• doktorların hastaya verilecek olan ilaçları, hangi yemekleri alacağını, sıvı alış-çıkışının takip edilmesini, tansiyon-nabız-solunum takip edilmesini yazdıkları kağıt.hemşireler için hasta kullanma rehberi yani
  • ingilizcede o kadar çok anlama gelir ki insanı hayattan soğutur.
  • ingilizce bir anlamı da emirdir.
  • doktorların hemşireye, yatan hastaların tedavi protokolleri, diyeti ve aldığı çıktığı takibini izlemek için yazıp verdiği istem formu.
  • emretmek anlamına gelirken sipariş anlamına da geliyor, sanki bir terör örgütüne eylem talimatı vermek gibi. üstelik aynı zamanda düzen ve hizaya sokmak anlamları da var. tek kelime ile devlet yönetimi.
  • ing. sipariş vermek, emretmek.

    * a request to make, supply, or delivery food or goods.
    ex:
    - "can i take your order now? " said the waiter.
    - i would like to place an order a large pine table.

    * a product or a normal that has been asked for by a customer.
    ex:
    - i got an email saying that the order has been shipped.

    * the way in which people things are arranged, either in relation to one another or according to particular characteristic.
    ex:
    - the children lined up in order of age.

    * someone that someone tells you you must do.
    ex:
    - the soldiers fired as soon as their commander gave the order.
    - soldiers must obey orders.
    - what are your orders?
  • en güzel ve keyifli söylenilenişini şu anki avam kamarası speaker'ı john bercow dan dinleyebilirsiniz.

    edit: link düzeltildi.
  • (bkz: chaos)
  • (bkz: düzen)
hesabın var mı? giriş yap