*

  • video kasetleri kiraya veren yerlere "video kaset kiralama servisi" denmez; vidyo kasetçi deriz.

    uzun süren bir saltanatı wardır işin, halen de gavur illerinde dewam etmektedir fakat el arabasıyla bile video cd kiraya verenlerin, dvd'nin çıkışından sonra, video kasetçiler de tamamen "cd"ye dönmüşlerdir...
  • 84-90 arası türkiye'de aynı internet cafeler gibi popüler olmuştur kasetçiler... akla hayale glemeyecek abonelik sistemleri, pazarlama teknikleri geliştirdiklerine, eşine rastlanmayacak rekabetler yaşadıklarına ben şahidim...

    -anılardan bir bayram tatili arafesinde, "misafir gelenlere film izletmek" modası warken 10.000 liraya 10 tane film kiraladığımızı hatırlıyorum... normalde 5000 lira filandı kiralama ücreti-

    isimleri de "video" eki alırdı mutlaka... "neco video", "güneş video", "gençlere video" gibi...
  • 15-19 yaş arası ergenler için, kurtarıcı ve altın noktadır video kasetçiler... herkes video kasetçilerde "porno film" bulunduğunu bilir ama herkes isteyemez... isteyebilenler arkadaş arasında "üstinsan" katagorisinde sınıflandırılırlar ama arkasından da "arsız, serseri" falan denilebilir....

    kasetçide bağyan çalışıyorsa, "seks filmi" kiralamaya giden gençler ellerinde van dam, şeki ceyn filmleriyle falan dönerler, utanır bozarırlar, kahreder kiraladıkları filmi bile izlemezler... aralarında biraz film kültürü olan warsa içinde "sahne" olabilecek filmleri tanır ve ufak bir kurtarıcı olur bu... (bkz: bar fedaisi), (bkz: med cezir manzaralari), (bkz: blaze) lakin gençler "nüfus cüzdanı bırakmak" konusunda problem yaşarlar bu defa, hep sorundur kasetçiler.
  • 80'lerin sonunda video kasetçilik yaparken, müşterilerin ne tür filmlerden hoşlandığını bilirdim. kapıdan girdi mi başlardım tavsiyelere. ama en komiği porno film isteyenlerdi. ilk kiralamada isteyemezlerdi, sonra sonra açılırlar cacık, sakız vs. gibi kavramlarla isterlerdi. miki film diyene rastlamadım.

    güzel işti vidyo kasetçilik. işin bir parçası film seyretmek, günde en az 3 tane seyrederdik, iyi de para getirirdi. sonra sonra tv kanalları açıldı, akabinde cd'ler çıktı, artık bizim işi seyyar dvdciler yapıyor. onlar daha fazla kazanıyor tabii, vergi yok, filmi geri getir derdi yok, satıyorsun bitiyor.

    ama tabii satanlar anlatamıyor filmleri nasıldır, o müşteriye hitap eder mi bilmiyor.
  • adana'da kendimi bildim bileli aynı yerde olan ve bütün teknolojik gelişmelere inat ayakta duran bir video kasetçi var. herkesin her filme bir dakika içinde ulaşabildiği bir dönemde ne yapar, ne satar, ne kazanır hiç bilmem. ama ne zaman oralardan geçsem o video kaset dükkanını orada görürüm, belki bir öyküsü vardır diye düşünürüm.
hesabın var mı? giriş yap