• ben neye üzülüyorum biliyor musun? bunca "polisin izin verdiği, vermediği" tartışmasını en çok önemseyip yapanların aslında polisi en çok takıyor olmasına.

    küçüktüm ufacıktım,

    - sence polis saldırır mı bu eyleme demiştim bir abiye,

    solculuk namına hayatımın en önemli dersini almıştım;

    - ne yapacaksın? sen eylemini yap, senin işin o. polisin ne yapacağı onun işi. sen niye düşünüyorsun.

    ben 3 yıldır "artık taksim'e girmek gerekir" diye düşünüp taksim'e girmeye çalışıyorum. o esnada polisin ne yaptığı benden bağımsız. ben onlara göre belirlemiyorum ki ne eylem yapacağımı? ben belirlediğim eylemi yaparım onlar belirlediği tavrı alır.

    ben yürürüm, onlar kafamı kırar, ben yürürüm onlar "buyrun" der. benim ne olduğum, ne yaptığım onlara göre belirlenmez. ben ince fidan değilim ki rüzgar belirlesin yönümü.

    önümüzdeki sene ben yönümü , türkiye'ye, dünyaya, muhalefete, sürece göre belirleyeceğim. benim belirlediğim yönde polis ne yapmaya karar verecek o en son aklıma gelen şey olacak.
  • amele olmakla, amele sınıfına ait olmakla, amele sınıfına sahip çıkmakla gurur duyan, hayatını; konformist puştluklar peşinde sözlük karşısında trollük yaparak değil, meydanlarda emeğin yanında saf tutacak yüreğe sahip olmakla geçirebilecek cesarete sahip, devrimcilerin, devrimlerin, emeğin sıra neferlerinin bayramı.

    oligarşiden, siyasal iktidardan ve resmi söylemden icazet alarak değil mücadele vererek kazanılan hakların bayramı. sözlüğün; emek yanında saf tutan ve başka bir dünyanın mümkün olduğuna inanan bütün yazarlarına, dostlarına, kutlu, mutlu olsun 1 mayıs. tanışmasak bile yarın aynı yollardan yürüyeceğiz. safları sıklaştıralım.

    ''başkalarının sırtında değil kendi emeğiyle yaşayanların günü''. titremeye başla oligarşi saatler kaldı.
  • behice boran, kemal türkler, cem karaca, mahir çayan, nazım hikmet, deniz gezmiş, hüseyin inan, ruhi su, bülent ecevit, turhan selçuk, sinan cemgil,yılmaz güney, can yücel, aziz nesin yıllardan sonra yollardan sonra, yan yana bu sene çocuklar! selam olsun dünya'nın işçi sınıfına!
  • 1 mayıs olaylarının kanlı, taşlı, sopalı, vurdulu kırdılı geçmesine neden olan tarafı açıkça göstermiş gündür. türk, kürt, çerkez, alevi, sünni diye ayrılmaksızın bütün emekçiler birlik içinde taksimdeler. nasıl ki taksimde hepsine, tüm sendikalara kadar yetecek yer varsa güzel ülkemde de var. yeterki bu toprağın tüm insanlarını rahat bıraksınlar. yaşasın 1 mayıs, yaşasın emekçiler!!

    özel not: anafatalar kumandanı gibi polise eliyle işaret ederek milletin üstüne saldırtan cerrah, tv'yi izleyip yaptığından utanıyor mudur acaba şimdi?
  • dünyanin bircok sehrinde, birbirini hic görmemis, bilmemis olan insanlarin hep birlikte ve birbiri icin savasini verdigi, kutlayabilmek icin mücadele ettigi bayramdir.
    almanya´da nazilere gecit yok!

    seneler degisse de, degismeyen ruhtur, fikirdir.

    1 mayis

    1 mayis,
    yasim yirmi,
    lenin sag.
    bir tek kizil meydan
    150 milyon insan.
    35 yil gecti aradan,
    yasim yine 20,
    lenin yine sag,
    kizil meydanlarda
    1 milyar insan!

    30 nisan 1963, nazim hikmet.
  • bazı kimseler için konuşuyorum sikecek kafa bulsam sikeceğim gündür. ama nerde kafa!...

    (bkz: sikilecek kafa)

    z.ö.edit: (bkz: zoruna mı gitti)
  • taksim'de 1 mayıs'ın bir çok ezberi bozan gün olmuştur.

    1- çatışmaların sebebinin göstericiler değil, bizzat devletin kendisi olduğunu ve 77 yılından 2009'a kadar 1 mayıs'ta kitlelere saldıranın hep devlet olduğunu,

    2- sağcılara "politik kitlenin" ne demek olduğunu,

    3- 30 yıldır öldürerek, cezaevlerine tıkarak, işkence ederek devrimcileri yok etme çabalarına rağmen devrimcileri yok edemediklerini ve edemeyeceklerini,

    4- sendika ağalarının korkmaları gerektiğini,

    5- sabahın sabihini göstermiştir.
  • çok insan ağladı bugün çok.
  • güneşin sıcaklığıyla, emekçi halkın tutkusunun kaynaştığı, unutulmaz 1 mayıs. çay ocağı işçileri, doktorlar, avukatlar, bankacılar, nakliye işçileri, maden işçileri, tersane işçileri, sanayi işçileri, sinema emekçileri, spor emekçileri, direnişin simgesi tekel emekçileri, öğretmenler, öğrenciler, devrimci partiler, sosyalistler, sivil toplum kuruluşları, yurtseverler, emekliler, emekçiler, işsizler, beyaz yakalılar, mavi yakalılar, dünyada bir hayaletin dolaştığına ve o hayaletin adının devrim olduğuna inanan 68'liler, meydanlarda, oligarşik diktatörlüğün kahpe pusularında, cia mermileriyle katledilen 77'liler, 78'liler, deniz'in, mahir'in, ibo'nun, hikmet kıvılcımlı'nın mücadelesiyle yolunu aydınlatanlar, bu bezirgan saltanatının dışladığı tüm ötekiler, yoksullar, komünistler, anarşistler, muhalifler, susmak yerine sesini yükseltenler, kapitalizm rezilliğine, neo liberalizme karşı emeğin hakkını haykıranlar, tek kutuplu dünya düzeni ve küreselleşme yalanına karşı çıkanlar, başka bir dünyanın mümkün olduğuna inananlar, seks işçileri hepimiz omuz omuza sıra neferiydik dün emeğin sıcaklığıyla ışıldayan yedi tepeli şehrimin sabahında. hepinize selam olsun, yolumuz daim olsun.

    bir özet geçmek gerekirse;

    ekonomik kriz kapitalist gerici diktatörlüğe göre ülkemizi teğet geçmiş olabilir ancak dün savaşarak haklarını kazanan halkın 1 mayıs meydanında o kriz teğet geçmemişti. kitlenin kalabalığı, klasik 1 mayıslardan farklı olarak toplumun her kesiminden sağlanan katılımj, apolitik olarak eleştirilen kesimlerin bile emeğe destek için meydana çıkması bu peşkeş ve yağma düzeninin teğet geçmeyi bırak hepimizi öldürecek kadar yaraladığını ve halkımızın artık yeter mesajı verdiğinin göstergesidir. kitle geleceğe dair umut veriyordu.

    sokak aralarında joplanmaya, biber gaz yemeye, gaz bombasından boğulmaya alışan ve geçen sene vuruşa vuruşa o alana girmeyi başaran bizler için bu yıl tüm emekçi halkımızla birlikte orada olmak, bayram havasını gerçekten yaşamak, verilmiş değil mücadeleyle kazanılmış bir hakkın keyfini çıkarmak, çok büyük mutluluktu. işçi sınıfının örgütlü mücadeleyle kazanamayacağı hak yoktur. önce resmi tatil sonra taksim. yılgınlık yok direniş var.

    otonom gruplar ve tribün grupları harikaydı. spor emekçileri ve tribün grupları alanın en renkli kortejleriydi. karabükspor tam kadro ordaydı. süper lige hoşgeldiniz çok güzel geldiniz. emekçi karabükspor'a selam olsun. beşiktaş çarşı; pankartlarıyla, besteleriyle, orjinal duruşuyla renk kattı dikkat çekti. bizim galatasaray tribünleri de oldukça etkindi. bizim münferit toplanıp birbirimizi bulan ekibimiz hariç, sosyalist galatasaray taraftar grubu tek yumruk, gladyatör metin kurt'un kurucusu olduğu spor emekçileri sendikası korteji, taçsız kral metin oktay burada pankartı, maçlarda pankartlarımızı ve koreografilerimizi hazırlayan galatasaray tribün emekçisi parçalı grubundan arkadaşlarımız, münferit olarak katılan parçalı formalı ve sarı kırmızı klasik atkılı renkdaşlarımız alanda belirgin şekilde dikkat çekti. tek yumruk korteji çok güzel duruyordu tebrikler arkadaşlara. adana demirspor , gençlerbirliği, forza livorno, sol açık, diyarbakırspor, st.pauli, liverpool, fenerbahçe, bursaspor, ankaragücü, kaldıraç kortejindeki trabzonspor forması, alanda gözümüze çarpan diğer atkı ve formalardı. tribünler alanda maçta olduğu gibi coştu coşturdu. değerli spor basını emekçisi cem dizdar alandaydı.

    fraksiyonlar arasında hiç sorun yaşanmadı. uçlarda farklılıklar yaşayan gruplar bile omuz omuza saf tuttu. emekçi dayanışma, sınıf dayanışması lafı havada kalmadı pratiğe döküldü. bu kadar kalabalık bir kitle arasında yaşanan ufak tartışmaları olaydan saymak bile gereksiz. eski günlere göre fraksiyonlar arası atışmanın neredeyse hiç yaşanmadığı bir 1 mayıs yaşadık. keşke bu kadar bölünme olmasa keşke 50 parça olmasak ama acı gerçek bu.

    kutlama sonunda grup yorum emekçilere günün en güzel ve coşkulu dakikalarını yaşattı. üç defa halay coşkusunun üstüne ciao bella çok hoş bir sürpriz oldu. coşku tavan yaptı. haklıyız kazanacağız bekliyordum ama kitle çok farklı fraksiyonlardan oluştuğu için herkesin ortak paylaşacağı şarkıları seçtiler daha güzel oldu. doğru bir tercihti.

    farklı sanatçıların sesinden farklı dillerde 1 mayıs marşını dinlemek değişik bir tecrübeydi timur selçuk yorumu çok hoşuma gitti.

    avni karikatürü, el emeği göz nuru pankart çok güzeldi. oğuz aral ustaya gönderilen bir emekçi selamıydı, kızıl bayrakla eyleme katılan avni.

    halkevleri ve kesk en kalabalık kortejlerdi.

    türk iş ve hak işi sadece kürsü çevresi değil tüm alan ıslıkladı(k) konuşturmadı(k). akp dışarı sloganı tam yerine rastgeldi manzara koyduk.

    anarşistler alandaydı. bir grup girmemiş ama kara - kızıl bayraklı bir grup oradaydı.

    feministler, çevreciler, eşcinseller kortej halinde, örgütlü yürüdüler.

    rutkay aziz, tarık akan, vedat türkali, nihat behram, küba t-shirtlü erdem akakçe halkı için alanda sanat yapan, roman yazan, şiir okuyanlardı. güzel insanlar, gerçek sanatçı-yazarlar.

    sine-sen üyelerinin taşıdığı ev siyah beyaz fotoğraflarla süsledikleri, yeşilçam emekçileri pankartları çok güzeldi. adile naşit, yaman okay, ihsan yüce ve nice sinema emekçisi alanda resmi geçit yaptılar, unutulmadınız.

    fanzinler dağıtıldı, otonom dergiler, sosyalist gazeteler ücretsiz olarak kitleye sunuldu. okundu, okutuldu, fanzinler takas edildi.

    sendikal kitlenin sürükleycisi konumunda örgütlenen disk'in organizasyon konusunda elinden geldiğini yaptığına inanıyorum. süleyman çelebi'nin bu alan için mücadele ettiğine inanıyorum. sendikal bürokrasi, sendika ağalığı gibi burjuvazinin emrine amade olmuş kronik pasifist sorunlara karşın ben bu adamın samimiyetine inanıyorum inanmak istiyorum. elinden geleni yaptı disk coşku için çok daha fazlası yapılabilirdi, bir çok marş çalınmadı, çok sayıda örgütün, stknın ismi anılmadı ama nerelerden nerelere geldiğimizi düşününce doğru yolda ilerlediğimize inanıyorum en azından sınıfsal dayanışma adına. alana sığmadı emekçiler, alan bize bol değil dar geldi. bu noktada tüm fraksiyonel ayrımları unutup, kliklere bölünmeden, emek mücadelesi saflarında birlik olmamız gerekiyor.

    sözlükten, forumlardan, internetin çeşitli alanlarından çok sayıda tanıdık gördük. sözlük yazarlarından azteca gün boyu bizimleydi. haberleşip aşırı kalabalık nedeniyle görüşemediğimiz, görüşüpte az laflayabildiğimiz sözlük yazarlarına en kısa zamanda telafi ederiz diyorum. tribün dergiden, deplaseden, planjondan çeşitli tribün forumlarından çok sayıda yazar alandaydı. sözlükte yazar olmadan fenomen olmayı başarmış ünlü türk eylemcisi ahmet vehbi şafak yeşil parkasıyla aktivist kimliğini öne çıkarmış, sabahın köründe şişli'ye gelmişti. görüşmek sohbet etmek güzeldi. dsip kortejindeydi ama yanımızda takıldı güzel sohbetinden mahrum etmedi. dsip siyasetini savunuyor ve sıcak bakıyormuş. hayırlısı olsun kendisi için. seviyoruz eylemselliğini.

    parti cephe tek tip geldi. kızıl bayraklarla. önde bayanların oluşturduğu bir kortej dayının pankarta çizilmiş resmini açtı yan saflarda kızıl bayraklarla üniformalı milisler durdu. tam yanlarında chp ve tkp vardı. en ufak bir sorun olmadı. tartışma bile çıkmadı.

    tkp organize ve kalabalıktı.

    chp hiç beklemediğim kadar kalabalık ve organizeydi.

    halkın kurtuluş partisi 1 mayıs'a iyi hazırlanmış kortejlerden biriydi. istikrarlı şekilde dağılmadan başladıkları coşkuyla bitirdiler. kaldıraç alandaydı. ödp, dsip, sdp, emep, edp, ehp ve diğer partilerde ordaydı. mücadele birliği dikkat çeken kortejlerdendi. dev genç kortejinin büyük pankartları alanı dolduruyordu.

    dsp'li bir grup alandaydı.

    33 yıl sonra çok acı bedeller ödeyerek kazandı o alanı türkiye emekçileri. kazanılmış hakkın bayramını kutlamak hepimizin hakkıydı. haklıyız kazanacağız...

    editler: unutulmaması gereken ama hızla yazarken unutulan isimlerin eklenmesi için.
  • evet amele bayramıdır. amele işçi kelimesinin arapçasıdır. amil kökünden gelir. amil ise işleyen demektir. işleyen tüm amelelerin bayramıdır bugün kutlu olsun!

    not: işbu entry amele sözcüğünü işçileri yermek amaçlı kullanan eziklere adanmıştır.
hesabın var mı? giriş yap