ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
boston dynamics
-
gün gelecek robotlar bize bu robotu dürten arkadaşın videosunu izletecekler, sonra da organize işler'deki meşhur dayağın bir benzerini üzerimizde deneyecekler.
hayvan gibi dürtmesene amın evladı, benim için acıdı eleman düştüğünde. neyse ki efendi robotmuş da vurdu kapıyı çıktı.
türk televizyonlarındaki unutulamayan anlar
-
fatma girik'in söz fatoda 'nın bir bölümünde, atatürk hava limanı'nın güvenliğini sınamak için uzun fıstıklı lokumların etrafına turuncu el işi kağıdı sararak sözde "dinamit lokumu" yapması...
akabinde dinamit lokumlarını hava limanı güvenliğinden kontrole tabii tutulmadan geçirebildiği için sinirlenmesi... hava limanı güvenliğine 2 saat boyunca "ne biçim güvenlik bu, fatma girik de olsam kontrol edilmeliydim" diye bağırıp onları epey bir azarlaması...
bölümün sonunda da el işi kağıtlarını açıp hava güveliğiyle beraber lokumları yemeleri...
iç anadolu yobazı
-
iç anadolu yobazı bu ülkedeki gericiliğin esas kaynağıdır, bu yobazların zihni tarafından ele geçirilmiş şehirlerde hayat akmaz, durur, yıllarca hep aynı şekilde durur. binalar değişir, yollar değişir, cep telefonları değişir ama onlar değişmez ve hayatlarını değiştirmez, üç dört kuşak sonra bile aynı bireyleri üretir ve yobazlıkları sanki genlerindedir, nesilden nesile bozulmadan aktarılır.
ben bir iç anadoluluyum ve rahatlıkla söyleyebilirim bu ülkenin karanlığını iç anadolu yobazı üretir.
kıçına hasta olduğun kıza aşık olmak
alternatif ikea eşya isimleri
-
boke: tahta sapli tuvalet acacagi. $5.99
yarek: palto askisi. tek paltoluk. $23.99
oronzb: yatak. tek ki$ilik. $499.99
anäm: mermer klozet kapagi. $199.99
zatisunggur: renkli mendil seti. $1.99
takkë: kadin sutyeni. $12.99
özür dilemek
-
içtenlikle yapıldığında çok daha etkili olur.
içten bir özür, travmatik bir hadiseden sonra dile getirildiğinde, iyileştirici (therapeutic) etkiye de sahip olur.
içten bir özürün zıttı, hatayı kabullenmeme tavrıdır. içten bir özrün yaraları sarıcı bir etkiye sahip olması gibi, hatayı kabullenmemek, mazeretlere başvurmak ya da yaşananları inkar etmek gibi tavırlar, trajedinin neden olduğu travmayı derinleştirir.
siyasi alanda bugüne dek dilenen "resmi" özürlerin bazı örnekleri şunlardır:
- britanya başbakanı tony blair, ülkesinin irlanda'da yaşanan büyük kıtlık (1845-1852) dönemindeki politikaları nedeniyle özür dilemiştir.
- japonya başbakanı tomiichi murayama, ülkesinin ikinci dünya savaşı yıllarında neden olduğu acılar nedeniyle özür dilemiştir.
- papa ii. jean paul, counter-reformation döneminde yapılanlardan ötürü özür dilemiştir.
- kanada hükümeti, kuzey amerika yerlilerinin dil, kültür ve inançlarına baskı uyguladıkları için özür dilemiştir.
- amerikan hükümeti, nazi savaş suçlusu klaus barbie'nin ikinci dünya savaşı'nın sona ermesinin ardından bolivya'ya kaçmasına yardımcı oldukları için fransa'dan özür dilemiştir.
kaynak: minow, martha. 1998. between vengeance and forgiveness: facing history after genocide and mass violence. boston: beacon. 113-114, 116.
(bkz: adalet/@derinsular)
(bkz: albert speer/@derinsular)
(bkz: duyarsızlık/@derinsular)
(bkz: empati/@derinsular)
(bkz: gacaca/@derinsular)
(bkz: national sorry day/@derinsular)
kırmayan tartışmayan ilgilenen aldatmayan erkek
-
kırılarak, kavga gürültü ile, ilgisizlikle suçlanıp aldatılarak terk edilecek erkektir.
danimarka'da kağıt para kullanımının sonlanması
-
danimarka'da bahşiş alışkanlığı olmadığından mantıklı, muhtemelen değnekçiler olmadığından otopark sorunsuzdur. tr de ki gibi küçük 1 kron büyük 2 kron mantığında tuvalet kullanımı da yoktur. işporta desen bulamazsın varsa da kalkması için iyi yöntem. geriye dilenciler kalıyor. onların da danimarka vatandaşı olmadığını düşünüyorum. arkadaş bu ülke bu kadar mı mantıklı iş yapar.
mustafa durdu'nun 27 kasım 2013 tarihli yazısı
-
okuyunca nasıl bir yokluk içinde okuduğuma şaşırtan yazıdır.
biz de kızlı erkekli oturduk ama hiç bir kız gelip kucağıma oturmadı. demek sorun sadece bizim lisedeydi.
karşılıklı münazaralar yaptık, fikirlerini dinledik, fikirlerimizi çarpıştırdık. beraber ders çalıştık, ders dinledik, ders astık.
okuldan kaçıp dönercide 1.5 porsiyon döner yedik, sinemaya gittik güldük muhabbet ettik.
bazen karşılıklı futbol oynadık, kavga ettik, beraber sevdik, sevdiğimizi müzikleri bir kulaklıkla dinledik.
bak bu kitap çok güzel diyerek birbirimize kitaplarımızı paylaştık, bazen de gençliğin verdiği heyecanla ağzımızdan tükürükler saçarak kavga ettik fikir ayrılıklarımız yüzünden.
birbirimizi güzel/yakışıklı bulduk, aşık olduk.
kadın ya da erkek hepsinin birer adı vardı hepsi birer bireydi başta.
fikirleri, hayalleri, hedefleri olan kızlar tıpkı erkekler gibi. evet hiç biri kucağıma oturmadı ne yazık ki.
ev taşırken ortaya çıkan gerçekler
-
(bkz: fakirlik)
parasızlıktan ağır işleri bile kendiniz yapıyorsanız (mobilya montaj-demontaj, boya-badana, ağır temizlik, beyaz eşya taşıma vb), evet fakirlik ortaya çıkmış demektir.
türbanlı bacımıza shut up diye bağıran turist
-
shut up diyen arabın haklı olduğu tartışma.
o bu ülkede yiyecek, içecek, gezecek, ev sahibi olacak sen susacaksın.
bunun seçimi yapıldı ve bitti.