• dino buzzati'nin arayıp da bulamadığım romanı. merak edilen kitap.
  • türkçeye öylesine bir aşk olarak cevrilmis dino buzzati romani (en azindan benim elimdeki romanin ustunde o sekilde yaziyor). nerden elime gecti hicbir fikrim yok, okuyacak baska bir sey bulamadigim icin seneler evvel okumustum.

    okunduktan sonra garip bir tat birakiyor. ozellikle kisinin kendisiyle olan hesaplamalari, cekismeleri, kendi icinde yasadigi kiskancligi, utanci vb seyleri anlatisi bakimindan ilginc ve basarili bir romandir. okunmasi zor kitaplardan birisidir zira dili bayagi serttir, aciktir*.
  • aşk romanıdır ama sınıf farklılığını anlatır. her romanı gibi korkunç bir özeleştiri yaptırır insana.
  • dino buzzati tarafından 1963 yılında yazılmış bir roman. kesinlikle okunması gereken bir başyapıt. aşk romanı olmasına rağmen, toplum eleştirisi içerir ve vahşi çarkların birer gres yağı olduğumuzu insanın yüzüne tokat gibi çarpar.

    (bkz: dino buzzati)
  • dino buzzati kitabı. pek güzel.

    yaşlı burjuva antonio'nun genç fahişe laide için hissettiği takıntılı aşkı görüyoruz. bu aşkı yaşarkenki gelgitler o kadar güzel işlenmiş ki, insan durup bir kendini sorgulamadan edemiyor. biraz rahatsız edici evet ama kesinlikle yorucu bir kitap değil.
    okunmalı.
  • bir dino buzzati şahaseri.

    saplantılı aşklar yaşayanlara, psikolojik şiddete uğrayanlara, aldatıldığından ve sömürüldüğünden bariz bir şekilde emin olup da yine de terk edip gidemeyenlere, anksiyete içinde can çekişenlere, kirli ve yüksek kıskançlık düşüncelerle eriyip gidenlere, biriciği ellerinden kayıp giderken panik içinde terden sırılsıklam kalanlara, bütün çirkinlik ortadayken enayiliğine doyamayanlara, herkesi, başta da aşkın öznesi kendine kıs kıs gülerken hala bu enayilikle karşısındakinin onu sevmesini bekleyenlere.. ilaç gibi yazılmış, sert, vurucu ve tokat gibi bir kitap.

    bu kitabı 2015 yılının kış aylarında okumuş olmayı çok isterdim. bazı şeyler daha farklı olur muydu? daha kolay bir şekilde o belanın elinden kurtulur muydum bilmem ama apaçık ortada olan şeyleri, enayiliğimi, komik durumumu en azından daha iyi fark ederdim. çünkü fark ediyor olsam da bunun gibi bir kitabın "sen gerizekalı mısın! seni zerre umursamadığını ve bütün dünyayla sen hariç kırıştırmaya çalıştığını görmüyor musun?" diye tokat atması lazımdı.

    insan aşıkken apaçık ortada olanı, bas bas bağıranı, kendinden başka tüm dünyanın gördüğü acı gerçekleri göremiyor.. işte bu kitap bunu kusursuz anlatmış.

    kesinlikle hak ettiği değeri görememiş bir kitap. bana gelince, bir daha asla böyle işlerle işi olmayacak birisi olarak 2013'den 2016'ya dek olan sefil halimi resmen tatlı bir kaşıntıyla okudum ve 2016'da bitmemiş olduğunu düşündükçe kanım buz kesti.

    aşık anksiyetelere tavsiye ederim. her şeyin farkındayım aslında ama yine de kurtulamıyorum kaşıntısını çok iyi anlatıyor. psikanilizde tedavi neyin olduğunu anlamaya başlamanla gerçekleşir. bu noktada kitap aslında zaten bildiğini daha iyi anlamanı ve görmeni sağlıyor.

    i love dino buzzati
  • (bkz: tatar çölü) romanında, bastiani kalesine tuhaf bir tutku ile bağlanan teğmen drogo ile, bir aşk romanındaki laide’ye melankolik bir aşkla bağlanan dorigo arasındaki isim benzerliği?
hesabın var mı? giriş yap