ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
polisin murat övüç'e iğrençsin demesi
-
o kadar içim burkuldu ki videosunu izledikten sonra. gözleri dolmuş, hırpalanmış.
adam şu tehlikenin kol gezdiği günlerde kendini tehlikeye atıp kolonya dağıtıyor. özellikle bunu kendisi elden yapıyor, kimseye de yaptırmıyor.
siz nasıl bu adamın yüzüne karşı "iğrençsin!" diyebiliyorsunuz?
vicdan yoksunları sizi.
yemeksepeti'nde 25 bin 590 lira harcamam
-
(bkz: bunu niye bizimle paylaşman)
batı bizi barajlardan köprülerden ötürü kıskanıyor
-
adamlar uzayda süzülen meteora roket indiriyor, ama bizi kıskanıyorlar neden? çünkü japonların yaptığı köprüden almanların arabalarıyla geçiyoruz.
debe: (bkz: minik eymen celep'e yardım ediyoruz kampanyası)
lezita
-
türk işçilerini işten çıkarıp yerine hindistan'dan ucuz işçi getiren iğrenç şirket. ürünlerini kesinlikle almayacağım artık.
gördüğüm kadarıyla bu skandalın üzerinde tek duran parti de zafer partisi. ümit özdağ işçilerin yanına gidip bizzat destek vermiş.
köpeğinizi alır mısınız çocuk korkuyor
-
köpekten korkmak da suç oldu amk.
korkar, korkabilir; yaklaştırmayıver köpeğini. çok mu zor?
pardon ya, sokaklar köpeklerindi, fazlalık olan bizdik; unutmuşum.
bıktık lan hayvan faşizminizden; yeminle bak!
sevgi değil, faşizm dedim; ikisi ayrı şeyler.
uzun süre doğruluğuna inanılan ebeveyn yalanları
-
yalan olma ihtimali hiç düşünülemeyen yalanlar.
-dönüşte alalım o oyuncağı...
-ağlayan pirinç taneleri...
-kalan pirinç taneleri kadar çocuğun olacağı hayali...bazen 1 bazen 3 bazen 10 pirinç...
-sinema salonu tamirattaymış...
-senin istediğin bebek bitmiş...
-kardeş için evimiz çok kalabalık...
-evlenip giden kedilerim...
-seyahate çıkan kırmızı balıklarım...
-sık sık elektrikleri kesen ve erken yatmak zorunda bırakan belediye başkanları...
-ben doğdum diye her yıl 29 ekimde tüm ülkede havai fişeklerin patlatılması...
-başının arkasında gözü olan anne...
-odada kulağını unutup her şeyi duyan büyükanne...
yazdıkça utandım ''ıq'' yerlerde.
hiç yoktan okur yazarlığımız var, iyi kötü okul bitirebilmişiz nasıl ''o inek benim'' olduysam?
...
tamir işlerini kendi yapmak isteyenlere tavsiyeler
-
evindeki, arabasındaki, bisikletindeki tamir/yenileme vs. işleri yapmak isteyenlere küçük ipuçları.
delme vidalama işleri;
- beton delecekseniz matkapin "darbeli" moduna almalisiniz (matkapin üzerinde cekic seklinde isaret olur).
- fayans veya derz delmek icin matkapin "vidalama" modunu kullanmalisiniz. yoksa fayanslar kirilir.
- matkapla delim yaparken elektrik süpürgesinin ucunu 5 cm kadar delik deleceğiniz yerin altında tutun, etraf batmıyor.
- duvara bir şey (cok agir olmayan basit seyler) vidalayacaksanız (matkapla deldikten sonra) dübelle uğraşmayın, kürdan alın 2 liraya bi tomar. "delik küçük geldi vida büyük" geldi sorunu yaşamazsınız.
- akıllı telefonunuza "su terazisi" uygulaması indirin. her anlamda işinize yarayacak.
- iş eldiveni ve gözlük kullanın.
edit: agir durumlarda isin ehline birakin buradan bakip tv montaji yapmayın. dubelle bile olsa...
cem yılmaz'ın artık komik olmaması
-
artık halkın arasında olmaması, sokak jargonundan, gençlerin esprilerinden uzak olması nedeniyle eskisi kadar güldürmüyor. kendi kısıtlı arkadaş çevresinde, elit zevklerin içinde yaşarken halka inmesi zorlaşıyor. onun işinde üretkenlik için gözlem şart ama artık o şansı pek yok.
danla bilic'in 2 bin 375 tl'lik sweatshirt giymesi
-
giydigi sweatshirt icin bile baslik acip sonra da keriz parasi yiyor diyorsunuz.
yaş ilerledikçe katlanılması zor şeyler
-
aşk acısı çeken birini dinlemek.
" hayat devam ediyor " tesellisini ısrarla anlatmaya çalışmak.
plaza dili ve edebiyatı
babamın oğlu olmadığınıza göre masrafımı alacağım
-
aynı adam, "atmlerden para çektiğinizde de bedelini ödeyeceksiniz" ya da buna yakın bişeyler de söylemiştir ! sabah radyoda duydum.
neymiş ? müşterinin her hizmetinin maliyeti varmış !
o zaman ne demeye insanlara zorla kart, kredi falan ittirmeye çalışıyorsunuz...
maliyetinizi artırıp yük olmayalım.
gidin başımızdan !
buradan devam edin sayın okur : (bkz: (bkz: #32463607))
pide yaptırmak
-
çocukluk yıllarımda çoğu zaman yaptığım güzel eylem. annenin hazırladığı o hijyen dolu içi, kaba koyup pidecinin yolunu tutmak. pideciye ''abi ne kadar çıkarsa o kadar olsun diyip, pidenin içindeki kıyma oranını onun insiyatifine bırakmak. karşı masaya geçip, ustanın kıvrak hamur hareketlerini izleyip, biran önce pişmesi için sabırsızlanmak...
herşey bittikten sonra ''eve gidince hemen poşetten çıkar, hamur olmasın'' öğüdünü aldıktan sonra koşar adımlarla eve gidip buz gibi ayran eşliğinde aile fertleri ile günün en güzel anını yaşamak.
herşey çok güzel, herşey daha samimiydi belki o zamanlar.
edit: şimdilerde de çoğu kişinin yapabildiği bir eylem olabilmekle beraber, yalnız yaşayan bir erkeğin yapması zordur.