408 entry daha
  • askere gitmek için bekleyenlerin ya da askerliğe dair fikri olanların, hakkında bir çok dikkate değer yazı yazdığı yasa. lakin bence burada üzerinde durulması gereken bir husus daha var.

    yıl: 2007, temmuz ayının herhangi bir gecesi

    kişiler: 315 kd pozz, onbaşı x

    saat: 03.15

    pozz: "zzzz !" (uyumaktadır)

    x: "şş !! kalk, nöbet" ..

    pozz: "höyt ! (gözler şaşı olmuş vaziyette yataktan zıplar), tamam tamam, iki dakika müsade et, uyandım.."

    x: "tamam, silahını da al, 30 geçe dışarıda ol.."

    pozz ranzanın alt kısmında rahatsızca döner; üzerindeki ince çarşafı sıyırır ve giyinme derdi olmasın diye çıkarmadığı kamuflajları ile ayağa dikilir. koğuştaki, nöbet mangasının diğer elemanlarının uyanma sesleri eşliğinde, gözleri yarı kapalı olarak lavaboya gider, başını musluğun altına sokar. sonra silahını alır, kasaturasını, artık bollaşmış olan palaskasına takar ve dışarı çıkar, bir sigara yakar. saati 03.25 i göstermektedir.

    (evet, askerlik anısı anlatmak için uygun bir başlık değil bu ama bağlayacağım.. )

    ..

    neden sonra nöbet kulübesine varılır, rutin kontroller yapıldıktan; manga ile yoldayken bilimum ilginç söz duyulduktan sonra, nöbet kulübesindeki askerin, "5 dakika taktınız nöbeti, başlarım böyle işe.." sözleri işitilir. manga uzaklaştıkça, yakınan askerin de volümü giderek kısılır; konuşma sesi, yerini gecenin sessizliğine bırakır.

    (dipnot: evet, değiştirici onbaşı değiştiricilik yapıyordu, çavuşlar da çapraza çıkıyordu..nedenini hiç sorgulamadım açıkçası; sorgulamak da istemedim.)

    yer: nöbet kulübesi

    pozz, evini ve ailesini düşünür. içinden bir şarkı mırıldanır. sevdiği kişi gelir aklına; "rahat uyu cicim" der. bir an için hüzünlenir, sonra herşeyi unutur bir anda.. ayakta dururken uyguladığı, ayaklara baskıyı azaltan "trick" gelir aklına, onu uygular. silah bir an daha ağırlaşmış gibi gelir. pozz, o nöbet kulübesinin duvarında bulunan ufak oyuğu hatırlar, kabzayı oraya dayayıp baskıyı azaltır. sonra etrafına bakınır, herşeyin ne kadar farklı göründüğünü düşünür. karşısında bulunan ağacımsı şeye bakar, gözleri dalar. uykusu gelir ama dayanır..

    tüm bunlar yaşanırken saatine hiç bakmaz. saati çünkü onun için o anda; bir çocuğa alınan ve çocuğun, en iyisi olduğunu düşündüğü için en son açtığı doğumgünü hediyesi gibidir. artık o hediyeyi açma vakti gelmiştir.

    pozz içinden, "35 ve fazlası ise harika" diye düşünür. bir an için 45 olduğu hayalini kurar, heyecanlanır. gerçekten, 45 olduğunu düşündüğü için heyecanlanır.

    bu, sadece kulübede geçmiş olması gereken dakika sayısıdır !

    saatinin düğmesine basar ve "04.17" yazısının "04.18" e döndüğünü görür..

    _______

    bu, askerliğini yapmakta olan insanlar için zamanın ne kadar göreceli olduğu konusunda bir fikir verebilir. yasa hakkında kamuoyunda yapılan tüm tartışmalar, orada bulunan insanları; burada bulunan insanlardan çok daha fazla etkiliyor.
    bu yüzden; sırf oradaki insanların aklındaki bu karışıklıkları sonlandırmak için bile, tek tip askerliğe geçip geçmeme kararı ivedilik ile verilmeli ve belirsizlik sona erdirilmelidir. dileğim, burada bürokrasinin biraz daha etkin çalışması ve tek tip askerliğin, güç dengelerinin güç gösterme aracı olmaması.

    kararın üç farklı boyutu var; birisi askerliğin tek tip yapılması ihtimali, ikincisi; tek tip yapılırsa kaç ay olacağı, üçüncüsü de tek tip yapılması durumunda, bunun mevcut askerlere nasıl yansıyacağı.
201 entry daha
hesabın var mı? giriş yap