hesabın var mı? giriş yap

  • evet. ülkemiz topraklarında suriyelisinden eğitimsinize, gericisinden teröristine kadar herkes beşer onar ürerken maalesef bu kültürlü kesim ya tek çocuk yapıyor, ya hiç evlenmiyor ya da çocuk yapmıyor.

    ben bugün burada hepinizi üremeye davet ediyorum arkadaşlar. ülkenin geleceği için herkes sağlıklı genlerini geleceğe aktarsın. çocuğuna gerekli eğitimi ve ahlakı sağlasın lütfen.

    gidin ve çılgınlar gibi çoğalın. başka seçenek kalmadı!

    edit: üreyecek olanlar lütfen kaç tane üreyeceğini belirtsin, hesabımızı bilelim.

  • her 5 durum güncellemesinden sonra birinin çıkıp "yarmıyor emuğa" dediği durum güncellemeleri.

    her 15 durum güncellemesinden sonra da biri de çıkıp benim gibi bu tespiti yapıyor.

    bu başlık çok güzel lan.

  • aslan balığının ana vatanı asyadır. karayip ve meksika körfezinde de milyonlarcası bulunmaktadır. ülkemize ise süveyş kanalı aracılığıyla gelmişlerdir.

    bu balıklar kıyıya yakın ve 50 metreye kadar olan deniz sularında yaşarlar, uzunlukları ise 40 santime kadar gelebilir. karayipler'de doğal bir avcısı olmayan aslan balığı çok hızlı üreme hızına sahiptir. 4 günde bir 30-40 bin civarı yumurta bıraktıkları biliniyor.

    aslan balıklarının çok güzel bir görüntüleri ve dikensi yüzgeçleri vardır ancak buna kanmamanızı öneririm çünkü bu balıklar büyük bir tehlike oluşturuyorlar. zehirli bir balık türü olan aslan balıkları, ne yazık ki ekosisteme ciddi zarar veriyorlar. bulundukları ortamdaki balıkları öldürerek, diğer balık türlerini tehdit ediyorlar. bu balıklar sadece diğer balık türlerine zarar vermekle kalmıyorlar elbette, insanlara da ciddi zararlar verebiliyorlar. üst kısımlarında iğneleri bulunuyor ve herhangi bir temas sonucunda terleme, yanma, solunumda zorluk hatta ölüme kadar gidebilen sonuçlar doğurabilirler.

    bu balık türüyle uğraşan ülkelerden biri de venezuela. aslan balıklarını yakalayıp, ceviche yemeğinin yapımında kullanıyorlar. bu şekilde balıkların ekosisteme verdikleri zararı azaltmaya çalışıyorlar.

  • haşmet babaoğlu okuma yazması olan hiç kimseyi çıldırtamaz...

    haşmet babaoğlu gizli gizli elindeki şarap kadehini yudumlarken bu salak kelimeleri bir araya getirdiği için sözüm ona muhafazakar avantasıyla kafasını güzel yapar.

    helalinden kazanan, eğilip bükülmeyen, yaşamak istediği hayatı dilediği gibi yaşayan kimseler anca bu deli saçması şeylere yazık sırıtmasıyla bakar. ve asla okumaz. okuyacak değeri vermez.

  • türk akademi camiasında yaygın bir gelenektir. kimi zaman "vaaay ne yazmışlar yahu" denilen bir makalenin dört, beş, hatta altı, yedi yazarlı olduğunu görünce, "aymnızıskim" diye bir tepkide bulunabilirsiniz. beş kişi 15 sayfa için ne yapar yahu? her bölüm için demiyorum ama beş, rakamla 5?

    yeni yök yasa tasarısında, "kurul tarafından belirlenecek alanlar dışında, kurbanda danaya girer gibi beş, altı yazarın yazdığı makaleler, dikkate alınmayacaktır." şeklinde bi ifade nasıl yok anlam veremedim. hımmm acaba tasarıyı hazarlayanların kendilerinden kaynaklı olabilir mi?

    - makale yazıp, comparative politics'e gönderiyoruz abi, sen de yardım eder misin?
    + kaç kişiyiz?
    - sen de katılırsan 4 olucaz.
    + ergun hoca?
    - siz hele bi yazın da beni de eklersiniz dedi.
    + toplam da beş kişiyiz yani?
    - yok abi, bu çalışma özcan hocanın danışmanlığını yaptığı doktora tezinden olduğu için... tezi yazan öğrenci de var..
    + 6 kişiyiz yani?
    - dur bakalım bizim çaycı selami "abi ben bi düşüneyim bu sene kesemeyebilirim" dedi.. o da olursa 7..

    herhalde böyle oluyor literatür taraması??