doktrin

• siyasi fikirlerin felsefi biçimde değil, herkesin anlayabileceği , açık sözlerle ifadesidir ^*.
• öğreti demektir...
  yani kendine özgü özellikler tasıyan ve düzenli bir görüsü olusturan ilke ve dogmaların bütünü... (bkz: dogma)
• hem ideolojik, hem askeri geniş kapsamlı bakarsak her alanda oluşabilen öğreti. misal akşam 7'den 8'e kadar ders çalışmak bir öğrencinin ders çalışma doktrinidir, bunu ders programından ayıran eyleme geçirilmesidir, burdan yola çıkarak tanıdığım çalışma doktrinli bir insan olmadığı sonucuna varabilirim. doktrin inançla olacak iştir, kendisini vermesi gereklidir kişinin.
• hocaların özgürce yaptığı. öğrenci yapmaya kalkışırsa hiç hoş olmaz, çakar.
• (bkz: truman doktrini)
  (bkz: brejnev doktrini)
  (bkz: drago doktrini)
  (bkz: eisenhower doktrini)
  (bkz: monroe doktrini)
  (bkz: nixon doktrini)
• (hukuk) bu doktrinlerdeki görüşlerin daha bir kere bir konu üzerinde fikir birliğine vardıkları görülmemiştir. her konuda kurala ille bir istisna vardır, bu istisnalar üzerinde de farklı görüşler vardır. bir de sürekli birbirlerine laf sokarlar. şu konuda şu şu fikirler vardır, bizce şu görüşü kabul etmek mümkün değildir çünkü durum şöyle şöyledir. zaten diğer görüş kabul edenlerin şu şu konuyu izah etmekte güçlük çektiği görülmektedir, o yüzden bizce şu görüş daha isabetlidir.
  
  velhasıl kelam, hocalar çok sever doktrinde atışmayı. biz de zavallı öğrenciler olarak ders kitaplarında sayfalarca bunları okur, anlamlandırmaya çalışırız. bana kalırsa eğlenceli bir şey, koca koca hocaların atıştığını görmek. özellikle aynı derste iki farklı yazarın kitabını okuyorsanız bunu daha belirgin şekilde görürsünüz.
  
  neyse kural olarak eğlenceli demiştim, istisnasını da belirteyim de ortam yaratayım: sınavlara çalışırken, zaten yüzlerce sayfa okumuş olan bünye artık patlama noktasına geldiği bir anda "hay sizin doktrininize deee.. görüşünüze deee.." diye saymaya başlayabilir. dediğim gibi bunun dışında okuması eğlencelidir.
  
  yok böyle bir şey editi: kime hava atıyon kardeşim. hiçbir hukuk öğrencisi gerizekalı değilse oturup yüzlerce sayfa boyunca doktrin tartışması okumaz. yoktur onlar zaten o kadar. var da o kadar değil. olanı da cayır cayır atlayarak tarihin derinliklerine göndermek feci şekilde caizdir. birbirine laf yetiştiren hocalar dışında kimse okumaz bu doktrin görüşlerini. ben okuyorum bizim kitaplarımız 5000 sayfa diye gezeni görürseniz de o yolun başındadır daha. olmamıştır, geçin gidin.
• inanmak derin düşünmek fiilinden gelmiştir. latince "doceo" olan kökü, fransçaya "doctrine" ordan da türkçeye doktrin olarak geçmiştir. doktor ile aynı kökten gelmektedir.
• ogretilen sey. dinsel, felsefe veya bilimsel konularda dogru olarak one surulen dogru diye ogretilen kuramlar sistemi.
• doktrin, teoriden farklı olarak, yalnız bilimsel yoldan ispatlanması mümkün aksiyonları değil, onların altında ve arkasında yatan dünya veya toplum görüşünü de yansıtır.
  teori ile doktrin arasındaki fark; teori, belli bir olayın akışı, sebepleri ve sonuçları üzerine bilimsel mantık ve muhakeme yoluyla yürütülen bir izah demektir. doktrin ise incelenen olay üzerine, bilimsel tarafı ile beraber dini, politik, sosyal bir özlemin veya eleştirinin rengini taşır. doktrin, bu rengi ile toplum hayatında kurulu düzeni muhafaza veya yeni baştan kurmaya ve geliştirmeye yönelmiş programlara kaynak olur.
• doktrin çok önemli bir şeydir. doktrin olmazsa olmaz. doktrinsiz bir dünya düşünülemez. ülkemizde çeşitli doktrincilerimiz vardır.
  örnek vermek gerekirse bugün öğrendim ki,
  (bkz: dünya 5'ten büyüktür doktrini)
  kpss 2023