1 mayıs 2010

• oligarşinin emrine amade, iktidar yandaşı, kapitalist, neo-liberal küçük burjuva basını tarafından; ''valilik 1 mayıs için taksim meydanının kullanılmasına izin verdi'' haberleriyle duyurulan emekçi bayramımız. valilikten, siyasal otoriteden, sistemin çarklarından 1 mayıs'ı taksim'de kultamak için kim izin istedi? 1977'den günümüze gazlarınızla, el bombalarınızla, joplarınızla geldiniz emekçi kitlelerin, devrimcilerin, yurtseverlerin üzerine ama taksim meydanı için emekçiler bir adım bile geri atmadı, kapınıza gelip sizden izin istemedi. taksim meydanında kutlama hakkı masabaşında değil meydanlarda verilen mücadeleyle kazanıldı. türkiye topraklarında hak verilmez alınır gerçeği emekçilerin fedakar mücadelesiyle pratiğe döküldü. sakın türkiye solunun, devrim tarihimizin barikatlarını boyalı basınınızın uzlaşma zeminleri üzerine çekmeyin.
  
  şimdi 1 mayıs'ı bile demode olarak yaftalayan liberallere, oligarşiye, cuntacılarla kendi gerici faşist diktatörlükleri arasında gelişen siyasal rant kavgasında, emekçi kitleleri görmezden gelen pentagon uzantılı yeşil sermaye kapitalistlerine, sermayeye, sistemin patron lehine işleyen tüm dişlilerine o meydanı yeniden dar etme zamanı. 1 mayıs'ın taksim taksim'in 1 mayıs olduğunu balık hafızası zihinlere hatırlatma zamanı. bayramımızı emekçi duruşuna yakışır şekilde coşkuyla kutlama zamanı. 1 yıllık emeğiniz için senenin 1 gününü feda edin ve alanlarda olun lütfen.
  
  bu yıl; kitleden, sendikalardan, sivil toplum kuruluşlarından, devrimcilerden, sosyalistlerden, yurtseverlerden, safını emeğin yanında tutan tüm gruplardan, çevrecilerden, anarşistlerden, otonom örgütlenmelerden, kadın hakları savunucularından, toplumun ötekileştirilen kesimlerinden, yalnızlardan, evsizlerden, mesaisiz 15 saat çalıştırılan çocuk yaştaki işçilerden, esnek çalışma saatleri aldatmacasıyla köle yapılmış finans, call center, avm çalışanı gibi görece beyaz yakalı gözüken emek kesimlerinden, sanayide motor altında 15 saat sigortasız sömürülen mavi yakalı tamirciden, gericiliğe, yobazlığa, ranta, bizlerin parasıyla alınan gemiciklere, yargısız infazlara, analarımızı alıp gitmemizi söyleyen bizlere küfür eden, halkını hor gören, sivil diktatörlere karşı duran tüm yüreklerden, bu ülkenin tüm aydınlık insanlarından, emperyalizme karşı bayrak olmuş tam bağımsızlıkçı tüm vatanseverlerden büyük bir coşku bekliyorum.
  
  yanınızda sıra neferiyiz o baharı müjdeleyen cumartesi günü. yepyeni bir hayat gelir çünkü bu anlatılan bizim hikayemizdir.