• zazaların kürt olduğunu iddia edenler, en fazla kürtlerin türk olduğunu iddia edenler kadar inandırıcı olabilir. türk çoğunluğa karşı azınlık hakkı vs diye nutuk atıp, kart kurt edebiyatı yapanların kendi azınlıklarına böyle muamele etmesi haysiyetsizcedir.

    ayrıca zazaca kürtçe'nin bir lehçesi değil, kürtçe'den bağımsız ve alakası olmayan apayrı bir dildir. zazaca, kürtçe'nin bir lehçesi ise, kürtçe de farsça'nın bir lehçesi olsun o zaman. neymiş, zazalardan kürt milliyetçisi çok çıkmışmış. kürtden de türk milliyetçisi çok çıktı, ne var?
  • kürt olmayan insanlardır...bir zaza olarak soyumun sopumun nerden geldiğini bildiğimden rahatlıkla söyleyebirim...(bkz: tunceli) (bkz: dersim) (bkz: sarı saltık) ... orta asyadan göç eden ve dersim civarına yerleşen ilk türk kavimlerinden oldukları da söylenmektedir...hem inançları hem yaşayış şekilleri açısından mümkün bir durum gibi görünmekte... daha çok ciddiye alınması ve araştırılması gereklidir bu teorinin...
    dilimiz kürtçe değildir, zazacadır...kürtler tarafından asimile edilmeye, kendi taraflarına çekilmeye çalışılan insanlardır...çoğunlukla alevidirler...pkk yı destekleyeni de vardır aralarında muhakkak...genelleme yapmak yanlıştır...
    kürtler alevi değildir hatta alevilere düşmandır...o çok sevdiğiniz kandırılmış gerillalarınızın itiraflarını, yazılarını ya da söyleşilerini okuyup dinlediğinizde," ezilen halk" şeklinde propaganda yaparken araya çoğu zamanda dini sıkıştırdıklarını hatta "7 alevi öldür cennete gidersin" diyerek kürtler arasında yaygın olan bir söylemle taraftar kazandıklarını görürsünüz...
    alevi olduklarından dolayı çok çekmişlerdir...demokrattırlar...dersimde öldürülenlerdir...bununla birlikte nedense chp ye yıllardır destek verirler...atatürk'e düşmalıkları yoktur...can-ı gönülden severler...
    zaza olduklarından dolayı çok çekmişlerdir...insandırlar...hepiniz gibi...köyüne 300 kişi gelip başına silah dayanmış ekmeği istenmiştir...vermeyince canı gitmiş ,ailesi katledilmiştir...hesapta cezalar kesilmiş elindeki avucundaki alınmıştır...silah zoruyla bunları yaparken yardım ve yataklıktan mimlenmiştir...köyleri boşaltılmıştır...kimseye yaranamamıştır...

    açılım, sorun, tarihle hesaplaşma adı altında zaten okumayan bilmeyen okul duvarına oturup zincir sallayarak karı kız keserken duyduklarını siyasi ideolojisi haline getirmiş angutlarca hem kürt sayılır ,hem de aleviliği hakkında yalan yanlış bir çok dedikodu çıkarılır...kızılbaşlıklarından, mum söndü oynamalarına, gusl abdesti almayı bilmediklerine kadar...

    bu bölücü ve cahil insanlar tarafından rahatsız edilmedikleri taktirde, kendi dertlerini anlatabilecek insanlardır...zaten bu ülkede gerçek demokrasi oturduğunda hiç bir ırk din mezhep için problem kalmayacaktır...gerçek demokrasi, demokrasiyi kullanarak islam cumhuriyetine gitmek ya da demokrasi adı altında terörizm değildir...

    savaş çığırtkanı 17 cm delisi insanlar tarafından sesleri kısılmaya çalışılmaktadır...kendilerini satanistle bir gören insanların içinde olduğu bir hükümet zamanında ortalık bu kadar karışıkken seslerinin çıkması, çıkan seslerinin de duyulması imkansıza yakın görünüyor...

    herkesin insan gibi yaşadığı zamana kadar kimsenin derdi bitmeyecek bu ülkede kendi hak bildiği yolda yürüdükleri için taşlananlardır...
  • gereksiz ve üzerinde durulmasını haketmeyen dedemiz sarı saltuk ’un ve anadoluya türkmenlerin girişiyle ilgili biz zazaları yanıltabilecek tarihsel gerçeklerin bir kısmına bakalım:

    kerbela katliamından sonra hz. hasan ve hz. hüseyin soyu horasan'a geçtiler.burada emeviler'e karşı muhalefet oluşturmaya başladılar.daha sonra abbasilerle birleşerek emevi devletini yıktılar.yerlerine abbasiler geçti.

    abbasiler hz.ali'nin amcası abbas'ın soyundan geliyor.iktidara geçen abbasiler, hz.ali'nin soyuna zulmetmeye başlayınca horasan ve çevresinde isyanlar çıkmaya başladı.uzun süre isyanlarla uğraşıldıktan sonra isyanlar bastırıldı ve horasanda bulunan hz.hasan hz.hüseyin soyu gilan, deylemistan ve türkmenistan'a geçti.

    hz.ali'nin torunlarından imam hasan asker ve o'nun tek oğlu imam mehdi bu isyan bastırma hareketleri sonucunda öldürüldü.soylarını devam ettirecek kimse olmadığından imamlık makamı imam taki'nin ikinci oğlu seyit musa araç’ a geçmiştir.seyit musa araç öldüğünde, o’nun horasan nişabur’da bulunan oğlu seyyit muhammet 874 yılında baş pir ilan edildi.
    nişabur dergahında sırasıyla baş pirlik seyyit yahya, seyyit cafer, seyyit hüseyin , seyyit ubeydullah, seyit muhammet’le devam etti. seyit ubeydullah’ın ikinci oğlu seyit abdulgani takriben 1000 yılında buhara’ya göç etti.
    seyit abdulgani ve oğulları muhammet buhari ile abdulaziz buhara’da türkmen boyu çepni ler ve selçuklular arasında bulundular. çepniler aleviliğe geçince muhammet buhari’yi ve abdulaziz’i pir kabul ettiler.
    ebul kasım saltuk, muhammet buhari’nin oğlu, babası öldükten sonra abdülaziz tarafından yetiştirldi.
    seyit abdulaziz selçuklu ailesinin danışmenti ve şehzade eğitmeniydi aynı zamanda.
    imparator tuğrul bey öldükten sonra selçuklu tahtına yeğeni alp arslan geçti ve uzun süre taht kavgaları ile uğraştı. halk arasında saygınlığını arttırması ve daha fazla destekçisi olması açısından şafi veziri nizam-ül mülk ‘ün “ türkmen boylarını kendi yanına çekmek istiyorsan onların çok sevdikleri dedelerden birkaçını ordularına komutan yap” öğüdüne uyarak seyyit ebul kasım saltuk, seyyit muhammet mengücek gazi, seyyit ahmet danişmendi gazi ve türkmen boy beyi artuk şah’ı ordularının başına komutan yaptı. ve 1071 yılında malazgirt’te bizans imparatoru romanos diogenes ’i bozguna uğrattı.
    bu büyük zaferden sonra alp arslan doğu anadolu bölgesini seyyit ebul kasım saltuk’a ikta olarak verdi. kasım saltuk erzurum başkent olmak üzere kars , gümüşhane , bayburt , tercan , ispir , oltu , mecingert , koçmaz gibi kent ve kaleleri de içine alacak şekilde erzurum saltuklu beyliğini kurdu.
    beyliği sırasıyla ebul kasım saltuk, oğlu ali, ali’nin kardeşi gazi, ali’nin oğlu izzettin, izzettin’in oğlu muhammet , muhammet’in oğlu melik şah yönetti.
    anadolu selçuklu sultanı rüknettin süleyman şah , 1202 yılında melik şah saltuk’u öldürdü ve beyliği ortadan kaldırdı.kardeşi tuğrul şah’ı erzurum’a vali olarak atadı.
    pirimiz sarı saltuk , melik şah saltuk'un tek oğludur.babası öldürüldüğünde 3 4 yaşlarındaydı. amcası seyyit ismail (abdal seyyit) sarı saltuk’u alarak mecingert (mazgirt ) sancak beyi olan izzettin saltuk’un oğlu mansur saltuk’un yanına geldi. mansur saltuk 1203 ylında erzurum valisi tuğrul şah tarafından görevden alınınca mazgirt’in muhundu köyüne yerleşti. bölgede sevilen sayılan bir insan olduğundan "baba mansur" adıyla anıldı.soyu da baba mansurlular diye anıldı. pülümür ’den erzincan ’a varto ’ya kadar yayıldılar. bir süre baba mansur’un yanında kalan seyyit ismail saltuk sarı saltuk’la beraber hozat ’ın ağveren köyüne geçti.
    sarı saltuk eğitimine zamanın gelişmiş kentlerinden olan çemişgezek ’te başladı. daha sonra türkmenistan ’a giderek medrese eğitimi aldı. lokman perende ’nin öğrencisi oldu.hacı bektaş veli , doğan ata, hasan temiz, seyyit temiz gibi çağının ünlü erenleriyle eğitim gördü.
    cengiz han ’ın 1221 yılında türkmenistan ve horasan ’ın ele geçirmesinden sonra azerbaycan’a geçti.bir süre burada kaldıktan sonra dersim ’e geri döndü.
    moğollar türkmenistan ve horasanı ele geçirince anadoluya 1071 deki gibi bir türkmen göçü oldu.
    yeni göç eden türkmenler ile yerleşik kürtler, ermeniler ve rumlar arasında büyük sürtüşmeler oldu ve türkmenler anadolu selçukluları’na isyan etti.
    bu isyanla anadolunun içlerine tokat’a amasya^ya kadar ilerledier ve malatya valisi muzaffereddin, kürtlerden oluşan bir orduyla türkmenleri durdurmaya çalıştıysa da başarılı olamamıştır.
    selçuklu sultanı 2. gıyaseddin keyhüsrev bizanslılardan yardım istedi ve gelen 40.000 kişilik bir orduyla isyan bastırıldı. sarı saltuk; hacı bektaş veli, karaca ahmet, ağu içen, kara donlu can baba, seyyit ali,seyyit hasan gazi, seyyit mahmut hayrani gibi alevi erenleri dersim’e götürdü ve burada 6 7 sene saklandılar.o süre içinde hacı bektaş veli’yi baş pirliğe getirdiler.
    daha sonra moğol saldırısı sonucu açığa çıkarak anadoluya yayıldı bu erenler.
    daha fazla bilgi için:
    (bkz: sarı saltuk)
    (bkz: hacı bektaş veli)
    (bkz: saltuklu beyliği) ya da saltukoğulları (bkz: #3858170)
    (bkz: alevi türkmen tarihi ve saltuklular)
    (bkz: baba ishak)
    (bkz: babailer isyanı)

    (bkz: deylem)
    deylemliler, daylamlılar veya dimilililer hazar denizi’nin güneybatısı ile tahran’ın kuzeyine düşen bölgede yaşayan bir toplum olarak bilinir. deylemliler, bölgedeki işgal ve gelişmelerden sonra bu bölgeyi de terk ederek fırat, murat(dicle) nehirleri ve dersim bölgesine 933-1055 yıllarında yerleşirler. bölgenin yerli halkıyla kaynaşarak bugünkü dersim halkını oluştururlar.
    1055 den sonra da bölgede göç etmeyen deylemliler aleviliği kabul eden türkmenlerle beraber hareket etmiş 1071 malazgirt savaşından sonra yine anadoluya göç etmiş özellikle saltuklu beyliğine yerleşmiş ve daha sonra yani baba ishak ayaklanması sonrasındaki moğol istilasıyla türkmenlerle beraber yine anadoluya göç etmişlerdir.
    dimilililerin bir çok boyu olduğu ve bu boyların anadoluda hüküm sürdüğü de bilinmektedir.
    m.ö.vi. yy’da dersim ve çevresi, dimili dilini konuşan coğrafya anlamında “dilaman” olarak biliniyordu. dilaman, part egemenliğinin sürdüğü m.ö. 247-m.s.226 yılları arasında yarı ya da tam bağımsız bir krallık durumundaydı ve 30 yıl boyunca part federasyonu’nun bir üyesi olarak kaldı. part krallığının içerisindeki unsurlar; rutullar, aşuwanlılar, partlar, bakterianlar, samoşililer, xoşanlılar ve çağdaşı pek çok dersim otokton boyları olan dimililerdi.
    konuştukları dil dimılice idi. dımılice'ye sonraki yüz yıllarda kurmançca veya zazaki denilmeye başlandı.
    part sözcüğü otuz demektir. dersimde, bir part ot, bir part kurut, bir part ceviz söylemleri hala geçerlidir. bugünkü munzur gözelerinin part krallığı zamanındaki adı parteniya olarak pek çok kaynakta karşımıza çıkmaktadır. hepahistos, hezidos, homeros, heredot ve strabon tarafından bölge parteniya olarak dillendirilmiştir. parteniya birleşik bir sözcüktür. part; otuz, eniya; çeşme, pınar anlamına gelmektedir. otuz çeşme, otuz pınarla anlatılmak istenen bugünkü munzur gözeleridir.
    yine dersimliler’in atalarının deylemliler olduğu ve dersim’de konuşulan zazaca (dimili) dersimcenin bir kürt lehçesi olmadığı, zazaca’nın hint-avrupa dil kümesinin doğu grubu’na dahil olduğu ve irani dillerinin kuzeybatı sınıflandırması içinde yer aldığı görüşü de vardır. prof. v. minorsky, susani, haddank, o. man, david mc kenzie, prof, goiche kojima gibi bilimadamlarının ortak görüşü zazaların kürt olmadıklarını ve zazaca’nın da kürtçe’nin bir lehçesi olmadığını belirtmektedirler.

    bugün türkiye'de alevilerin ve zazaların yaşadığı yerlere bakıldığında ilk göçlerde yerleşilen ve daha sonra baba ishak ayaklanmasıyla ele geçirilen bölgeler olduğunu görebiliriz. bu zazaların ataları, part hükümdarlığı zamanındaki halktır. daha sonra deylemistandan göç eden halkın ,erenleri de pir kabul etmeleriyle yukarıda anlatıldığı üzere ve sonrasıyla geçen tarihsel süreçle günümüze gelmektedirler...

    30 senedir ülkeye yaşatılan acıları akıllarınca haklı göstermek için, zazaları da kürt sayarak bölücü terör faaliyetlerini tüm doğuya yayarak kendi tabirleriyle kuzey kürdistanı kurma amacındakiler, kendilerine yapıldığını söyledikleri asimilasyonu zazalara yapmaya çalışmaktadırlar. ellerinde güç olmadığını, böyle bir şey yapacak bir mekanizmalarının olmadığınıı söyleyenler elleri silahlı, köy basan, propaganda yapan , çocukları alıp zorla dağa götüren terör örgütünden bihaber zannedersem. avrupa ülkelerinden alınan desteklerle berlin stockholm paris gibi şehirlerde kurulan kürt enstitülerinin hangi siyasi amaçlara hizmet ettiklerini göremeyecek kadar da yine kendi tabirleriyle "tece" ile kafayı bozmuş durumdalar...

    her gün atatürk'ten başlayarak vatana, millete, devlete, bayrağa küfrediyorsunuz ve ardından hadi barışalım diyorsunuz...elinize geçen her fırsatta burada format dahilinde, günlük hayatta molotoflarla saldırıyorsunuz...

    önce içinizdeki nefreti temizleyin... sonra barışalım barış güvercinleri...
  • türk değil kürt'üm diyenler tarafından zaza değil kürt'sün demeye mi getiriliyorlar anlayamadım.
  • tıpkı kürtler gibi, iran kökenli olmakla beraber zazalar kürt değillerdir. bir iddiaya göre, zazalar kürtlerden çok önce hazar denizinin güneydoğusundan anadoluya göçmüş ve yerleşmişlerdir. kürtler ise daha sonra gelip bölgedeki zazaları asimile etmiş, şimdi güneydoğuda yaşayan halk ortaya çıkmıştır. kalan zazalar ise asimile olmamış zazalardır. zannımca kalanların asimile olmamalarının önemli bir sebebi alevi mezhebini seçmeleri, sünniler ile kız alıp vermemeleridir.

    zazaca da ilk zamanlar kürtçe'nin bir lehçesi olarak düşünülmüş daha sonra ikisinin iki ayrı dil sayılacak kadar farklı olduğu görülünce zazaca ayrı bir dil olarak kabul görmeye başlamıştır.

    (bkz: kürtler/@galatyphoon)

    iki yıl sonra gelen edit:
    kürtler genetik olarak iranlı değillerdir, sadece dilleri iran ya da hint-avrupa kökenlidir. bu notu seneler sonra ekleyerek, bir yanlışımı düzeltmek isterim. ayrıntı için (bkz: hurriler/@galatyphoon)
  • insanların özgürlükçülük ve demokratlıkta ne kadar samimi olduğunu gösteren bir turnusol kağıdıdır. bir insan kendini ne kabul ediyorsa ve ne hissediyorsa odur. buna saygı göstermek gerekir. zira faşist insanı faşist olmayanından ayıran kendinden olana değil ötekine gösterdiği tutumdur.
  • sırf yakın coğrafya da yaşıyor ve bunun doğal sonucu olarak da ortak kelimelerin bulunmasından yola çıkarak: "zazalar kurmacdır, hatta gorani vardır sorani vardır şu vardır bu vardır" demekten hala vazgeçmedi insanlar. ama anlayamadıkları birşeyler var zazaca ile türkçe arasında ki ortak kelime, zazaca ile kürtçe arasındaki ortak kelime sayısından daha fazladır. saydım.

    sosyolojik araştırmaları ile dünyaca ünlü bir çok ödüller almış üniversite doçentleri, profesörleri dahi bu konuda kesin bir şey söyleyemezken, okuma yazma öğrenen her kafa kendine göre birşeyler yazıp çiziyor. ben de onları hemen zahmetten kurtarmak amaçlı şunu diyorum: "adem de kürttü" valla bak beni dinle, bu gerçek...

    zazaca kürtçe'nin bir lehçesi ise, bu mantık o zaman almanca'ya da ingilizce'nin bir lehçesidir demeli. hatta kürtçeye de türkçenin lehçesi demeli, düz mantık ya...ortak kelime var, şu var, bu var, aynı coğrafya da yaşıyor diye lehçeleştiriliyorsun madem. bu arada lehçe değil aslında, sırf biliyorum ben uzmanım havaları vermek için: diyalekt derler. e be gülüm, cahilsin bari belli etme. dialect, lehçe'nin ingilizcesi yahu...

    hatta bir kaç kelime üzerinden çalışma yaparak zazacayı da kürtçeleştirenler şuraya baksın: http://ulkumuz.wordpress.com/…oktur-iste-ispatlari/

    bu site ile sizin yaptığınız arasında zerre fark yoktur.

    edit: yazımın daha anlaşılır olabilmesi için;
    (bkz: #12102358)
  • başlık altında föşix tece diye anıran bir hıyar tarafından kürt ilan edilip durulan millet. kendisini engelleyip geçiniz. zazalar kürt değildir. ben zazayım. zaza veya kürt olmak umurumda değil tabii ki. birbirinden geri kalmış ve cahil tipik ortadoğu milletleri işte. ama bir zahmet gelip beni olmadığım bir şeymişim gibi göstermeye çalışmayın.
  • zazalarin kendilerini kurtten saymadiklarina dair ne kadar gercek ne kadar yalan oldugunu bilmedigim kisa bir hikaye duymustum..soyleki:

    doguda ekiyalar bir minubusu durdurur ve icindekilerini indirirler..minubusun sagina turklerin, soluna kurtlerin gecmesini isterler..sagda ve solda gruplasmalar olur ama ortada bir adam oyle aval aval bakmaktadir iki tarafada..eskiyanin biri bu durumu gorur ve:

    - sen ne yapiyorsun ulan orda?
    -...
    -turk musun kurt musun?
    -zazayim..
    -hele bak hele bak..ortada duruyo oyle..gec ulen sola gec..zazaymis..

    bu hikayeden ortada kalmis hangi tarafa siginicagini bilmiyen bir irk oldugu gorulmektedir..

    bir de zazalar icin cok inatci derler..

    bildigim kadariyla siverek civarinda gayet fazlalar..
  • sesleri güzel olur, araplar gibi...

    tip olarak da kürtlerden düzgün tipli olurlar genelde.
hesabın var mı? giriş yap