• konuyla uzaktan ilintili, sahane bir yazi (uzun ve ingilizce): http://www.theatlantic.com/…an-lt-john-pike/248772/

    munferit savunmasinin aptalligi sadece bu olaylarin turkiyede her gun olmasindan ileri gelmiyor, daha muhimi sistemin bilakis bu "munferit" davranislara yolacacak sekilde tasarlandigini anlamamaktan ileri geliyor.

    cinselliklerini saglikli bicimde yasayamamis bir grup adamla bir grup erkek cocugu bir arada tutarsan pedofili olmamasina imkan yok. bu yapisal bir sorun, birkac katolik rahibin munferit sapikligi degil.

    ayni sekilde avm protestosu gibi olabilecek en uysal protestolara dahi ic savasmiscasina hazirlanirsan (hem fiziksel olarak silahiyla zirhiyla panzeriyle, hem de psikolojik olarak) bu zalimin yaptiklarina munferit denilemez. insanlar sistemlerin uzantilaridir ve bu "militarize polis devleti" konveyor bandindan defosuz mal cikmasi imkansiz. ona mudahale etmeyen arkadaslari, onu cezalandirmayan amiri, onu mahkum edemeyen mahkeme, o kadar polisi boyle sacma bir ise kosan emniyet politikalari, hepsi de bu sistemin diger defolu parcalari. hangisi munferit?

    ***

    birkac hafta once aziz kedi kitabevini ziyaret ederken galatasaray lisesinin onunde tkpliler toplanmisti. gosterici kadar polis cevirmis iki yanlarini, bir suru de sivil polis cabasi. birisi soruyor elinde makinali tufekli polise (cok normal ya istiklalin ortasinda) "ne oluyor burada" diye, adamin cevabi "savasa geldik".

    savas askerler arasinda olur, silahsiz siviller ile onlarin vergileriyle tepeden tirnaga robokop gibi donanmis psikopatlar (bilincli bicimde psikopatlastirilan normal insanlar) arasindaki iliskinin baska adlari vardir katliam gibi, teror gibi.

    o gun olay cikmadigi icin bu sapiklik tv'lerde yer almadi, reuters fotografi olarak olumsuzlesmedi, kole zihniyetli devekuslari da "munferittir, tum teskilata mal etmeyin" deme sansi bulamadi.

    ***

    bu yazi tabii bizim gercekligimizden ayriliyor bir noktada, su kisim guzel:

    "broken windows theory of policing.. has also had a major impact on protest policing...the theory created a kind of moral imperative for the police to restore middle class values to the city's public spaces."

    bizde durum daha kotu cunku occupy wall street hareketinde oldugu gibi polisin orta sinif degerlerini mesrulastirarak alternatifleri sindirme durumu yok bizde. bizde sindirilen ve marjinalmis gibi gosterilmeye calisilan zaten orta sinifa denk gelen degerler ve hareketler.

    bence bu az cok hep boyleydi kuvvetli bir sehirli orta sinif bilincimiz olmadigindan, simdilerdeyse bu bilince sahip azinliklarin istekleri artti dunyayla paralel olarak, daha cok catisma oluyor dolayisiyla ve biz catismalarin daha buyuk kismindan haberdar olabiliyoruz. sistem halen genel olarak "basarili", gezi parki avm'si protestosunda sehrini korumak isteyenden cok polis olmasi buna kanit.
  • ürkmüş itin psikolojisindedir.

    çünkü amiri, biber gazı dolu dönenin cesedini sikerim demiştir.
  • belinde silahı olan adamdır.

    peki bu adam mı daha az adamdır, yoksa bunun eline silah vermiş olan mı daha az adamdır, işte orasını hiç bilemedim.
  • kendisini counter strike oynadığını sanarken hayal ediyor muhtemelen. böyle bir saldırı olur mu lan. düşmanına saldırmaz insan böyle. allah sizi nasıl biliyorsa öyle yapsın.

    bir de sırtına tüp vermişler. biz böyle bir milletiz işte bol bulduk mu acımıyoruz.
  • aklıma, osmanlı ordusunda yer alan '' deliler- garipler'' güruhunu getiren polistir. o ne lan öyle tek başına 300 kişinin içine dalmış ?
  • http://www.youtube.com/…ch?v=f6e438gzgxe#t=1h05m55s
  • r'ye basıp ulti'sini açmıştır.

    edit: gelen mesajlar üstüne eklemek istedim: tabii ki singed :)

    (bkz: league of legends)
  • ürküttüler halkı, sindirdiler. insanlar arasına giren bu caniye bir şey yapmaktan korkuyorlar. alırlar da karakola götürür, yapmadıkları işkence kalmaz -tecavüze kadar- diye düşünüyorlar. sonrasında acaba kaç yıl hapis yatarız korkusuyla, savcılarımız sağolsun, elleri kolları bağlı. yoksa oradakiler belindeki tabancadan veya elindeki gazdan korkmuyorlar.

    ancak, bir yerde bir olay olacak. o gün o eşik aşılacak ve halk bütün öfkesini kusacak. hele bir de lider çıkarsa o zaman o dalga geçerek ve aslında ne kadar dile getirseniz de o da olmaz artık dediğiniz şey olacak. halk sokağa dökülecek, dökülmeli de. diğer türlü bu ülkede o kadar çok cahil ( zorunuza gitmesin, aynen öyle) var ki, dış güçler el atıp da çok sağlam bir ekonomik kriz yaratmaz ise bu iktidarın bir şeyi değiştireceği yok.

    o polise özel dipnot: şiddet kötüdür eyvallah, ama sana uygulanan her türlü şiddet meşrudur. yarın bir gün bir yerde saplarlar götüne bıçağı, ne olduğunu anlamazsın. o biber gazı elinde(!) kalakalırsın.

    edit: o olay, bu olaymış arkadaşlar.
  • öne çıktım. “göz yaşartıcı gaz sıkmanıza gerek yok” dedim. “arkadaşlar zaten yeterince duygusal insanlar”

    (bkz: emrah serbes)
    (bkz: erken kaybedenler)
  • yalnız değildir ve seveni de çoktur bu orta yerine sıçtığım memlekette.

    bir anı, dolaylı değil, kendi gözüm-kulağımla...
    benzer bir olay, kameralar, canlı yayın... polisimiz her zamanki gibi, gencecik kızları yerlerde sürüklüyor, tekme-cop... kuzenle bir kahvedeydik. kuzen faşo. kahvehane sıradan taşra mekanı.

    izleyiciler bildiğin porno izleyicisiydi. tezahüratlar; "sikeceksin bunu, hah yatırdı yere bak, amına koysun, orospuya bak..." ve benzerleri.

    o gün tiksindim doğup büyüdüğüm kasabadan.
hesabın var mı? giriş yap