• fransız yazar. (1945). 1978'de goncourt ödülü'nü kazandı. sade dili ve kısa cümleleriyle "modiano stili"ni yarattı. romanlarının birçoğunda aynı temayı işlemesine rağmen herbiri okura ayrı bir keyif verir. 20. yüzyıl şehir insanının yakın geçmişini buruk bir hüzünle hatırlayışı...
    türkçe'ye çevrilen eserlerinden bazıları: bir sirk geçiyor, bir gençlik, en uzağından unutuşun, kötü bir ilkbahar, yıkıntı çiçekleri.
  • murakami'ye efkar yaptirip icirtecek ve de "qafqa ile sahil qeyfi" diye twit attiracak adam. (nobeli hayirli olsun)
  • otel odaları, yabancı şehirler, cafeler, eski yüzler, yeni insanlar... dünyanin en güzel hayatlarını anlatmaz ama yine de o hikayelerin birinde yaşamak güzel olurdu.
  • murakami'nin hakkını yemediği kesindir. gerçi listedeki diğer taş gibi yazarları tanımamak insanların ayıbı değil, onları tanıtamayan yayınevlerinin suçu. mesela ödülü pynchon alsa ve siz "3-5 kişinin tanıdığı birisi" diye alay etseniz, abd'de size götüyle gülerler. modiano'ya hayırlı olsun, can yayınları teliflerini almıştır bile^^
  • "bir onbeş yıl daha geçti. hepsi aynı sis perdesi altında birbiri içinde eriyip kayboldular. thérése caisley’den bir daha hiçbir haber almadım. bana verdiği telefon numarası yanıt vermedi, sanki caisley’ler mayorka’dan hiç dönmemişlerdi. geçen yıldan bu yana, belki ölmüştü. belki gelecekte bir pazar günü, onu corvisar sokağı civarında görecektim. ağustos ayı; saat gecenin on biri; tren banliyönün ilk duraklarını geçerken yavaşladı. burada, neon lambasının mor ışığı altındaki ıssız peronlarda, mayorka’ya gitme hayalleri kurmuştuk..." en uzağından unutuşun'dan adlı yapıtından kısa bir alıntı...
  • 2014 nobel edebiyat ödülünü kazanan yazar.
  • 2014 nobel edebiyat ödülü sahibi.

    yine can' a yaradı sanırım. ondan çıkıyordu kitapları. okuruz artık.

    edit: ben peter handke alsın istiyordum gerçi ama bu vesileyle okumadığım bir yazarı okumuş olacağım.
  • adamın babası işgal altındaki paris'te nazilerle iş birliği yaparak kaçakçılıkla geçimini sağlayan bir işbirlikçidir. yani yahudiler için bir utanç kaynağıdır. bazı mallar da babası düşmana yardım eden işbirlikçi bir yahudi olduğundan adama nobel verildiğini iddia eder.
  • nobel edebiyat ödülünü alan 15'inci fransiz yazar. digerleri:

    sully prudhomme 1901
    frédéric mistral 1904
    romain rolland 1915
    anatole france 1921
    henri bergson 1927
    roger martin du gard 1937
    andré gide 1947
    françois mauriac 1952
    albert camus 1957
    saint-john perse 1960
    jean-paul sartre 1964 (ödülü kabul etmedi)
    claude simon 1985
    gao xingjian 2000
    jean-marie gustave le clézio 2008
  • nobel ödülü alıp almaması beni pek ilgilendirmiyor ama eğer almasaydı kitapları ile tanışacağımı pek sanmıyorum, zaten ödülden önce sadece bir kitabı basılıyken, şimdi can yayınları arşivlerden çıkarıp bütün çevirileri basıyor günden güne. hani okuduğum 3 kitabı itibariyle söylüyorum, -bunu yargılamaya hakkım var mı bilmiyorum- ama nobel ödülü alacak kadar "özel" bir yazar mı, okurken pek hissetmedim.

    ama güzel bir yanı var. sizi alıyor, paris sokaklarında bohem hikayelere götürüyor. bir perec'in şeyleri, bir de bu adamın uzun öyküleri paris sokaklarında geçen, basit ama naif, sıcak hikayeler. en uzağından unutuşun özellikle güzel, biraz dağınık ama yine de yer ve zaman savaşları arasında sizi güzel bir yere ve zamana taşıyan yazarları sevmeniz gerektiğini hatırlatıyor.
hesabın var mı? giriş yap