• kafasına göre dükkan açmayı adet edinmiş xl italyan esnafını hesaba katmayıp; ''ulan bu da kulüp mağazası arkadaş, kafalarına göre açıp kapatacak değiller ya; illa ki makul çalışma saatleri vardır'' diyerek kaldığımız hostelden cenova çarşısındaki sampdoria pointe yürüdük arkadaşımla... saatlerimiz tam 11:30 u gösteriyordu ki birde baktık ne görelim, çarşıdaki tek kapalı dükkan sampdoria point... türkiye'de aylarca sampdoria formasının hayaliyle yanıp tutuşmuş bir insan için cenovaya gelip formayı bulamamak nedir tahmin bile edemezsiniz. yani insan değişik ruh hallerine giriyor ayak üstü... bir anda sinirlenip bir anda düşüncelere dalıyor, ara ara azıp; bazı bazı gülümsüyor elinde olmadan.
    sampdoria formamı alamamış olmam beni buhrandan buhrana sokuyordu fakat bu ruh halinden çarçabuk kurtulmam gerektiğininde farkındaydım. çünkü cenovadaki son günümdü ve bu şehirden o formayı almadan gidemezdim*. hemen etraftaki esnaftan sampdoria point'ler hakkında bilgi aldım. italyan esnaf amca 2 mağaza daha bildiğini birinin stadyumda olduğunu söyledi, diğerini de tarif etti ama ben bi bok anlamadım. artık benim de arkadaşımında fazla seçeneği kalmamıştı... sampdoria'nın mabedine, yani stadio luigi ferraris'e gitmeliydik...
    azimle sıçan taşı deler hesabı, yaklaşık 10-11 km yürüdükten sonra stada varmıştık. formayı almam için son şansım stadın içindeki taraftar mağazası idi. bir yandan içimdeki ''ya burası da kapalıysa'' korkusunu bastırmaya çalışırken bir yandan da forma uğruna sürüklediğim yorgun arkadaşımın küfürlerini dinlemekle meşguldüm. bir kaç dakika sonra mağazaya varmıştık. mağazanın kapıları ardına kadar açıktı, adeta beni kucaklıyordu. içeriye heyecanla girdim, karşımda esmer renkli gözlü taş gibi bir satış elemanı duruyordu. aramızda müthiş bir elektriklenme olmuştu. cesaretimi toplayıp ''ciao'' dedim, o da bana ''ciao'' dedi, ... sonra ikimiz de işimizi yapmaya başladık... ben deliler gibi formalara dokunup bedeni uygun bir tane bulmaya çalışırken o da yeni gelen ürünleri kolilerden çıkarıp raflara yerleştiriyordu... tanrım; bu satış elemanı ayak tırnağından saç teline kadar tam bir kadındı.
    bir kaç dakika sonra aradığım uzun kollu formayı bulmuştum. satış elemanı bayana, üzerimi nerde değiştirebileceğimi sırıtarak sordum, bana kasanın arkasındaki depoyu gösterdi. soyunma kabinlerinin olmaması şaşırtıcıydı... ürün deposunda üzerimi değiştirip sampdoria formamla aynaya baktım. aman yarrabi! bildiğin pazzini'ye dönüşmüştüm ya la! soyunma kabininden çıkıp kasaya gittim, formayı almak istediğimi söyledim. satış elemanı bayan formanın fiyatının 56.40 euro olduğunu söyledi. 10 euro indir alayım dedim gülümseyerek. suratıma mal mal baktı... hatunu tavlamak için yapmış olduğum espri tutmamıştı anlaşılan. parayı verdim ve arkadaşımı alarak mağazadan uzaklaştım...
    sonuç olarak aylardır hayalini kurduğum formayı almakla kalmamış, sampdoria'nın efsanevi stadını da görmüştüm, ayrıca taş gibi bir sampdoria'lı hatuna ''ciao'' demiş, yorgun arkadaşımdan şimdiye kadar duymadığım küfürler duymuştum yaa işte öyle...

    ayrıca pazzini'yi inter milan'a cassano'yu ac milan'a kaptırmış kulüptür.
  • efsane kadrosu

    kale:
    (bkz: gianluca pagliuca)
    defans:
    (bkz: moreno mannini)
    (bkz: fausto pari)
    (bkz: pietro vierchowod)
    (bkz: marco lanna)
    orta saha:
    (bkz: toninho cerezo)
    (bkz: giuseppe dossena)
    (bkz: attillio lombardo)
    (bkz: srecko katanec)
    forvet:
    (bkz: gianluca vialli)
    (bkz: roberto mancini)

    şeklinde olan takımdır. bu takımın akıllarda kalmış tek maçı 1-0 mağlup olduğu şampiyonlar ligi finalidir. fakat gözden kaçan bir maç vardır ki, bu maçtan 2 sezon önce kupa galipleri kupasında anderlecht'i finalde yenerek kupaya sahip olmuştur.
  • sampierdarenese ve andre doria adlı iki takımın 1946 yılında cenova'da birleşmesiyle oluşmuş, tam adı "unione calcio sampdoria" olan italyan kulübü. asıl renkleri mavi beyaz, kırmızı siyahtır ve bunun nedeni de bu renklerin birleşen iki kulübün renkleri olmasıdır. maçlarını stadio luigi ferrais adlı 40000 kapasiteli stadyumda oynamaktadırlar. sampdoria 1991 yılında serie a şampiyonluğuna ulaşmış ve bu zaferi tarihinde şu ana kadar tek bir kez tatmış klüptür. klüp ayrıca italya kupasını 1985, 1988, 1989 ve 1994 yıllarında, bir başka deyiş ile altın yıllarını yaşadığı 1985 ve 1996 yılları arasında dört kez müzesine götürme başarısına erişmiştir. sampdoria avrupadaki en büyük başarılarını da bu dönemde tatmıştır. 1989 yılında barcelona ile kupa galipleri kupası finalinde karşı karşıya gelmiş ve kaybetmiş, bir sonraki sene ise yine kupa galipleri kupasında final oynama başarısına erişmiş*, bu sefer anderlecht'i yenip kupanın sahibi olmuştur. iki sene sonra ise yine barcelona ile bu sefer şampiyonlar ligi finalinde karşılaşmış, fakat bu takımı yine mağlup edememiştir. son beş senesinde inişli çıkışlı bir grafik sergileyen takım, bu zaman sürecinin büyük bir kısmını serie b'den serie a'ya yükselmeye çalışarak geçirmiştir. 2004/2005 sezonunda serie a'da iyi bir grafik yakalayan takım ligi beşinci tamamlayarak uefa'ya gitme başarısını göstermiştir. klübün oyuncu ve transfer politikası tekrar başarının yakalandığı dönemlerdeki gibi yerli ağırlıklıdır (ek bilgi vermek gerekirse an itibari ile aktif oynayan tek yabancı oyuncusu vitaly kutuzov'dur). sampdoria klübünün tarihinde dünyaca bilinen birçok oyuncu oynamıştır. bunlara birkaç örnek vermek gerekirse pietro vierchowod, ruud gullit, srecko katanec, ariel ortega, roberto mancini, gianluca pagliuca, marcello lippi, clarence seedorf, juan sebastian veron, greame souness, gianluca vialli, toninho cerezo ve enrico chiesa isimleri sayılabilir.
  • italyan liginin guzelligini ifade etmek icin kullanilabilecek kalip kluplerden birisidir. 1980'lerin sonunda simdilerde tarih olmus kupa galipleri kupasini kazanmis, akabinde iki sene sonra son sampiyon kulupler kupasinda barcelona karsisinda final oynamis, bununla kalmamis akabinde kume dusmus senelerce ikinci ligden cikis yolu aramis, birinci lige cikisindan sonra da istikrari ile seria a 5.si olmus uefa'ya gitmis, cl'i kilpayi kacirmis takimdir.. yarin kume dusse yada avrupa'da final oynasa kimsenin supriz oldu lan demeyecegi takimlardan birisidir.. bunun disinda tarihi boyunca kadrosunda yer almis mazzam isimleri gordukce insanin lan hakkaten de buyuk kulupmus dedigi takimdir.. italya'daki takma adi blucerchiati'dir..
  • roberto mancini'nin bu takımda oynadıgıda unutulmamalıdır
  • cenova takımıdır... serie a'yı 1, italya kupasını ise 4 kez müzesine götürmüştür. bir de 89 yılında kazanılan kupa galipleri şampiyonluğunu da eklemek lazım. burada zikredilen mühim oyuncular dışında zamanında kadrosunda katanec, jugovic, evani, karembeu, sinisa mihajlovic, zenga, vincenzo montella, rize ve trabzon'dan hatırladığımız oumar diengi barındırmıştır.
  • bu sezon cinsiyet ayrımcılığına karşı gelmek için, top toplayıcıların görevlerini kadınlara verecek olan italyan klübü.
  • antonio cassano ve giampaolo pazzini'yi sezon içinde sattıktan sonra küme düşmeyi fazlasıyla hakeden kulüp. derby della lanterna'da genoa'ya son dakika golüyle 2-1 kaybettikleri maçta film kopmuştu aslında.
  • play off finalinde varese'yi iki maçta mağlup ederek yeniden serie a'ya yükselen takım.
  • geçen sene düştüğü serie b'den bu gece seri a'ya dönen/dönmüş genova takımı.

    edit: seyyar'a anlatım bozukluğunu düzelttiği için teşekkürlerimi sunarım.
hesabın var mı? giriş yap