• 2000'lerin en güzel punk/alternatif rock gruplarından. kendileri şiddetle karşı çıksa da çoğunluk tarafından emo band olarak da bilinir. eh, biraz emoluk da yok değildir.

    "late dawns and early sunsets, just like my favorite scenes
    then holding hands and life was perfect, just like up on the screen"

    ilkgençlik zamanımdan kalma şarkılardan hazırladığım bir playlistim var; onu açtım. son birkaç saattir tüm şarkılarını aralıksız dinliyorum. klipleri de tek tek izledim tekrar. 11 yaşındayken mtv'de i'm not okay şarkısına denk gelip oracıkta şarkıya ve gerard way'e aşık olduktan sonra yıllarımı mcr fangirlü olarak geçirdim.

    birkaç yılım my chemical romance forumlarında şarkılar üzerine analizler yaparak, konser haberlerinde canım türküyem olmadığı için hayal kırıklığıyla mahvolarak, gerard'ın eşini paint'te çirkinleştirip bunu forumda paylaşarak geçti. henüz 11-12 yaşındaydım ama büyük acılar görmüş geçirmiş biri gibi içlenerek dinliyordum şarkıları...

    gerard yüzünden ergenliğim boyunca siyah ojeli, göz kalemli, yağlı saçlı adamlara hayranlık duydum. tabii gerçek hayatta çevremde böyle biri yoktu; siyah ojeli prensimi sabırla bekledim hep. welcome to the black parade şarkısı çıktığında grubun klipte giydiği şu ceketten bulabilmek için annemi zorla onlarca mağaza gezmek zorunda bırakmış, sonunda bulmuştum. tüm garip görüntüsüne rağmen hava sıcak-soğuk demeden bir dönem sürekli bunu giydim. bir gün sokakta birkaç kız söylenemeyeni söylemiş ve "giydiği şeye bak ne saçma" diyerek gülmüşlerdi; o günden sonra evde giydim hep. olsun hevesimi almıştım.

    küçükken herhangi bir şeyin fanı olmak kadar keyifli bir şey yok. bir daha hiçbir şeye bu denli coşkuyla tutulamıyor insan. şimdi en sevdiğim müzisyenlerin yeni albüm çıkaracakları haberleri karşısında sevinçten evde dans etmiyorum. yeni bir albümü dinleyecekken heyecandan bayılacak gibi olmuyorum. olmuyoruz. zamanla fark ettirmeden azalıyor insanın bu tutku dolu yanı. my chemical romance bana hep o heyecanlı ve mutlu olduğum, bir şeyler için safça ve en gerçekçi haliyle heveslendiğim bir dönemi hatırlatıyor. bu yüzden artık kırk yılda bir dinlemek aklıma gelse de onları hala çok seviyorum.

    "and if we can't find where we belong
    we'll have to make it on our own
    face all the pain and take it on
    because the only hope for me is you alone"

    debe editi: hayatımın ilk debe'si. çok heyecanlı.

    (bkz: sahi eskiden emolar vardı ne oldu onlara)

    (bkz: emoların kaybolması)

    görünen o ki hala buralardayız.
  • lisede ergenlik döneminde delicesine the black parade dinlemiş biri olarak dağılmalarına üzüldüğüm grup. her ne kadar son albümleri bir black parade olmasada genel olarak başarılı işler çıkarttıklarını inkar edemeyiz.

    (bkz: welcome to the black parade)
    (bkz: the ghost of you)
    (bkz: i don't love you)
    (bkz: helena)
    (bkz: famous last words)
  • tekrar birleşselerde yeni parçalarını dinlesek dediğim efsane grup
  • dağılmış ve bizleri üzmüş gruptur. istediğiniz kadar emo diyin adamlara abi de şöyle bi gerçek var piyasada dinlenebilcek güzel müzikler yapan bi gruptu adam acı çekmiş sözlerinde çekmişse çekmiş sana ne arkadaş. dinlemek istemiyosan dinleme de adamlara sadece emo damgası da yapıştırmak olmaz be.

    ayrıca dağıldıysanız ben gerard way ve brandon flowers ikilisinden güzel bir çalışma beklerim aslında.
  • vokalinin bir masal kahramanı olduğunu iddia ettiğim gruptur.
  • mikey way, frank iero, gerard way, ray toro ve matt pelissier tarafindan - ki hepsi de new jersey'den mahalle arkadasiymis - 2001 yilinda kurulmus grup. biri animasyon, oteki kuru temizleme, oteki bilmem ne yaparken hepsi birden "hayatimdan memnun degilim sanki" demis, toplanmislar, iki baba album yapmislar. enteresan bir tarzlari, saglam gitar riffleri, cok bagirmasina ragmen kulak tirmalamayan bir vokalleri var. you know what they do to guys like us in prison 24 saat icinde arka arkaya onlarca kez dinlenebilir, denenmistir.
  • sadece tek şarkılarını dinlememe rağmen dağılmalarını hoş karşılamadığım gruptur kendileri.
    (bkz: amlarına koyayım onların çok ayıp ediyolar)
  • tekrar bir araya gelmeleri ve birleşmeleri inanılmaz mutlu etti beni. hak ettikleri değeri göremeyen ve sürekli olarak damgalanan, yaptıkları muazzam şarkıları bir kenara atılan gruptu.
  • bunu dinleyen ergenlerin çocuğu oldu.
  • sarkı budur hocam

    (bkz: welcome to the black parade)
hesabın var mı? giriş yap