• neslimizin claude chabrol'u. chabrol kadar disaridan bakiyor ama insan olmanin sicakligini karli buzlu fabrika bacali sahnelere yedirmeyi basariyor ondan farkli olarak. haneke'nin kotumserligine yakin bile degil bence, sekans sekans izlemezseniz. tum pisligine ragmen insan olmayi ve insani seven bir yonetmen seidl.

    2007'deki isi de sudur:
    (bkz: import export)
  • tipki yurttaşlari michael haneke, ruth mader ve markus schleinzer gibi rahatsiz edici, ariza filmler ceken avusturyali yonetmen. filmlerinin senaryolarini hundstage filminden beridir esi veronika franz ile birlikte yazmaktalar.

    yonetmenlik kariyerine 80'li yillarin hemen basinda belgesel filmler cekerek baslamis. en carpici belgesel filmleri; evinde besledikleri hayvanlara feci sekilde tapan ve bagimli hale gelen insanlari, hayvanlari ile beraber portreledigi tierische liebe (animal love*) ve katolik insanlarin hz. isa'ya olan dusuncelerini ve problemlerini anlattiklari jesus du weisst'dir.

    yonetmenin basyapiti kuskusuz hundstage (dog days) filmidir. zamaninda bursa tayyare kültür merkezi'nde gezici festival kapsaminda gosterilmisti bu film. salonda yaklasik 20 kisi falan vardi. film bittiginde 3-4 kisi kalmistik. yonetmenin "dog days" sonrasi cekmis oldugu import/export filmi de oldukca sansasyonel. seidl; en son aynı ailedeki üç kadının çıktığı farklı tatiller üzerinden kurgulanmış paradise üçlemesi filmleri (love, faith, hope) ile su aralar festivalleri turlamakta.

    john waters'in bir röportajinda kendisi hakkinda "fassbinder öldü, o yuzden tanri bize ulrich seidl'i gonderdi" demisligi vardir. yine kendisinin "animal love" isimli filmini izleyen werner herzog film hakkinda "never have i looked so directly into hell" yorumunu yapmistir.

    http://www.ulrichseidl.com/usr_en.shtml
  • bu yılki istanbul film festivali'nzde 'paradies' (cennet) üçlemesi gösterilen yönetmen. filmlerinin alt başlıkları, aşk, inanç ve umut. filmler, akla ilk anda sıcak düşünceler, görüntüler getiren bu kavramların aksine soğuk, mesafeli hikayeler anlatıyor. bir yergi, eleştiri ve alay var. çok hafif bir mizahi tutum da seziliyor.
  • cennet üçlemesiyle beni benden alan usta avusturya'lı yönetmen. şayet filmlerinin atmosferi ve burjuvaziye eleştirel bakışı bolca metafor ve alegori kullandığı sinemasında yalın ve minimal bir dil kullanır. hal böyle olunca avrupa ve bağımsız sinema sevenleri kendine çeker. sinemasında küçük nüanslar barındırır, küçük tebessümleri yüzünüzde canlandıracak durumları ve kara mizahı iyi yedirir filmlerine. ayrıca ımport/export filmi tüm dünyada en çok takdir edildiği filmidir.
  • yeni filmi “im keller”in fragmanı https://vimeo.com/103994002
  • avusturyalı yonetmen..michael haneke'nin halefi olarak bilinir..
    (bkz: hundstage)
  • kendisinden şurada da bahsetmiştim
  • haneke ile karşılaştırmış olması çok normal olan adam. ikisinin de ilk dönemleri birbirine çok benziyor. import export ve hundstage favorilerim paradise liebe ise en büyük işidir bu dayının. özellikle hundstage ın sonu bence sinema tarihinin en çarpıcı sahnelerinden biridir. ve kendisi de avrupa hudutlarından çıkmış en iyi 3-5 yönetmenden biri kabul edilmeli bence.

    hele bu yeni dalga yı filan abartıyorlar ya...
  • salak hanekeyle karşılaştırılması çok saçma, filmleri ve belgeselleri daha derin ve daha etkileyici.
  • on numara yönetmen, kimsenin halefi değil. filmlerinde karakterlerin neredeyse her haraketi farklı farklı yorumlanabilir. farklı şekillerde algılanabilecek şeyler, insanın kafasını karıştırırken kendini tanımasına da yardımcı oluyor gibi. en genel haliyle "iyi" ve "kötü" nün buharlaşıp yok olduğu filmlerin yönetmeni.
hesabın var mı? giriş yap