1779 entry daha
  • ilk defa chip dergisinin 1999 sonunda verdiği (sonradan opensuse olacak olan) suse linux 6.2 ile tanışmıştım.

    sonra (sonradan mandriva olacak olan) mandrake linux geldi - türkçe karakterler ilk kez bunun 7.0 sürümünde düzgün çalışmaya başlamıştı.

    ardından (sonradan maalesef devam etmeyecek olan) gelecek linux. hatta gelecek linux 2.0'ın beta tester'lığını da yapmıştım sevgili görkem çetin abi sağ olsun.

    kişisel tarihimde masaüstü için altın çağını 2007 - 2010 yılları arasında yaşamıştı sanıyorum. pardus 2007 kullanırken aldığım keyfi hâlâ hatırlıyorum. son olarak da ubuntu'ya ve ubuntu studio'ya yerleşmiştim.

    üniversite öğrencisiyken boş vaktimin önemli bir kısmını linux altında gündelik çalışma akışını windows'a denk veya daha konforlu bir ortamda sağlayabilmeye harcıyordum. metin yazmak, müzik üretmek, wine ile popüler oyunları oynamak (için konfigürasyon yapmak diyelim) ve daha sonra da kodlama için o dağıtım, bu gui, o sürücü, bu widget derken vakit akıyordu.

    sanırım benim için ubuntu'nun gnome 2'yi terkedip unity'e geçtiği dönem ip koptu. o zamanlar artık bilgisayarın devrinin geçtiği, her şeyin telefon ve tabletlere taşınacağı inancı hakimdi ama işler tam olarak öyle gitmedi. evet kullanım alışkanlıkları önemli ölçüde değişti ama masaüstü ve mobil işletim sistemleri iç içe geçmedi, iki ayrı dal olarak gelişmeye devam etti. dolayısıyla bu vizyoner olduğu sanılan deneysel hamle epey ters tepti ve ubuntu'nun da popülaritesini yitirmesine sebep oldu.

    bugün gündelik hayatımda masaüstünde mac os kullanıyorum ama linux, hayatımın çok daha önemli bir parçası, çünkü sunucularımda koşan api ve web siteleri onun sayesinde ayakta. ben hâlâ sunucu yönetimi konusunda pek iyi değilim ve bu işleri mümkün olduğunca otomatize eden araçlar kullanmayı tercih ediyorum. zamanında gui tarafına eğileceğime konsolda daha çok vakit geçirsem iyi olurmuş.

    sözgelimi, siyah ekranda find komutunu google'da arama yapmadan kullanabilmek, disk'teki boş alanı kontrol edebilmek, kullanıcı ve izin yönetimi işini kıvırmak hangi dağıtımı kullanacağınıza karar vermekten daha önemli. artık zaten herhangi bir dağıtım muhtemelen temel işleri rahatlıkla görüyordur.

    masaüstü bilgisayarıma da en son 2020 yılında, kde geliştiricilerinin kendi ürettikleri dağıtım olan kde neon'u kurmuştum, hâlâ da o duruyor ve çalışıyor. babamın eski laptopunaysa linux mintin xfce'lisini kuruyorum senelerdir, o da iş görüyor.
hesabın var mı? giriş yap