta bulunan bazı mağara ve inlerden girilirse kehf mağarasından çıkılacağına inanılıyor.hatta bu denenmiş ama giren kişiler bir daha ortada görülmemişler yeraltında kayboldukları sanılıyor.

    *bazı doğu kaynakları mağara ehlinin adlarını şöyle sıralamışlardır : yemliha , mislina , mekselina , mernuş ,debarnus , şaznuş , kefeştatyuş ve köpekleri kıtmir.

    eshab-ı kehf hakkında kur'an-ı kerim'de buyurluyor ki :

    "birkaç genç mağaraya sığınmış ve

    -rabbimiz katından bize rahmet ver ve işimizde başarılı kıl demişlerdi. mağaranın içinde onları yıllarca uyuttuk . sonra iki taraftan hangisinin bekledikleri neticeyi iyi hesaplamış olduğunu belirtmek için onları uyandırdık.

    ey muhammed onların olayını biz sana gerçek olarak anlatıyoruz.onlar rablerine inanmış birkaç gençti. hidayetlerini arttırmış ve kalplerini pekiştirmiştik .durup ;

    -rabbimiz göklerin ve yerin rabbidir .onu bırakıp başka bir tanrıya yalvaramayız .yoksa and olsun ki batıl söz söylemiş oluruz . şu bizim milletimiz allah'ı bırakıp başka tanrılar edindiler . onların gerçek olduğuna açık delil getirmeleri gerekmez mi ?

    allah'a karşı yalan uydurandan daha zalim kimdir ? demişlerdi.kendilerine ;

    -siz onlardan ve allah'tan başka tapındıklarından ayrıldınız . bunun için mağaraya girin ki ; rabbiniz size rahmetini yaysın ve size işinizde kolaylık göstersin . denildi.

    baksaydın güneşin mağaralarının sağ tarafından doğup sol tarafından battığını , onların da mağaranın iç tarafında olduğunu görürdün.

    bu allah'ın mucizelerindendir.allah'ın doğru yola getirdiği kimse hak yolundadır. kim sapıtırsa artık ona , kendisini doğru yola götürecek bir rehber bulamazsın. mağara ehli (eshab-ı kehf) , uykuda oldukları halde baksan onları uyanık sanırdın. biz onları sağa ve sola döndürmekteydik .köpekleri dirseklerini eşige uzatmıştı. onları görsen için korkuyla dolar ,geri döner kaçardın. birbirlerine sorsunlar diye onları uyandırdık .içlerinden biri :

    -ne kadar kaldınız dedi

    -bir gün veya daha az bir müddet kaldık dediler

    -ne kadar kaldığınızı rabbiniz daha iyi bilir . paranızla birinizi şehre gönderin en iyi yiyeceklere baksın ve size getirsin . orada nazik davransın sakın sizi kimseye duyurmasın dediler.çünkü onların sizden haberi olursa ya taşlayarak öldürürler veya dinlerine döndürürler ve bu takdirde asla kurtulamazsınız. böylece allahın sözünün gerçek olduğunu ve kıyametin kopmasından şüphe edilemeyeceğini bilmeleri için insanların onları bulmalarını sağladık.

    nitekim halk onlar hakkında çekişip duruyor .

    -mağaranın önüne bir bina kurun diyorlardı . oysa rableri onları çok iyi bilir .tartışmayı kazananlar

    -onların mağaralarının önünde mutlaka bir mescid kuracağız dediler . karanlığa taş atar gibi :

    -mağara ehli üçtür.dördüncüleri köpekleridir derler

    -beştir altıncıları köpekleridir derler . yahut da :

    -yedidir sekizincileri köpekleridir derler . sen de ki ;

    -onların sayısını rabbim en iyi bilir . onları pek az kimseden başkası bilmez ...

    bunun için ey muhammed onlar hakkında bu kısaca anlatılanların dışında kımseyle tartışma ve onlar hakkında kimseden birşey sorma .

    herhangi bir şey için allah'ın demesi dışında :

    -ben yarın onu yapacağım deme . bunu unuttuğun zaman rabbin an ve şöyle de :

    -inşallah rabbim beni bundan daha çok doğruya eriştirir.

    -onlar mağaralarında 309 yıl kaldılar .derler . de ki onların ne kadar kaldıklarını en iyi allah bilir

    göklerin ve yerin gaybı ona aittir. " kehf suresi - ayet :10-26
  • kadir inanır'ın ankara'dan bir kasabaya, bir kredi usülsüzlüğünü araştırması için gönderilen banka müfettişini canlandırdığı film. şahika tekand filmin kadın kahramanıdır. filmde ankara'nın aşırı merkeziyetçi, hantal bürokrasisine sürekli göndermeler yapılmaktadır. filmin sonunda şahika tekand kadir inanır'a daha sonra okuması için bir mektup verir. mektubu açıp kısacık ifadeyi okuyunca kadir inanır gülmekten yerlere yatar. ifade ekrana yansıdığında önce gülünecek ne var dediğimi, hemen sonra da daha beter güldüğümü anımsıyorum. çünkü espri inanılmazdır. 06 ankara
  • birisi pelin batu'dur diğer altısını bilmiyorum.
  • hakkında "eee nedir yani bu şamata" demek istediğim efsane ve kahramanlarıdır... hadi hristiyanlar bir yere kadar, ne acılar ne çileler çektiklerini anlatmak için dini hikaye kotalarını bu kadar anlamsız bir şeyle doldurmaktan gocunmuyorlar da müslümanlara ne oluyor ki? ayrıca hesapta bekçilik yapacak olan köpeğin fonksiyonu da nedir? madem müslümanlar bu köpekli hikayeye inanıyorlar o zaman köpeklere yaptıkları zulüm nedendir?

    ha 200 sene uyumuşsun ha 309 sene uyumuşsun sonuçta düştüğün yer yine ortaçağ yine hristiyanlığın göbeği daha ne derdin olabilir ki anlamıyorum... bence adamlar mağaradan çıkıp da baktılar paraları tedavülden kalkmış, boşver abi benim rüya da yarım kalmıştı zaten diyip geri yatmışlar aşağı... so what?
hesabın var mı? giriş yap