1 entry daha
  • alevilik içerisindeki kimi inanç kurumlarının da tümüyle islam-dışı unsurlar olduğunu savunuyorsunuz? sorusuna aşağıdaki gibi cevap vermiş biridir:

    ...mesela musahiplik, tümüyle eski budizmden zerdüştlikten aleviliğe geçmiştir. bu da aşama aşama birbirini izlemiştir. yani çeşitli uluslarda ve dinlerde gördüğümüz bu gelenek birbirine geçmesiyle günümüze kadar gelmiştir. buna "yol kardeşliği" denebilir. ben savaşa gittiğimde çoluk-çocuğumu en yakın arkadaşıma dostuma emanet edeceğim. o da kendi ailesiyle beraber benim çocuklarıma ve eşime de bakacak. burada eşlerin bırakılmasına rağmen kesinlikle evlilik toplum kuralı olarak yasaklanmıştır. işte buradaki toplumsal yapıyı "yol kardeşliği"ni yani musahipliği de tutup islamiyete bağlıyorlar. kur'an'da bir sureyle bunun arasında bağlantı kurup bunu da islamiyete bağlıyorlar. sabe suresi'nde güya buna ilişkin bir yorum varmış. "onlardan öncekilerle de peygamberlerini yanılttılar. bunların öbürlerine verdiklerinin onda birine ermemişlerdir. böyleyken öbürlerinin peygamberi terkedişlerinin akibeti ne oldu. rabbim de ki size sırrı allah için ikişer ikişer, teker teker karşıma, sonra dönüp arkanıza hiçbir memnunluk olmadığını iyi düşünüp günlerinizi vaaz edin"! e be kardeşim musahiplikle bunun ne alakası var, allah aşkına. varsa buyrun beraberce arayalım.

    namaz islamiyete zerdüşt dininden geçmedir. sırat köprüsü zerdüştlerin kutsal kitabı zevasta'da aynen vardır. "günahkarlar geldiğinde o köprü daralacak, o günahkarlar düşecek. iyiler geldiğinde köprü genişleyecek herkes geçecek" buradan islama bir geçiş olmuştur. ilk önce tevrat'a geçiyor, sonra kur'an'a geçiyor.

    miraç olayı'da aynen var. "ahuramazda çıkan peygamber bir sabah dere kenarında uyurken melekler (ferişteler) alırlar göğsünü yararlar, kalbini çıkarır onu madeni bir kapta yıkayıp yerine koyarlar" bunun mantıklı bir yanı var mı? hayır. zaten din bir inançtır. inanç ancak aşkla olur. fakat inançları da ancak bilimin ışığıyla araştırıp inceleyebiliriz. tüm inançlara sonsuz saygım var ama, bilimsel gerçekler de mutlaka söylenmelidir. dedelerin, zakirlerin aşkı olmasaydı alevilik yürümezdi. elbette aleviliğin islamiyetle bir ilgisi yoktur. cemlerdeki, içki, ali'nin allah yapılmasını nasıl açıklayacaksınız? mehmet akif ersoy kurtuluş savaşı'na inanmadığı için kahire'ye gitmişti. atatürk onu kur'an'ı türkçe'ye çevirmekle görevlendirmişti. para da vermişti bu iş için. kur'an ne türkçe'ye çevrildi ne de verilen para geri geldi.

    buradaki sır da yeni açığa çıktı. oysa ki mehmet akif'e mekke'den bir fetva geliyor, "kur'an türkçe dışında her dile çevrilebilir" diye. şimdi bakalım bunlarla aleviliğin bir ilgisi olabilir mi?

    ne demek istediğini, mehmet akif'e nasil geldiğini? mezkur malumatı nasıl nereden derlediğini bilen sevabına cümlemizi aydınlatsın.
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap