6 entry daha
  • zihin faaliyetlerini sistem 1 ve sistem 2 ismi ile, iki bölüm olarak değerlendiren daniel kahneman' a göre, sezgisel ve hızlı bir biçimde düşündüğümüz anlarda sistem 1 devrede, analitik ve istatistiksel olarak düşündüğümüz anlarda sistem 2 devrededir.

    kahneman tarafından adlandırılan sistem 1'in nesne ve olaylar hakkındaki çalışma yöntemleri

    - çağrışım makinesi

    - hazırlanma (priming) etkisi

    - bağlam ve nedensellik

    - ne görüyorsan o: ngo (what you see is all there is: wysiati)

    - yerine koyma (substitiution) 'dır.

    '' hazırlanma (priming) etkisi; bilinçaltında gerçekleşen bir süreçtir ve bu nedenle çoğunlukla fark edilmez ancak etkileri deney ortamında görülebilmektedir. örneğin kısa bir süre önce yemek kelimesini gördükten veya duyduktan sonra çor_ _ kelimesindeki boşluğu çorap yerine çorba şeklinde doldurmaya daha eğilimli olursunuz. tam tersi de olabilir elbette. yemek nasıl çorba fikrini tetikliyorsa, giyinme fikri de akla çorap getirir.

    işin ilginci, hazırlanma etkisi davranışlarımızı da etkileyebilir. örneğin, yapılan bilimsel deneylerden birinde öğrenci deneklere 5 kelimeden oluşan gruplardan birini seçerek 4 kelimelik cümleler kurmaları istenmiştir. bu 5’li kelime grupları ya nötr (örneğin buldu, o, sarı, hemen, şeyi) veya (florida, unutkan, kel, beyaz, kırışık gibi) yaşlılıkla ilgili terimlerle hazırlanmıştı. soruların ardından deneklerin koridorun sonuna kadar yürümeleri istenmiş ve yürüme süreleri gizlice araştırmacılar tarafından kayıt altına alınmıştır. bir de ne görelim! yaşlılıkla ilgili kelimelerle cümle oluşturan denekler diğerlerine göre daha yavaş yürümüştü. “florida etkisi” iki aşamalı hazırlanmaya neden olmuştur. birincisi, “yaşlı” kelimesi kullanılmamış olsa bile kelime dizisi yaşlılıkla ilgili fikirleri tetikledi; ikincisi bu düşünceler yaşlılıkla ilişkili bir davranış biçimine neden olarak yavaş yürümeye sebep oldu. tüm bunlar biz farkında olmadan gerçekleşti. deney sonrasında mülakata alınan öğrenciler kelimelerin ortak bir kavramdan seçildiğini farketmediklerini belirtmiş ve hiçbiri birinci deney sonrasındaki davranışlarının okudukları kelimelerden etkilenebileceğini kabul etmemiştir. yaşlılık fikri bilinçli bir farkındalık yaratmamış olmasına karşın davranışları yine de değişmiştir.

    daha da tuhaf bir örneğe bakalım. araştırmacılar deney ortamı olarak çalışanların düzenli olarak kendilerine çay veya kahve hazırladığı ve bu içecekler karşılığında gönüllü olarak diledikleri kadar ödeme yaptığı bir ofis mutfağını seçmiştir. deneyin birinci aşamasında mutfak duvarına saksı çiçeği resmi, ikinci aşamada ise bir çift gözün resmi asılmıştır. 10 haftalık bir dönemde duvardaki resim haftada bir değiştirilmiştir. deney sonunda araştırmacılar çalışanların kutuya bırakmayı uygun gördüğü katkı paylarını haftalık olarak karşılaştırmıştır. çalışanlar arasında duvardaki dekorasyonlar konusuna değinen olmamış fakat kutuya bırakılan katkı payları büyük farklılık göstermiştir. göz resminin olduğu haftalarda kutuya bırakılan katkı payı saksı çiçeği asılı olduğu haftalara kıyasla üç kat fazlaydı. belli ki izlendiklerini sembolik olarak hatırlatan bir unsur bireylerin daha iyi davranışlar sergilemesine neden olmuştur. bu etki beklendiği gibi herhangi bir farkındalık olmadan meydana gelmiştir. bu sistem 1’in sistem 2’yi nasıl etkileyebildiğine dair can alıcı bir örnektir ve aynı zamanda sistem 1’in nasıl da kolay suistimal edilebileceğini korkutucu bir şekilde de ortaya koymaktadır. ....''

    thinking, fast and slow; daniel kahneman
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap