249 entry daha
  • tam da devletinin istedigi tipte bir 'bilim' adamidir... ama bu memlekette, bu resimdeki cirkinlik inatla gorulmez.
  • bilim adamlığına, devlet düşmanlığı üzerinden kin ve nefret kusmaya meyilli kişilerin, acaba hangi bilimsellikle, hangi birikimle bu işe giriştiklerini çok merak ettiğim bilim insanı.

    madem kin ve nefret dolusun bu ülkeye, bir zahmet kusmayı bırak da mantıklı, bilimsel açıklamalar getir bakalım, niye senin nezdinde ilber ortaylı "tam da devletinin istediği bir tipte bilim adamı" oluveriyor?

    ilber ortaylı bilim insanı objektifliğini hangi konularda kaybediyor?

    ilber ortaylı hangi konularda, hangi argümanların yanlışlığıyla, hangi çarpıtılmış bilgilerle "devlet kontrolünde bilim insanlığı" yapıyormuş öğrenelim bi zahmet.

    lütfedip o engin bilgilerinizi bizlerle paylaşırsanız, biz de ilber ortaylı'ya kusulan bu nefret ve kinin haklı nedenlerini de öğrenmiş oluruz.

    edit: imla.
  • eger soyledigi dogruysa hem cok vahimdir, hem de cok haklidir. vahimdir cunku bir suru genc hayatini zindana cevirip, aylar yillar suren maddi manevi fedakarliklarla sinava hazirlaniyorlar. guneydogu ve dogu anadoluda bazi zaaflar yuzunden "kopya cekiliyor"sa bu korkunctur. cok haklidir, "imtihanların asayişini iyi kontrol etmeliyiz". ama onca yer içinde bunlarin soylenecegi yer mhp egitim semineri midir? git milli egitim bakanina, yök baskanina. kolluk kuvvetine. ne bileyim cik televizyona istersen bu konuda kamuoyu yaratmaya calis.
  • memuriyet ve akademisyenlik arasindaki farki bilmeyenler tarafindan (-ki bu turk universitelerinin yetistirdigi bireyler icin sasilacak bir durum degildir), hakaretler esliginde, cansiperane ama manasizca savunulmaya calisilan zattir.

    hayir, karsindaki adamin kim oldugunu, sifatini v.s. bilmiyorsun ama gayet ucuzca ona hakaret edebiliyorsun... tartismaktan, tekrar hakaret ederek kaciyorsun... hitap uslubunun ucuzlugu korkunc duzeyde... ve sen hala bir 'akademisyen'i savunmaya cur'et edebiliyorsun. bu bile bence, o savunulan kisinin akademisyenligi hakkinda yeterince bilgi verir ama neyse...
  • kişisel olarak da tanışma onuruna erdiğim, olması gerektiği gibi tarihi çok yönlü ele alabilen bir akademisyendir.

    üniversiteye giriş sınavında doğu ve güneydoğu anadolu bölgelerinde sistemli bir biçimde kopya çekildiğini yıllardır dile getirir. mhp eğitim seminerine özel bir durum değildir. bu vahim durum ancak mhp eğitim seminerinde dile getirildiğinde dikkat çekebildiyse sorun ilber hoca'da mıdır yoksa bu durumu yıllardır görmezden gelenlerde midir bir durup düşünmek lazım.

    üniversite eğitimi almış olanlarınız şöyle bir durup hatırlasın "lan bu herif iki kaz güdemez, bizim bölümü nasıl kazanmış yahu?" diyerek baktığınız arkadaşlarınız var mıydı yok muydu.
  • ritsos solculuğu'nun yeni hedefi.

    bu solculuğun türklere olan derin muhabbetini iyi bildiğimizden, ilber hoca'dan neden hoşlanmadığını rahatlıkla anlayabiliyoruz.

    türk toplumu ırkçıdır diye başlık açan zihniyet elbetteki ilber hoca'yı sevmez.

    ***
    türk toplumu ırkçıdır diye açtığı başlıktaki entarisi göte girebilir diye silinmiş olan bu zihniyet, ardından aşağıdaki gibi ağlamıştır.

    (bkz: türk toplumu ırkçıdır/@ritsos)
  • ''türk toplumunun militarist olmasından belçika’nın, isviçre’nin ne zararı olabilir? bizde de resim, heykel sanatı yok, musikiyle uğraşılmaz, filozof yoktur, fakat ölmeyen sanatımız, vasfımız askerliktir.’’
    korunmaya ve insan öldürme üzerine kurulu olan askerliği,güzellikle uğraşan sanatla eş tutmuştur.görgüsüne, kültürüne yakışmamıştır.kendi alanlarının dışında konuşanların düştüğü duruma düşmüştür ilber hoca.saçmalamak.
  • dünyanın en iyi tarihçisidir (diyelim). bakalım dünyanın en iyi tarihçisi neler demiş?

    "sivil siyaset olmazsa darbe normaldir". sivil siyasetin olmaması demek bu ülkede kemalizmin istediği sivil siyasetin olmaması manasına geliyor. yoksa 60'ta, 71'de 80'de sivil siyaset yok muydu? fakat kemalizmin istemediği kişiler hükümetteydi. seçimle gitmeleri de yakın gelecekte mümkün görünmüyordu (belki 60 bunun istisnası olabilir). ikinci bir gaflet de sivilin alternatifinin sivil değil de asker olduğunu söylemesidir. tamam söylesin ama "şöyle iyi akademisyen, böyle $ukela tarihçi" denmesin, zira sırrı süreyya önder'in deyimiyle "tarihçilik malumatfüruşluk değildir".

    "türklere karşı tez geliştirmek için arşive giren kaçıncı ecnebi türk taraftarı oldu, onlar anladı, bizdekiler anlamıyor. bunlar tehlikeli işler, belediyeciliğe benzemez." şimdi buradaki yanlışlara nereden başlasam bilemedim. sadece anayasanın 66. maddesinde yazıyor diye, bu ülkede yaşayanlardan türkler diye bahsetmek olsa olsa devletçiliğin tezahürüdür. bunu kaç kere söyledim ben bile unuttum, bu ülkede sadece türklerin (büyük) bir kısmı bu ülkede yaşayanların hepsine türk diyor. ayrıca böyle söylemeye devam ettikçe birbirini anlayabilme ihtimali de günden güne azalıyor. "karşı tez"den kasıt da sanırım "demokratik açılım" oluyor. bu iki kelimeyle zaten aslında yapılmak istenenin hakların verilmesi değil "düzene karşı yapılan hareketler" olduğu hiçbir değerlendirme yapılmadan kabullenilmiş oluyor. "belediyeciliğe benzemez" lafıyla da bir tarihçinin değil de ancak devlet bahçeli'nin söyleyeceği türden bir çıkarım yapmış oluyor.

    işte efenim dünyanın en iyi tarihçisinin sözlerini dinlediğinizde kendisinin mutaassıp bir muhalefet partisi üyesinden farklı bir şey olmadığı anlaşılıyor. pek tabii mhp'nin siyaset okulu'nda yapılan bir konuşmadan daha başkası beklenemezdi.

    hey gözünü sevdiğimin toprakları be! böyleleri oldukça sen daha çok kan içeceksin. ellerinde kılıç kalkan, birilerini katletmeye ömrünü adamış insanlar akademisyen diye anıldıkça da kana hiç susamayacaksın. yanarım da bu insanların seni sevdiklerini sanmasına yanarım.
  • ‘’türk toplumunun militarist olmasından belçika’nın, isviçre’nin ne zararı olabilir? bizde de resim, heykel sanatı yok, musikiyle uğraşılmaz, filozof yoktur, fakat ölmeyen sanatımız, vasfımız askerliktir.’’
    (ilber ortaylı)

    "eğer bir adam marşla uyum içinde yürüyebiliyorsa, o değersiz bir yaratıktır. kendisine yalnızca bir omurilik yeterli olabileceği halde her nasılsa yanlışlıkla bir beyni olmuştur onun. uygarlığın bu kara lekesi en kısa sürede yok edilmelidir. emirle gelen kahramanlıktan, bilinçli ve bilinçsiz şiddetten, aptalca yurtseverlikten, tüm bunlardan nefret ediyorum. ben savaşı ve o soğuk silahları öylesine tiksindirici ve aşağılayıcı buluyorum ki böyle iğrenç bir eyleme katılmaktansa kendimi yok ederim daha iyi...benim anlayışıma göre sıradan bir cinayet, savaşta adam öldürmekten daha kötü değildir."
    (albert einstein)

    hangisi bilim adamı siz cevap verin.
5366 entry daha
hesabın var mı? giriş yap