• dalgaboyu 400-430nm'den kisa olan isik. ornegin su para kontrolunde kullanilan mor flouresanlar 360-365nm'dir. avrupa birligi ulkeleri pasaportlarinda 265nm'lik bir security mark daha kullanmaya hazirlaniyor.

    kisaca uv denir.

    ultraviole isinlar en yaygin olarak civa buharli lambalarla elde edilir. ayni zamanda ultraviolet laser de uretilebilmektedir ve agirlikli olarak mikroelektronikte litografi amacli kullanilir. yakin zamanda ultraviole ledler de mass production'a girmistir.

    goze zararli oldugu halde, gece klubu, bar ve hatta minibuslerde ortam olsun diye aydinlatmada kullanilir.
    gozun dis tabakasi tarafindan absorbe edilir ve bu yuzeye zarar verirler. uzun sure guclu uv isiga bakilirsa gozde kuruma meydana gelir. infrared icinse gozun dis tabakalari seffaftir ve direkt ag tabakaya duserler. guclu infrared isinlar gorme hucrelerine zarar verebilir. (bkz: laser pointer)
  • eurovision 1988 ve 1990 türkiye finalinde ilhan irem'e eşlik eden grubun adı.gür akad, elif turhan,seden gürel ,selim sayan'dan kurulu bir gruptu. 1988'de "yurtta barış dünyada barış" parçasıyla ikinci, 1990'da "komedi" adlı parçayı seslendirip üçüncü olmuşlardı.

    (bkz: komedi/#4117801)
  • arıların görebildikleri ışınlardır.
  • dalgaboyuna göre uv-a uv-c'ye kadar gider. 100 nm'den başlayan uv-c en tehlikelisidir ve ozon tabakası tarafından dünyaya ulaşamadan durdurulur. tabi ki ozon tabakasının ırzına geçmemizden önce durum böyleydi.
  • kerkenez kuşu da bu ışığı görür.

    tarla faresi, idrarını bölgesini ve yaşadığı yeri belirlemek için kullanır ve bu idrar içerdiği özel pigmentler sayesinde ultraviyole ışınları yansıtıyor. kerkenezler ise ultraviyole ışınlarını görür ve tarla faresini bu sayede bulur.

    peki biz niye göremiyoruz bu ışığı? insan gözünde koruyucu korneanın arkasında göz merceği vardır ve bu hangi ışığın gözümüze gireceğinde rol oynar fakat sadece ışığın geçmesine izin vermiyor aynı zamanda filtre olarak evrilmiş. kısaca göz merceği ultraviyole ışığını filtreleyerek gözümüze zarar vermesini engelliyor diyebiliriz.

    kerkenez kuşu, ultraviyole ışığını görebiliyor ama ömrü kısa. bu kısa ömür içinde filtre evrimleştirememişlerdir ya da filtre evrimleştiremediklerinden ömürleri kısa diyebiliriz.
  • paraya tutsan sahtesini ayırır, kıza tutsan esmer yapar. zararlıysa da kremini sürmem benim hakkım helal, varsın ultraviyoleden gitti desinler.
  • laboratuarlarda sterilizasyon için de kullanılan bir yöntem olup ultraviyole lambaya bir dakika kadar çıplak gözle bakmak üç gün dayak yemiş boksör gözleriyle dolaşmak için yeterlidir. acısı anlatılmaz, adamı uyutmaz.
  • (bkz: uv)
  • (bkz: ultraviolent)
hesabın var mı? giriş yap