19 ağustos 2010 liverpool trabzonspor maçı

• kurada liverpool'u çektiğimiz için eminim hiç bir trabzonspor'lu üzülmemiştir. üzülmemiştir çünkü az da olsa umudu vardır. geçmiş gelir aklına avni aker'de aldığı galibiyetler... dünya'nın en iyi takımlarının haritada yerini bilmediği bi kentte yaşayan bir avuç farozlu'nun mücadelesi gelir aklına. "neden yeniden olmasın?" der kendi kendine garip bi heyecanla. belki de çok duygusalız bilemiyorum, mantıklı düşünemiyoruz bu konuda. ama içimizde bi yerde hepimizde o "farozlu yüreği" var. umarım o yüreğin 10 da 1'i bizim topçularda vardır da sahaya çıkıp aslanlar gibi oynarlar dünya devi liverpool karşısında.
  
  elenip de üzülmeyeceğim belki de tek takım çıktı kuradan. zamanında kimlere kimlere elendik, liverpool'a elenmişiz çok mu? sürekli böyle büyük takımlarla oynayamıyoruz diğer 3 istanbul takımına göre. bundan dolayı daha bi farklı bekliyoruz maçları daha bi umutla bakıyoruz. yaşımız itibariyle göremediğimiz fakat kulaktan kulağa, dedelerimizden, babalarımızdan duyduğumuz o istanbul takımlarını dize getiren, lig'in zevk vermediğinden dem vurup istanbul karması isteyen takım geri gelir diye bekliyoruz. bunun fitilini de böyle olayların ateşleyeceğini bildiğimizden inanmak istiyoruz.
  
  haydi şenol hocam, haydi trabzonspor. sahaya çıkarken "you'll never walk alone" seslerini değil, binlerce kilometre ötede trabzon'daki(ve tüm türkiye'deki) taraftarların yüreklerindeki, dillerindeki "bize her yer trabzon" sözlerini duyun.