• n eden
    l afla
    p eynir gemisi yürümesin
  • nlp ile belki milyon dolarlar kazanamayabilirsiniz, ama size kelimelerin gücünü öğretebilmesi açısından önemli.

    mesela araba satıyorsun. bir arabayı gösterdin, bunun fiyatı şu kadar dedin, adam da sana "güzel görünüyor" dedi. ozaman "rengi de ne güzel, başka renk seçenekleri de var"dan girip görsel kelimelerle adamı ayakta sikmeye çalışabilirsin. bunu yapabilirsin yani.

    diyelim ki başka bi adam geldi, dedin ki bu araba indirimde, o da kulağa hoş geliyor dedi. ozaman "hele bi de motorunun sesini duyun"dan girersin. kaputuna vurursun, motoru çalıştırırsın, işitsel kelimelerle adamı ayakta sikmeye çalışırsın.

    kelimeleri değiştirdiğin zaman, karşısındaki insanın algısını çok kolay değiştirebilirsin. sekreter sekreterken basittir mesela, yönetici asistanı olunca önemli olur. berberler avamdır, ama aynı berber kapısına kuaför yazınca elit olur. mesela en güzel örneği, vasat ve ortalama kelimeleridir. bir oyuncuya vasat dersen, o oyuncu kötü oynamış gibi algılanır. ama ortalama bir performans sergiledi dersen, kötü oynamadı, ama çok da iyi değildi şeklinde algılanır.

    insan algısı ve beyni çok ilginç gerçekten. o yüzden nlp ile evrene mesaj gönderin, neye inanırsanız o olsun, gelsin secret gitsin düşünce gücü şeklinde paranızı yolmaya çalışanları değil ama, bu tarz kelime yönlendirmeleri ile karşındakini ikna kabiliyeti kazanma konusunda seminer veren nlp'ci amcaları teyzeleri takip etmenizi, kitaplarını okumanızı öneririm. üstüne iki de beden dili numarası çekerseniz, on numara beş yıldız sunumcu olursunuz. tipiniz kayık bile olsa, nice presentable insanın yapamadığı işleri yapabilirsiniz.

    benden tavsiye.
  • nlp :
    bu tanım dünyayı algılama biçimimizi ifade eder. kendi gözlüğümüzü çıkartıp başkasının gözlüğüyle bakma olayı yani .. aynı yere bakıp , farklı şey görebilmektir.

    izninizle çok küçük bir hikayeyle pekiştirmek istiyorum :

    "ayakkabı üreticisi bir firma, pazar araştırmaları için bir elemanını geri kalmış bir bölgeye göndermiş. bu bölge de çağın nimetleri adına hiçbir şey yokmuş. insanlar yarı çıplak ve yalınayak dolaşıyorlarmış. bölgeyi inceleyen eleman şirket merkezine şu raporu vermiş:
    'burada ayakkabı kullanan yok. bu bölgede ayakkabı satamayız'
    şirket, bir süre sonra başka bir elemanını aynı bölgeye göndermiş. yeni giden eleman, bölgeyi incelemiş ve şu raporu göndermiş:
    'bu bölgede müthiş bir potansiyel var. hiç kimse ayakkabı kullanmıyor. buraya derhal 40.000 çift ayakkabı gönderin.
  • türkçesi sinir dili programlaması olan gaz vermeye dayalı uydurma teknikler bütünü. temel felsefesi 5 d kuralı olarak adlandırılan bir tekerlemedir. açalım uğurcuğum ; "duygularını, düşüncelerini değiştir, davranışların değişir."

    temel mantığı; eğer ki bir insan bir şeyi başarabiliyorsa onunla aynı ya da benzer yöntemleri izleyerek ben de aynı ya da benzer başarıyı elde edebilirim'dir. bana göre doğuştan bireyde kalıtımsal olarak var olan gizil güçleri ve bireysel farklılıkları yok saymaktadır. nlp uzmanlarının dediği gibi her şey kişinin kendi elinde değildir. her şey zihinde bitmez. çevresel etmenler vardır, fiziksel etmenler, sosyo-kültürel etmenler vardır kişiyi doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyen. kader denilen bir olgu vardır en basitinden. kadere inanmıyorsan şans vardır, tesadüf vardır. kişi bir şeyi gönülden istedi ve onu elde edebilmek için var gücüyle çalıştı diye illa ki o istediği şeyi elde edecek, kesin başarıya ulaşacak diye bir şey maalesef söz konusu değildir. kişi çok isteyip çok çalıştığı zaman başarıya ulaşmaz demiyorum. istemek, çalışmak, işi zihinde bitirmek başarı için tek başına yeterli değildir.

    peki; kişi nlp uzmanları tarafından gazlansa, hedef belirlese, çalışsa kötü mü olur, günaha mı girer sevgili hocam? deyu soranlar olabilir. kişinin bir hedefinin olması, bir şeyleri elde etmek, bir şeyleri değiştirmek için çaba sarf etmesi hiç kötü olur mu sevgili cemaat. ancak asıl kötülük; kişinin her şeyi yapabilecek kudretin damarlarında akan asil kanda mevcut olduğunu düşünmesindedir. düşüncelerinin tersi olunca, yani istekler, hedefler gerçekleşmeyince, değişim olmayınca kişi eşekten düşen diyarbakır karpuzuna döner. işte üstünde durduğum nokta da budur. bu sadece nlp için değil, tüm kişisel gelişim akımları için geçerlidir. bence kişiyi içinde yaşadığı toplumdan koparan, onu birey olmaktan uzaklaştırıp ben olmaya yönelten akımlar kişinin egosunu şişirmekten, bencilliğini artırmaktan öteye geçemez.
  • (n)othing to (l)ose (p)sychology.
    cagimiz insanlarinin, yercekiminin etkisiyle sarkmis ruhlarini botokslama teknigi.
    (bkz: yasam kocu)
  • ilginç bir öğreti,metod,adına ne derseniz.türkiye'de ki eğitmenlerin ve danışmanlık firmalarının web sitelerini incelediğimde ise tüm sitelerde birbirinin aynısı copy paste bilgiler gördüm.bu işle ilgilenen firmalara,eğitimcilere sesleniyorum.işe önce kendi web sitelerinizden başlayın kardeşim.önce web sitelerinizi birbirinden farklılaştırın,tasarım hatalarını,frontpage'ın boyutlandırdığı saçma fotoğrafları bir düzeltin hele.sonra millete duyu dil programlaması öğretin.
  • bunu alanların büyük bir çoğunluğu şunu da aldı: (bkz: the secret)

    bunu satanların küçük bir azınlığı şunu da sattı: (bkz: the secret)
  • bir numarası olmadığını ciddi miktarda para bayılıp 10 günümü hasrettikten sonra öğrendiğim nanedir.

    türkiye'de gelir düzeyi yüksek ya da yükseğe yakın ve nisbeten eğitimli bir kitle var.bu kitlenin bir de mutsuzluğu,depresyonu,umutsuzluğu,tatminsizliği var.bu da ruhsal anlamda doldurulması gereken ciddi bir açık anlamına geliyor ve işte nlp ve türevi kişisel gelişim tırıvırıları bu noktada devreye giriyor.

    nlp hüddamcılık,cincilik gibi dinazor işi değil.uğur dündar'ın programına cincinin evinde basılmak suretiyle konuk olmanız olasılığı sıfır.üstelik içinde nöro bilmem ne diye yarı-bilimsel sözcükler geçiyor.evet,eğitim-kültür-ekonomik seviyemize uygun.hadi öğrenelim.altı şapkalı düşünme tekniği sorunlarımızı çözmekte analitik düşünceden daha çok işimize yarar.

    bu işe mesai ayıracakların oturup pollyanna'yı okumalarını öneririm.şüphesiz onda anlayanlar için büyük hikmetler vardır.
  • birinci kuralı "neye inanıyorsanız doğrudur" olan öğreti*.

    ve hatta temel mantığı; eğer ki bir insan bir şeyi başarabiliyorsa onunla aynı ya da benzer yöntemleri izleyerek ben de aynı ya da benzer başarıyı elde edebilirim*.

    bu verilere dayanarak ben bir kedinin 8 adet bacağı olduğunu, aslında tavukların binlerce mil hiç nefes almadan uçabildiklerini, fillerin hortumlarını kullanmadan tüpsüz dalış rekoru kırabileceklerini doğru kabul edip bunu iddia edebilirim. saçma demeyin abi, nlp eğitiminde öyle öğrettiler*..

    ayrıca steve jobs woz ile birlikte apple gibi bir şirketi yaratabildi ve çok büyük badireler atlatmasına rağmen günümüzün en büyük şirketlerinden birisi haline getirdiyse bunu bende yaparım babam, bunda ne var ki? "aynı ya da benzer yöntemleri" izle, sen de aynı ya da benzer başarılara ulaş.

    oh ne ala memleket...

    yemin ederim bunun gibi şeylere inanan insanlarda sike sürülecek akıl yok. benim bir kuzenim var, halamın oğlu, üniversite yılları boyunca kişisel gelişim kitapları okudu durdu. nlp zlp xlp lp'li ne varsa hatim etti. şimdi ne iş yapıyor biliyor musun işbu entry'i okuyan suser? bir üniversitenin satın alma bölümünde memur..

    çevremde de çok insan var böyle şeylerle kafayı yemiş; kimisi gün gelip çok zengin olabileceğini tahayyül eder, kimisi kendi işini kurar, kimisi dünyanın en mutlu insanı olur filan. lakin gel gör ki hemen hemen hiçbirisi "hedeflerine" ulaşamadı. kimisi yüksek lisans tezini yazıp bitiremedi, kimisi dünyanın en zengin insanı olamadı, kimisi kendi işini kuramadı - kuranlar da batırdı zaten.

    bakınız çoklu zeka kuramı diye bir şey var. bana kalırsa psikoloji biliminin en doğru tespitlerinden birisidir. açıklamak zorunda hissetmedim kendimi, isteyen açıp bakabilir. her neyse. kendimden örnek vereyim. ömrü hayatım boyunca matematik ve fizik derslerini sevemedim sayısal derslerin arasından *; ama biyoloji ve kimya nedense hep iyiydi. fakat bir ingilizce vardı ki okul birincisinden bile hızlı ingilizce öğrendiğimi fark ettim. sanki ingilizce çalışmama gerek kalmıyordu, sözcükler ve gramer kuralları kendilerinden beynime giriyor gibiydiler. ne yaptım? lisede yabancı dil bölümünü seçtim ve ingilizce öğretmeni oldum, şimdilerde ise yüksek lisans yapmaktayım. nlp ve bunun gibi "kişisel gelişim" üfürükleri insanları kişisel farklılıkları ve yetenekleri bakımından hiç değerlendirmeden tek bir yol üzerinden sonuca ulaştırabileceklerini iddia etmekteler, bir elin beş parmağı birmiş gibi. bu mantıkla ayrıca hareket edersek ben istersem bir gazi yaşargil olabilir, başka kimsenin yapamadığı beyin ameliyatlarını gerçekleştirebilirim. ya da bir f16 pilotu da olabilirim, nasıl olsa her şey benim isteğime, hedefime ve şartlanmama kalmış. yetenek var mı, yok mu, kafan o şeye basıyor mu soran yok. bilimsel olarak kanıtlanmış olduğunu söylüyor ayrıca bu gibi şeylere bulaşan kimseler. pardon ama kuzum siz bizi kaçın kurası sanıyorsunuz? parayı bastırdıktan sonra yale, harvard, reed, stanford gibi üniversitelerden bile istediğin bilimsel sonuçları elde edebileceğini bilmiyor muyuz sanıyorsun?

    demem o ki nlp, xlp, boş işler bunlar hocam. sen kendini tanımazsan, kendini bilmezsen birisi gelir, hedef koy, başaracaksın sen, aslansın sen kaplansın der, kendini tanıman lazım der sen uyutur. cebindeki bütün parayı da böyle sikten boktan şeylere harcasın. hiç de sormazsın, "ulan madem çok matah bişey bu, insanlığa çok faydalı, niye bedavaya herkese dağıtmıyorlar da ben girişte 400 $ bayıldım?" diye.
  • bir kere dersine katılma imkanı bulup aklıma yatmadığına kanaat getirdiğim ve bir daha katılmadığım kişisel gelişimle alakalı etkinliklikler bütünü. postmodernitenin içerisinde incelenebilecek, postmodernizmin getirdiği bireyselliğin ve öznel ihtiyaçların ortaya çıkardığı, bana ucundan anlatılan ve benim anladığım kadarıyla mevcut psikoloji ekollerinin insan davranışlarını açıklama ve yönlendirme konusundaki yetersizliklerinden dem vurup tüm bu ekollerin işlerine yarayan kısımlarını eklektik bir anlayışla biraraya getirip kişiye özel bir psikolojik yönlendirme programı uygulayan, bunu yaparken bana hiç de bilimsel ve nesnel gelmediğine hükmettiğim bir uygulamalar bütünü olduğunu düşünüyorum. katıldığım derste trainerin yönlendirmesiyle kişilerin ileride bulunmak istedikleri konumu, yer almak istedikleri statüyü ya da yaşamak istedikleri hayatı vs. tüm ayrıntıları ve yoğunluyla hayal edip, gözlerini kapatarak gerçek gibi yaşamaları gibi çok bilimsel bulmadığım bir takım küçük oyunlar oynatılmıştı. nlp hakkında sezgisel de olsa bir fikir sahibi olmam için yeterli olmuştu bu ilk ders.
hesabın var mı? giriş yap