röntgen

• efenim röntgen insanın içini gösteren bi alettir... bi de röntgenci vardır... yani bol bol röntgenci vardır...
• ciki$i, daha dogrusu ke$fi, bir tesaduftur. (wilhelm roentgen)
  conrad labaratuvarinda cali$irken ugrasigi, elektriksel deneylerden birinde, olu$an i$ima ile, bir golge goruntuyu tesadufen elde eder. (galiba bir labratuvar aleti idi golgesini gordugu) sebebini du$unerek olu$an i$imanin, cismin icinden gecip, arkada bir iz, golge biraktigini du$unur. buradan yola cikarak tesadufen farkettigi konuda cali$maya ba$lar. i$imayi bir kutleden gecirince, kutleden gecen ve gecmeyen kisimlarinin, anlamli goruntu verdigi bir platform yaratir. (bugunku bo$ rontgen filmi)
  conrad'in bu yontem ile cektigi, ve tarihte de ilk rontgen filmi olarak gecen ise, conrad'in karisinin alyans takili elidir.
  bulu$ kisa zamanda avrupa'da buyuk sukse yapar ve komik inani$lar ba$lar. artik insanlarin du$uncelerinin okunabilecegi gibi... (kafa rontgenini kastederek)
  boyle net birakitlari olan tum bilim adamlarinin ruhu $ad olsun.
• herkes wilhelm röntgen çekmiş olduğu, eşinin eli olan o ilk medikal görüntüden bahsetmiş, o zaman biz de tamamlayalım: işte o fotoğraf
  
  çalışma prensibi basittir, aslında elinizi güçlü bir ışık kaynağına tuttuğunuzda parmak aralarınızdaki ince perde derisinin içini görebilmenizin mantığı ile aynıdır.
  
  hasta öncelikle bir ışın kaynağı (x-ray tube) önüne hasta konur. aynı doğru üzerinde hastanın arkasına da film yerleştirilir. eğer fotonun tanecik niteliğini düşünürseniz, kaynaktan gönderilen yüksek enerjili fotonlar hastanın bedeni içinden geçecektir. bu noktada fotonlar ile hastanın dokuları arasında 3 çeşit etkileşim olur; doğrudan geçiş (transmitting), dağılma (scattering) ve emilme (absorbing). röntgen filmi de dokulardan doğrudan geçen ve emilen fotonların oranı ile ortaya çıkar. dokuyu doğrudan geçen fotonlar film üzerinde siyah bölgeler oluşturur (fotoğraf filmlerindeki gümüş nitratın gelen ışık oranında kararması ile aynı prensip), foton gelmeyen bölgeler beyaz renkte kalır (röntgen filmlerinde hepimizin aşina olduğu şekilde kemiklerin beyaz renkli, fonun siyah renkli görünmesi bu yüzdendir). dağılma ise, biyomedikal görüntülemeciler tarafından pek sevilen bir olgu değildir, keza dağılan fotonlar görüntüde gürültüye yol açar. dağılan fotonları engellemek için filmin önüne "dağılma önleyici mazgal" (en uygun çeviri bu gibi görünüyor) (anti-scatter grid) konur.
  
  peki hangi dokular fotonları engeller veya dağıtırken diğerleri fotonları aynen geçirir? işte bu noktada röntgen uygulamasının güzelliği ortaya çıkmakta, dokuların seçimi tamamen size kalmış! gönderilecek olan fotonun dalga boyunu ayarlayarak sadece kemik dokularında takılmasını, diğer tüm yumuşak dokulardan geçmesini sağlayarak hastanın iskeletini görebilirsiniz, veya mamografi gibi sadece yumuşak doku üzerinde yapılan ve bu dokuların birbirlerinden ayrılmasını gerektiren uygulamalarda dalga boyu daha hassas ayarlanabilir. bu ayarlamaya dair iki kıyaslama görüntüsü:
  
  akciğer filmi : görüldüğü üzere hastanın sadece kaburga kemikleri görülmekte, akciğer ya da kalp gibi dokulara dair neredeyse hiçbir şey yok.
  
  mamografi filmi : burada hastanın göğüs bölgesindeki damarlar ayrı ayrı görülebilmekte, gönderilen dalganın boyu kan dokusunda takılırken diğer dokulardan geçecek şekilde ayarlanmış.
  
  (not: bu girdi (entry) gelecekte kendini geliştirecektir)
• 1895'te keşfedildi.
  1896 yılı boyunca ne işe yarayabileceği düşünüldü.
  1897'de iki türk tıbbiye öğrencisi okudukları fransızca kitaplardan edindikleri bilgilerle çerçöpü toplayarak çakmasını yaptı. ^*
  
  düzeltme: öğrenciler dr. esat feyzi ile dr. rıfat osman.
• ele aldiktan sonra herkesin sanki cok bisi anlayacakmis gibi isiga tutup bakayim ne nerdeymis diye bakmasi gibi istem disi hareketlere duhul olan cisim.
• ömründe bir kere bile soyunan bir kadını gizlice izlemeyenlerin anlayamayacağı, çağımızın antropomorfizm tabanlı pezevenglik soyluluğu.
• sistemi çok acayip olan bişey bu.. 220 volt'u 40.000 volt'a çeviren jeneratör, efendime söyliim kablolardan tüpe ulaşan akım ve bilmemkaçbin santigrat derecede ayrışan x ışını partikülleri, gümüş bromürler bilmemneler.. bunu bulan adamı öperim burdan.
• ront kenarli cokgen.
• hastanedeki tıbbi fotokopi makinesi..
• jargonda direkt grafi de denir.