• ışık çakmaları gibi kimi belirtileri gayet doğal, herkeste olan şeyler sanmam sebebiyle hiç de farkına varmadığım, ileri derecede miyop olan insanlarda rastlanabilen rahatsızlıkmış kendisi. lazerle basit bir ameliyatla tedavi edilebiliyor. lakin biraz otomatik portakal'da hissediyor insan kendini. şöyle ki: önce gözbebeği büyütücü damlalar damlatıyorlar. sonra alnınızı çenenizi yasladığınız bir aletin başına oturtuyorlar sizi, bu alete, büyükçe cam* bir lens bağlı. o lens gözünüze konuyor, pek fena parlak ışıklar eşliğinde, (gözbebeği kamyon tekeri kadar olduğu için on kaplan gücünde parlıyor sanıyorsunuz bu ışıklar), lazer "shot"lar yapılıyor. önceleri acımazken, git gide baş ağrısı, göz ağrısı yapabiliyor bu yeşil lazer shotları. ilk göz bitip de ikinci göze geçildiğinde, geçen zamana bağlı olarak, göz bir süreliğine görmez olabiliyor. tek göz karanlıkta, öteki gözde parlayan on kaplan güçlü ışık ve lazerler, akan gözyaşları, kapanamayan göz kapakları ile tam o anda kendinizi otomatik portakal'da hissediyorsunuz. lakin, koskoca retina yırtılması için gayet kolay ve kısa (20 dakika) bir çözüm. sonrasında biraz başağrısı yapıyor ama ikinci gün lens bile takabiliyorsunuz. tıp çok ilerlemiş, çok.
  • ameliyat oldu.
    ameliyat sonrası özellikle 2 gün hiç ağrı hissetmedim. sonradan biraz ağrımaya başladı çünkü doktorun sözüne göre, ameliyatta verilen ağrı kesici vslerin etkisi azaldı. bunun yanında ağrı deyince şiddetli bir şey sanmayın. çok yorgun bir göz gibi.
    göz tamamen kıpkırmızı. bandajlı. 4-5 gün su değmemeli. küçük göz çevresine yapılan iğrenç bir bant verdiler. sonra kontorle gittiğimde kocaman, aslında kötü görünen ama adana sıcağında daha rahat ettiren bir bandaj takıldı. ben de bundan aldım eczaneden. ona devam ediyorum.
    3 adet damla var. biri günde 2 kez, diğerleri 4 kez. göz gayet çapaklı. damla için parmakla açmak gerekiyor.
    gözde görüntü yok. olan görüntü de bulanık. nedeni göz içine konulmuş gazmış (baskı yapıp retinayı düzelten...sanırım. göz normal görüntüye bir kaç haftada ulaşacağı söylendi. tabi normal derken, yırtılma nedeni ile kaybolan görüntü yerine gelecek daha iyi görüntüye. ben %100 net görüntüye ulaşacağımı sanmıyorum. çok karamsar değilim ama sanırım kendimi kötüsüne hazırlıyorum. 39 yaşında tek gözlü kalmak pek mutlu edici bir şey değil. o yüzden kötüyü düşünmek daha iyi. iyisine kavuşursam daha çok sevineceğim.

    ayrıca (bkz: retina dekolmanı/@ben smyrna)
  • ameliyatın üstünden 5 gün geçti. ağrı sızı yok. ama görüntü de yok. zaten birkaç hafta dendi. doktora giderken kısa bir soru listesi yaptım. cevaplarıyla burada:
    - bıçak batıyor hissi var.
    --e ameliyat oldun.
    - kafamı bir yere koyunca (yastığa küt diye koymak gibi) kıvılcımlar görüyorum.
    --normal
    -yürümenin zararı var mı?
    --yok. (burada şu önemli benim yırtığım üstte olduğu için ayakta durmam, dik durmam gerekiyordu. sizin yırtığınıza göre değişkenlik gösterebilir. mutlaka danışın)
    -siyah noktalar uçuşuyor (zaten hep görürüz ya)
    --normal
    -bandaj ne zaman çıkacak?
    --evde çıkar. 5 gün dolduysa tamamen çıkar.
    -sol altta flash patlamış gibi pırıltı var
    --normal. gaz var. onu görüyorsun.
    -ne zaman yıkanabilirim (normal şekilde! yoksa boyundan aşağısını günde 2 kez yıkamadan adanada yaşanmaz)
    --bandaj çıkınca. ama ovalama sürtme sabundan vs koru. vb.
    -damlalar ne kadar sürecek
    --20 gün
    -güneşin zararı var mı?
    --sağlam göze olduğu gibi buna da var. ama ayrıca şu an daha hassas. en fazla rahatsız eder. (ben : şapka kullanıyorum) cevap: gözlük de olur şapka da.
    -kaşıntı var
    --sorun değil. elini kestiğinde yara kuruyunca ne oluyor. kaşınıyor. normal.
    -hapşurabilir miyim?
    --evet. zaten tutmak sağlıksız.

    not: bunlar benim ameliyatıma özel cevaplar olabilir. lütfen ameliyat olduysanız veya olacaksanız (ki zaten en geç yarın olmalı. retina yırtılması ameliyatı öyle haftaya erteledik denilebilecek bir şey değil) kendi doktorunuza da danışın.

    ayrıca: (bkz: #19791367) ve (bkz: #19819572)
    ayrıca (bkz: retina dekolmanı/@ben smyrna)
  • uzun zamandır yazacağım. unutuyorum.
    adım uğur önder bozkurt
    telefonum 533-252 21 12
    ugurob@gmail.com

    bunları yazdım çünkü başlıkta da görüleceği üzere retina dekolmanı geçirdim. burada hepsini yaz(a)madım. toplam 11 ameliyat 3 argon lazeri bol miktarda muayene kontrol ve damlalar..
    sıkıntısı olan, şüphesi olan, yaşayan veya yaşamış olan ama kafasında soru işaretleri olan herkes istediği zaman arayabilir (yani sabah 10 gece 10 diyelim :) istediği zaman dedim sabah 4'te mesaj atan oldu :)
    doktor değilim, tıbbi bir eğitimim de yok. bunu özellikle belirteyim. amacım şüphe duyduğunuz durumlarda sizi yönlendirmek. çünkü retina dekolmanı gecikmeyi sevmeyen bir hastalık/sorun. yırtılmayı da çok bariz şekilde belli eden ve bu aşamada da hemen müdahale ile yırtılması -bazen- engellenebilen bir hastalık. bu yüzden son 3 yılda olduğu gibi zaten bana ulaşıp sorular soran o kadar çok insan varken ben daha ulaşılabilir olmak adına buraya bilgilerimi yazmak istedim. yoksa bir çok başlıkta facebook adresim, flickr hesabım filan var. ama oralardan aramakla uğraşmayın. buradan ulaşın.

    ayrıca (bkz: retina dekolmanı/@ben smyrna)
  • bugün saat 2'de amelyat olmama neden olan hastalık. sol gözüm dün sabah bile %75 görüyorken şimdi %10'a kadar (kendi tahmini oranlarım bunlar. teknik rakamlar değil) düşmüş durumda. ağır, daha doğrusu zor bir ameliyat. benim açımdan da sanırım zor olacak. çok gergin değilim neden bilmem. hatta rahatım bile. sanırım bunda en büyük etken eşim. beni rahatlatmak için özel bir şey yapmadı (yapmasına gerek kalmadı). ama yanımda olması da yetti, yetiyor.
    ameliyata gelince doç.dr.özay öz yapacak. bu bölgedeki (adana) en iyi retina uzmanı olduğu söyleniyor. (kendisinden uzak bir kaç göz doktoru bu sözleri söyledi. umarım gerçekten öyledir) sonuca bakacağız.

    ameliyat 2'de. muayene esnasında çok gergin olduğum için lokal anestezi yerine yarım genel (böyle bir terim yoksa da söylenen bu) anestezi olacak. bundan memnunum. açıkçası gözümün önünde sesler duymak ve belki durumu görmek istemezdim.

    herkes bilsin, tüm organlarımı bağışlamış ve vücudumu da mersin üniverstesi tıp fakültesine kadavra olarak bağışlamış olduğum için öldüğümü falan duyarsanız aman diyeyim takip edin. gerçi eşim bu konuda hiç taviz vermez ve kesinlikle bu isteklerime uyar. ama olsun. sevgi ve ölüm bir arada iki zıt duygu. ikisi de insana neler yaptırır bilemeyiz.

    ameliyata gelince dedim de.. henüz olmadığı için hiç bir şey anlatamıyorum. yemek yememem gerekti genel anestezi olduğu için. ancak 6'da uyanınca ister istemez 1dilim krem peynir ekmek yedim. umarım zararı olmaz. (8'de yedim)

    ameliyat 45 dakika kadar sürecekmiş. gözüm 4-5 gün kapalı duracak. 1 hafta raporluyum. şimdilik planlanan bu tabi. sonrası .. daha zor bir hayat. çok kıpırdak bir adamım. umarım ameliyat sonrası bu kıpırdaklıktan başıma bir dert açmam.

    40 gün uçağa binmek yok. göze bir gaz konulacakmış. o kendi kendine yok olana kadar uçak yasak. (yüksek basınç nedeni ile)

    ameliyat sonrası dümdüz yatmak yok. (ne süre bilmiyorum. sanırım 1-2 hafta) 1-2 yüksek yastıkla yatmanız iyi olur. istediğiniz kadar da ayakta durabilirsiniz dediler.

    böyle.

    ayrıca (bkz: retina dekolmanı/@ben smyrna)
  • birinci ameliyatın üzerinden 53 gün geçti, artık göz ışığı normal görüyor bir de anterior vitrectomy yapıldı mı herşey net olur diye planlanıp ameliyata girdim. ama beklenmedik yeni bir yırtık maalesef herşeyi başa döndürdü. evet anterior vitrectomyde yapıldı. ama yırtık nedeni ile yeni bir dikiş ve bu sefer gaz yerine silikon. silikon daha da canımı sıktı. çünkü bu silikonun çıkarılması için üçüncü bir ameliyat olmam demek. tabi daha 1.5 ay önce kesilip biçilmiş gözün ağrıları, bu sefer dikişin önde ve altta olması nedeni ile sürekli yatmak, adana sıcağında yüzümü bile yıkayamamak... offf.

    fotoğraf ameliyatlı gözün ameliyat sonrası yakından görüntüsüdür. rahatsız olabiliyorsanız bakmayın.
    http://www.flickr.com/photos/benugur/5004662321/

    ayrıca (bkz: retina dekolmanı/@ben smyrna)

    veya ayrıca:
    (bkz: #19791367)
    (bkz: #19819572)
    (bkz: #19845523)
  • retina dekolmanına dair pek bilinmeyen ve ihmal edilen bir şey de retinayla ilgili bir sıkıntınız olduğu takdirde normal doğum gerçekleştiremeyeceğiniz.
    gezdiğim birkaç doktor sonrasında hakikaten işinin ehli olan tek bir doktora denk gelmişim ki o söylemişti. öncekilerden biri doğumumu gerçekleştirseydi retinamda yahut gözümde daha kalıcı bir sıkıntı kalabilirdi.
  • erken teşhisin çok önemli olduğu bir hastalık.
    yaşınız ne olursa olsun, gözünüzün önünde şimşekler çakarsa ve/veya bir anda siyah noktacıklar uçuşmaya başlarsa, hiç ihmal etmeyin, tatilse acile koşun, işteyseniz, çıkın doktora gidin. bir şey yoksa ne ala. ama retina yırtılmaya başlamışsa, erken bir lazer müdahalesiyle, dekolman hafifken veya başlamadan kurtulmanız ve böylelikle, çok meşakkatli bir ameliyattan kaçınmanız olası. "amaan, ne olacak bir hafta on gün idare ederim, şimdi işlerim var." derseniz, uzun bir süre, o işleri yapamamanız, kapalı bir göz, hastane, ameliyat, damlalar vs ile uğraşmanız, tüm bunların üstüne, hayatınızı %40 kapasiteli bir gözle geçirmeniz olası.

    bizi bu illet, 9 günlük bayram tatilinde yakaladı. şanslıydık ki, beyoğlu göz eğitim ve araştırma hastanesi acil bölümüne gitmeyi akıl edebildik ve süper ötesi bir retina uzmanı olan cengiz alagöz'le tanıştık.

    kısacası, dekolman şakaya gelmez. ruhunuzun penceresine iyi bakın.
  • aniden karanliga girilince gözünüzde simseklerin cakmasi en bilinen belirtisidir. ìkinirken* dikkatli olmayi da gerektirir.
  • sol gözümün içinden geçen problemdir. geride, geçirdiğim beş operasyona rağmen pek de onarılamayacak hasarlar bırakmıştır.

    retina dekolmanını bir sürü şey tetikliyor olsa da; bu problem yüksek miyop sahibi gözlerde, yaşlılarda ve şeker hastalarında sıklıkla görülür. yüksek miyop sonucu gözün küreden arkaya doğru uzayan elips olarak değişen şeklini tamamlayabilmek için retina; incelip, bir davul zarı gibi gerilmektedir. bu haliyle retina en ufak bir aksilikte yırtılmaya müsait hale gelir. yüksek miyop hastalarında bu yırtılmayı tetikleyen en büyük sebeplerden birisi başa alınan darbelerdir. futbolda kafa topuna çıkmak, kavgada yumruk yemek, düşüp başı bir yerlere vurmak akabinde dekolmanın oluşmasına neden olabilmektedir. yaşlandıkça ise göz içerisindeki şeffaf sıvı jel kıvamından su formuna doğru geçiş yapmaktadır. geçişler sırasında retinayı adeta çimdikler gibi çekiştirmektedir. bu çimdiklemeler dekolmana sebep olabilirler. ilgili form değişimi normal şartlarda 50'li yaşlardan sonra başlar. genelde sorunsuz bir şekilde değişim tamamlanmaktadır. şeker hastalarında ise gözün yetersiz beslenmesi kaynaklı retinada zayıflıklar vuku bulabilmektedir. zayıflayan retina; yüksek miyop, darbe ya da sıvı form değişimi gibi nedenlere ihtiyaç duymadan yırtılabilmektedir.

    retina dekolmanında erken teşhis ciddi önem taşımaktadır. iki tane net belirtisi vardır. ışık çakmaları ile uçuşan siyah sinekler. bu ikisinin net tarifinin yapılması şarttır. aksi taktirde okuyan hemen herkesi paniğe sürüklemesi işten bile değildir.

    bu belirtilerin her ikisini de yaşadığımdan tariflerini sağlıklı yapabileceğime inanıyorum.

    ışık çakmaları gözünüzün içine patlayan flaşlar şeklinde hasıl olur. çok kuvvetlidirler. fark etmemeniz için hiç bir sebep yoktur. arka arkaya olabileceği gibi tek bir patlama ile de kendisini gösterebilir. bu patlamalar, retinanın göz çeperindeki yapışık halinden parça parça ayrılıyor oluşunun en büyük habercisidir. retinamın ikinci yırtılışında tek bir büyük patlama ile uykumdan uyanmıştım. bu normal değil diyerek doktorumu aramıştım. kontrolden sonra yeniden yırtıldığı ortaya çıkmıştı. ufak patlamalar ise ortaokuldan beri önleyici argon lazer tedavileri ile dekolman oluşmadan giderilmişti.

    uçuşan siyah sinekler ise sağlıklı her gözün, özellikle beyaz zeminde, gördüğü solucan şeklindeki göz sıvısının içerisinde dolaşan proteinler ile karıştırılır. solucanlar görece şeffaftır. arkasını seçebilirsiniz. siyah sinekler ise solucanların aksine büyük büyük, oldukça fazla ve zemin rengi fark etmeksizin görebileceğiniz kadar belirginlerdir. bu uçuşan sinekleri gördüğümde kontak lensin arasına toz kaçtı herhalde diyerek önemsemedim. on beş gün boyunca lensi çıkartmama rağmen kaybolmayan siyah sineklerle bu şekilde dolandıktan sonra artık hasarı önleyebilecek noktadan çok uzaktık. erken teşhisin önemini yeniden hatırlatmalıyım.

    peki belirtileri önemsemediniz. sonrasında neler oluyor?

    dekolmanın oluştuğu noktaya göre sonraki aşama değişiklik gösterebiliyor. ancak ben tecrübelerimden yola çıkarak anlatacağım. siyah sinekleri görüşümde yine yoğunlaşmasının üzerine uyuyarak dinlenmeyi denedim. uyandığımda sanki parmak izleriyle kirli bir camın arkasından bakıyor gibiydim. ışık dağılıyor ve gözlerimi kırpıştırmama rağmen geçmiyordu. yine uyuyarak dinlendirmeyi denedim. bir kaç saat sonra uyandığımda artık retina tamamen ayrılmış durumdaydı. o an anormal bir şeyler olduğuna emin oldum.

    retina tamamen çeperden ayrılıp göz sıvısı retinanın arkasına geçmeye başladığında; eskilerin göze perde inmesi olarak tarif ettiği aşamaya erişiyorsunuz. benim sağ alt köşede yarım bir daire olarak gördüğüm mutlak siyah bölüm, kafamı salladıkça hafif hafif dalgalanıyordu. göz acili olan bir hastaneye giderek muayene oldum. doktorun retina uzmanlarının görmesi gerekiyor söyleminden sonra ertesi günü beklemeye başladım. teşhisimi ise interneti kurcalarken o gece doğru koymuştum.

    ertesi sabah uyandığımda sağ altta bulunan yarım daire, sol gözümle görebildiğim görüntünün aşağıya doğru tam yarısını kapatacak şekilde büyümüştü. muayenede artık dekolmanın gerçekleştiğini, ameliyatı iki gün sonra ancak yapabileceklerini, bu sırada görüşün tamamen kapanacağını, endişelenmemem gerektiğini ilettiler. o günün akşamına sol gözümdeki görüş tamamen kaybolarak mutlak körlüğe erişmişti.

    retina dekolmanının belirtilerini yaşadık. önemsemedik ve retina dekolmanı gerçekleşti. peki tedavi nasıl ilerliyor?

    öncelikle bilinmelidir ki; retina kendisini iyileştirebilen bir doku değil. nakli bugünkü teknoloji ile mümkün değil. retina dekolmanı ameliyatları tedavi edici değil önleyici ameliyatlardır. yani hasar oluşmuştur. bunu iyileştiremezsiniz. ancak, daha da kötüye gitmesini önlemeye çalışırsınız.

    retina dekolmanı operasyonları lokal anestezi ile yapılabildiği gibi, benim daimi tercihim olan genel anestezi ile de ameliyatı olabilirsiniz.

    ameliyatta gözün içine bir kaç noktadan iğneler ile girmek suretiyle sorunlu bölgeye ulaşılıyor. çeperden ayrılan retinanın arkasına geçen göz sıvısı alındıktan sonra retina yerine yapıştırılıyor. yapıştırılan retinanın orada kalması için silikon yağı ya da gaz basılıyor. bu eklemeler bir tampon görevi görüyor. her ikisini de tecrübe ettiğim için detaylandıracağım.

    silikon yağı ile yapılan tampon işlemi; ameliyat sonrası görüşünüzde netlik sağlamanızı engelleyecektir. bulanık bir görüşe sahip olacaksınız. tampon görevini gerçekleştirebilmesi için doktorunuz size bir pozisyon verecektir. bu pozisyonu ortalama 6-8 hafta arasında korumanız gerekiyor. yatarken, ayaktayken, yemek yerken bu duruşu bozamıyorsunuz. retinadaki ameliyat yaraları iyileştikten sonra bu silikon yağının alınması için ikinci bir operasyon gerekiyor ne yazık ki. silikon yağı; daha sağlam bir tampon olmasının yanında akabinde gerektirdiği ikinci operasyon yüzünden zahmetlidir.

    gaz konulduğunda ise içerideki gazın varlığını net bir şekilde fark ediyorsunuz. şeffaf olduğu için büyüteç etkisi yapıyor olacaktır. görüşünüzde büyüteç etkisinin haricinde bir bulanıklığa sebep olmayacaktır. doktorlar ortalama 20 gün içerisinde gazın gözün içerisini terk etmesini bekliyorlar. bende bu biraz daha uzun sürdü. yine silikondaki gibi tampon etkisi için vücuda bir pozisyon veriliyor. gazın handikaplarından birisi seyahat engeli ile gelmesidir. rakım değiştiremezsiniz. uçağa binemezsiniz. basınç farkı gazın gözü terk edişini değiştirdiği için tamamen boşalana kadar yerinizi değiştiremezsiniz.

    her iki koşulda da ıkınmanız, ağır kaldırmanız, kendinizi zorlamanız yasaktır. verilen pozisyonlar başınızı aşağıya eğmeme, yukarı kaldırmama, yatarken yüzüstü ya da sadece sol/sağ tarafınıza uzanmanız gibi oluyor. günlük hayatınızda uyumanızı veya dinlenmenizi zorlaştırabilir.

    ameliyatınızı oldunuz. sonrasında süreç nasıl ilerliyor?

    doktorunuzun yaklaşımına göre o geceyi hastanede geçirebilirsiniz. ertesi gün gözünüzdeki bandajı açıyor ve ilk kontrolü yapıyor. bir kaç saatte bir uygulanması gereken bir kaç damla ile eve yollanıyorsunuz. bu damlalara pomad da eklenebiliyor. aynada baktığınızda ise gözünüzün komple kan içerisinde, korkutucu bir durumda olduğunu göreceksiniz. endişelenmeyin.

    bu kısmın süresini ne yazık ki net hatırlayamıyorum. ama bir hafta sonra gözünüzün akında bulunan dikişleri almak ve kontrol için sizi çağırmış olacak. dikişlerin çoğu o zamana kadar düşmüş olacak olsa da, kalanların sizin rahatınız için alınması gerekiyor. retina muayenelerindeki gibi damla ile uyuşturarak, ufak bir iğnenin ucu marifetiyle iplikleri çekerek alıyor. pek acıttığı söylenemez. hiç bir şey hissetmiyorsunuz dersem ise yalan söylerim. korkmayın. ameliyatın kendisi ile kıyaslandığında o kadar da endişe verici bir işlem değildir. dikişler alındıktan sonra gözünüzün hafiflediğini, ağrınızın büyük oranda geçtiğini ve oturmuş olan kanın hızlı bir şekilde çekildiğini fark edeceksiniz.

    her şey yolunda gitti. ameliyat başarılıydı. doktorunuzun taleplerine göre 2 hafta, 1 ay gibi giderek artan periyotlarla kontrollerinizi olmaya başladınız. silikon yağı alındı. ya da gaz büyük oranda boşaldı. tamamen kör olmuş bir gözden sonra yeniden görecek miyim doktor? işte burası biraz çetrefilli.

    retinanın iyileşmediğini, yapılan ameliyatın tedavi edici değil önleyici olduğunu söylemiştik. retinanın hasar aldığı yere bağlı olarak görüşünüz de hasar alacaktır. benim hasarım görme noktasının hemen altından ve iki kere olduğu için, görme namına bende pek bir şey kalmadı.

    doktorların görme gücü zayıflayacaktır diye anlatmaya çalıştıkları şey size okuttukları harfleri sıralayabilme becerinizdir. en büyük harften en küçüğe doğru okumayı başarabilmenize göre x/10 şeklinde bir puan verilecektir. erken teşhisin önemi burada da ortaya çıkmaktadır. retinanın aldığı hasar ne kadar az olursa, dekolmanın boyutu ne kadar ufak olursa, bu görme oranı gittikçe artıyor. örneğin yakındakileri okuyabilirken yön tabelalarını okuyamayabilirsiniz. yoksa benim gibi buzlu bir camın arkasından görmeye çalışıyor olacaksınız.

    neler ters gidebilir?

    yine başıma gelen tersliklerden listeleyerek gidiyor olacağım.

    retina dekolmanı ameliyatını olmanız bir daha yırtılmayacağı anlamına gelmiyor. dekolman tekrar oluşabilir. sıkı bir şekilde takip etmeye devam ediniz. kendi doktorunuz olunuz. şüphelendiğiniz en ufak bir şey olursa doktorunuza haber vermeye, hastaneye gitmeye imtina etmeyiniz.

    gözünüz gaza tepki gösterebilir. benim göz sıvım önce şeffaflığını yitirerek bulanıklaştı. kortizonlu bir damla ile bu problem çözülse de görme noktası üzerinde oluşan zar ile başka bir aksilik takip etti. bu zarın alınması için başka bir operasyon daha geçirmem gerekti.

    göz tansiyonunuz düşebilir. normalde 15-18 bandına seyreden göz tansiyonum 4'lere kadar düşmüştü. yeniden yükselmesini sağlayabilmek 2 seneden fazla sürdü. bu şekilde uzun süren bir değişim göz küresinin şeklini bozabiliyor.

    göz merceğinde katarakt oluşabilir. doktorum bunun önüne geçebilmek için merceği ilk operasyonda değiştirmişti. fakat çılgınca düşen tansiyon burayı da karıştırdı. bozukluk derecesi -12 miyoptan gözün değişen şekli ile +8 hipermetrop'a geçti. iki göz arasındaki 20 numaralık fark; baş dönmesi, denge bozulması gibi ciddi problemler yaşatabiliyor. merceğin yeniden değişmesi gerekiyor. tansiyon korkusundan dokunamıyoruz.

    gözünüzün biri eskisi gibi görmediği için, görmeyenin kayma ihtimali çok yüksek. bu kaymaların genelde dışa doğru olduğu söyleniyor. ancak bende tam aksi yönde buruna, içe doğru kaydı. bunun sebebi ise biri bulanık, birisi net iki tane görüntüyü beyin tek ve net bir görüntüye indirebilmek için, görüşü bozuk gözü en görmeyeceği yere doğru itiyor. bir süre sonra da iki gözle görmenin nasıl bir şey olduğunu unutuyorsunuz. bu problem şaşılık operasyonu ile giderilebiliyor. göz görmediği için yeniden kayma riski mevcut. beşinci ve son operasyonumu bu sebepten oldum. görüşünüz iyileşmiyor. ancak az da olsa görüntü olduğu için görme alanınız genişliyor. yeniden çift görüntüye sahip oluyorsunuz. bunu canlı tutabilmek ise sizin elinizde.

    dekolman operasyonlarımın hepsini cengiz aras yaptı. sürecin uzamasından dolayı zaman zaman başka doktorlara da muayene olmaya devam ettim. dünya'da sayılı retina uzmanlarında murat karaçorlu'nun da muayenesinden ve "cengiz aras bizim arkadaşımızdır. yapılabilecek her şeyi yapmış. daha iyisini biz yapamayız." cümlesinden sonra başka doktorlara gözükmeyi bıraktım.

    geride kalan altı yıldan sonraki tecrübelerim bu şekildedir. hemen her detayı yazmaya çalıştım. atladığım yerler mutlaka olmuştur. aklınıza takılan bir şey olursa yeşillendirmekten çekinmeyiniz.
hesabın var mı? giriş yap