• would you know my name if i saw you in heaven?
    would it be the same if i saw you in heaven?
    i must be strong and carry on,
    'cause i know i don't belong here in heaven.

    would you hold my hand if i saw you in heaven?
    would you help me stand if i saw you in heaven?
    i'll find my way through night and day,
    'cause i know i just can't stay here in heaven.

    time can bring you down, time can bend your knees.
    time can break your heart, have you begging please, begging please.

    beyond the door there's peace i'm sure,
    and i know there'll be no more tears in heaven.
  • clapton parçayı will jennings ile birlikte yazar. jennings daha önce birçok ünlü film için şarkılar yapmıştır (an officer and a gentleman için up where we belong, titanic için my heart will go on). ayrıca steve winwood'un birçok hit parçası da ona aittir. şöyle anlatır jennings:

    "eric ve ben rush isimli film için bir şarkı yazmak üzere bir araya gelmiştik. filmin sonu için help me up isimli bir parça yazdık... sonra eric filmde bir başka sahneye takıldı ve dedi ki 'oğlum hakkında bir şarkı yazmak istiyorum'. şarkının ilk bölümünü kendisi yazdı -ki bu bana göre şarkının tamamıydı- ama ikinci bölümü benim tamamlamamı istedi ('time can bring you down, time can bend your knees...'). parçanın çok kişisel olduğunu ve tamamını kendisinin yazması gerektiğini söylememe rağmen, benim steve winwood ile yaptığım çalışmalara hayran olduğunu söyleyip isteğini tekrar etti. konunun hassaslığına rağmen bana da onun dediğini yapmaktan başka seçenek kalmadı. bu; çok kişisel, acıklı bir şarkı ve yazım deneyimlerim arasında eşsiz bir yeri var."

    jennings sözleri gözden geçirir ve clapton ile grubu stüdyoya girer. parçanın büyük bir hit olacağı kimsenin aklında yoktur. jennings şöyle anlatır:

    "aklımın ucundan bile geçmemişti gerçekten. konunun hassaslığına kapılmıştım ve şarkının gelecek başarısını düşünmedim bile. yazdığım tüm şarkılara tutkuyla yaklaşırım ama bunun apayrı bir yeri vardı."

    mart 2004'ten itibaren clapton, tears in heaven ve my feather's eyes'ı konserlerde çalmamaya başlar. 2003 kasım ve aralık aylarında gerçekleşen japonya konserlerinde artık bu parçaları seslendiremediğini fark etmiştir (vitiligo ve roger waters yukarıda bahsetmiş). şöyle anlatır:

    "artık kaybı hissedemiyordum ki bu his bu parçaları seslendirebilmenin en önemli parçasıydı. şarkıları yazarken hissettiklerimle olan bağımın kopmaması gerekir. ama şimdi bir şekilde kayboldular ve gerçekten geri gelmelerini de istemiyorum. hayatım şimdi çok farklı. sanırım artık dinlenmeleri gerekiyor."

    clapton, 2007 tarihli otobiyografisinde parçayla ilgili şöyle söyler:

    "yeni şarkılardan en güçlüsü tears in heaven'dı. müzikal olarak her zaman jimmy cliff şarkısı many rivers to cross'un etkisinde kalmıştım ama bunu temelde büyük babam öldüğünden beri kendime sorduğum soruları sormak için yazdım. "gerçekten tekrar karşılaşacak mıyız?" bu şarkılar hakkında derinlemesine konuşmak zor, bu yüzden şarkı formundalar. onların doğumu ve gelişimi hayatımın karanlık günlerinde beni canlı tuttu. kendimi o zamana dönmeye zorladığımda, yaşadığım berbat hissizliği hatırladığımda, korkuyla irkiliyorum. bir daha asla böyle bir şey yaşamak istemem. bu şarkılar hiçbir zaman yayımlanmak ya da tüketime açılmak için yazılmadı, sadece çıldırmamak için yaptığım şeylerdi. onları kendim için çaldım, tekrar ve tekrar, sürekli değiştirerek ve mükemmelleştirerek, ta ki varlığımın bir parçası olana kadar."
  • hikayesini dün, şarkıyı dinlerken annemden öğrendiğim ve anında sözlerine dikkat etmemle gözlerimi dolduran güzel şarkı...gerek melodisi, gerek sözleri gerekse anlamı acayip bi uyum içinde ki ben bütün gün bu şarkıyı mırıldanarak dolaştım etrafta..

    and i'll know there'll be no more
    tears in heaven...
  • bugün daha bir farklı anlamı olan şarkı. eric clapton camdan düşerek ölen oğluna adamıştı bu duygusal cümleleri duygusal bir melodiyle. bense bugün berkin elvan'ı hissediyorum bunu dinlerken.. onun, katiller tarafından eritilerek yok edilen küçücük bedenini.. işte böyle anlarda o kadar çok istiyorum ki bir tanrının ve gerçek bir adaletin olmasını..

    "kapının ötesinde, huzur var buna eminim..
    ve biliyorum ki cennette artık gözyaşı olmayacak.."
  • eric clapton bu şarkıyı 1991 yılında camdan düşerek ölen oğluna ithaf etmiştir. şarkı aynı sene çekilen rush adlı filmin orijinal şarkısıdır. aynı dalda altın küreye de aday olmuştur.

    şarkı wonderful tonightın 1978'den itibaren o güne kadarki yerine bir şekilde oturmuştur. ancak, eric clapton sevenler hepsini ayrı sever.
  • inanilmaz sarki, aglatma potansiyeli cok yuksektir.
  • hikayesi bir kenara bırakılarak dinlendiğinde, örneğin çok sevilmişle geçirilen inanılmaz dakikalara hitap edebilecek çok sarsıcı sözlere sahip şarkı...

    clapton der ki;

    "i must be strong and carry on,
    'cause i know i don't belong here in heaven"

    belki sevgiliye ilk sarılma anını anlatabilir bu sözler (bkz: #9042674)... o anda hissettikleriniz o kadar yoğun olacaktır ki, o anı kaybedeceğinizi, bir daha yaşayamayacağınızı bilirsiniz... güçlü olmalısınız, çünkü o an gidecek ve bir daha aynı tadı yaşamanız imkansız olacak belki de... ona her sarıldığınızda, ilk anda yaşadığınız heyecanın birazını kaybediyor olacaksınız insan doğası gereği... oysa o an, orada, cennettesinizdir... ve yazık ki bir süre sonra orada olmayacaksınız... işte bu yüzden sözlerini hikayeden soyutlarsanız, elinizde inanılmaz bir aşk şarkısıyla kalakalırsınız...
  • eric clapton'ın artık canlı çalmak istemediği bir şarkıdır. son çalışında, şarkıyı yarım kesmiş ve "üzgünüm artık bu şarkıyı çalarken eskiden hissettiğim duyguları hissetmiyorum" demiştir. anlaşılan eric baba zamanla acısını bastırmayı başarmıştır.
  • cennetteki gözyaşları'diye çevrilebilecek mükemmel ve duygu yüklü bir eric clapton şarkısı.
  • elvis "kral" presley cover'ı da güzeldir.
hesabın var mı? giriş yap