• alaylı biyologların harman olduğu türkiye'de yediden yetmişe herkesin fikri olduğu konudur. yararlı mutasyon nedir, yararsız mutasyon nedir herkes bilir maşallah.

    sansürsüz programını izlememiştim ama internette izlerken gördüm ki jöleci yiğit paşa, ergi deniz özsoy'a "yararlı mutasyon var mı bir tane" gibisinden soru soruyor.

    işte evrim biyologlarının en büyük hatası da bu. kardeşim sen istediğini anlat, aktarabildiklerin karşıdakinin anlayabileceği kadardır. yiğit bulut ne anlar mutasyondan, genetikden, seçilimden. sokaktaki adam ne anlar? bilimsel teoriler stüdyoda tartışılır mı? bilimsel teoriler makaleyle tartışılır, çekersin siktirini cahillere olur biter. okusun öğrensinler, herkes haddini bilsin.

    lan amk birşeyden de anlamayın, mutasyonmuş. laa dingil dışarda sorsan mutasyonu fransız topçu sanacak adam gelmiş yararlı mutasyon diyor, la havle. ama dediğim gibi hocalarda da hata var, tartışmayın oğlum bunları cahillerle, şarlatanlarla.

    geçen star haberde vardı, soruyorlar sokaktakilere, adam genel seçim ne demek bilmiyor, mehmet akif ersoy kim bilmiyor, sonra bunlara evrimi anlat mutasyonu anlat. la bi siktirin gidin popülist kolpacılar, cehalet seviciler.
  • başta ninja kaplumbağalar olmak üzere fütüristik bilimkurgu çizgi ve normal filminin çok ekmeğini yediği kavramdır. yeni bir düşman mı yaratılacak, hop x maddesine bastı büyüdü mutasyona uğrayıp canavar oldu, veya o bölümlük bir soluklanılacak mı y zaten mutasyona uğramış bir canlıydı o gün z yediği için normale döndü al sana bir bölüm de öyle gitti.

    bir de hep iyi birşeymiş gibi gösterdiler bu etkiyi bak. gamma ışını ışıyor, sonra adam kızınca devleşiyor yeşilleşiyor falan. lan gamma lan, 3 günde geberirsin oğlum o karakterin yediği ışınımın onda birini görsen. bir sinek var bu mevzuyu etraflıca ve görece olarak doğru işleyen. doğanın kendi yaratımının haricindeki ek yaratımlara pek "güzel" davrandığını gösteren.

    uranyumlu ciklet satsak çocukken feci para kırardık ben onu bilir onu söylerim...
  • belirgin, basit bir degisikligin olusmasi..
  • varlıklardaki feleğini şaşırma olayı
  • mutasyonun olumlu örneği olmadığı doğru değildir, zaten evrim de genel bağlamda bir mutasyonlar zinciri sonucu uzun bir zaman dahilinde bir türün veya o türdeki grupların farklılaşmasıdır. olumlu mutasyonlar özellikle tek hücreli canlılar ve virüslerde görülür, bakterilerin antibiyotiklere bağışıklık kazanmaları konjugasyon haricinde mutasyonla da mümkündür. şu sıralar bilimadamlarının korktuğu h5n1 virüsünün mutasyon geçirip insandan insana geçebilir hale gelmesidir.

    bu farkı yaratan da bunların tek hücreli olmasıdır: insanın tek bir hücresinde meydana gelen rastgele bir mutasyon çok bir etki yaratmayacaktır, sadece o hücrenin bir işlevini kaybetmesine veya işlevsiz bir protein üretmesine yol açabilir. halbuki, zaten bir hücreli olan bakteri veya virüste meydana çıkan mutasyon onun döllerine de yansıyacaktır ve yüksek üreme hızıyla ayrı bir soy oluşturacaktır.
  • (bkz: lenski deneyi)
  • biyolojide, aslinda tum doga bilimlerinde oldugu gibi, yeni bir bulgunun var olan tanimlari alt ust etmesi gercegi mutasyonun tanimina iltimas gecmemis, onu kokten degistirmese de genisletmistir. efendim mutasyonun ilk yapilan ve hala da kullanilagelinen en genel gecer tanimi bir organizmanin genomunun dna dizisinde meydana gelen degisimlerdir. goruldugu uzere bu, degisimi dna molekulune sinirlamasi disinda oldukca genis bir tanimdir. degisimin kaynagindan bahsetmez. efendime soyleyeyim sonrasinda santral dogma uzerinde uretilen rna'yi, proteini, ordan cikip totalde organizmayi etkileyip etkilemeyecegini belirtmez cunku mutasyonlarin dogasi geregi boyle olabilir de olmayabilir de.

    mutasyonun bu kadar ilgiye mazhar olmasinin en buyuk sebebi suphesiz dogal secilimdeki roludur. ancak biyoloji disiplinin tarihine baktigimizda nispeten yakin zamanda kesfedilmis prionlar tam da bu sebepten mutasyonun tanimini sallamaya baslamistir. zira prionlar (buyuk olcude) protein yapilardir ancak konvansiyonel proteinlerden farkli olarak replike olup (bkz: replikasyon) kopyalanabilirler. replikasyon, mekanizmasi geregi, hatali kopyalama olasiligini da beraberinde getirir ki zaten bugun prionlarin replikasyon sirasinda mutasyona ugradigini biliyoruz. oyleyse bu protein yapilarda meydana gelen herhangi bir degisim de dna'daki mutasyonlar gibi pekala dogal secilimin carklarini cevirmeye baslayabilir.

    prion, biyolojideki santral dogmayi (bkz: dogma) sarsan kucucuk bir ornek sadece. okyanus icinde bir damla. bunun disinda ters transkripsiyon*, rna engellemesi* gibi onlarca yeni biyolojik gerceklik kesfediliyor her gun. o yuzden mutasyon kavramini dna'in zincirlerinden kurtarip daha genis dusunmek dogayi anlamamizi da bir nebze kolaylastiracaktir saniyorum.
  • erkeğin içindeki öküzün evlenince ortaya çıkması.
  • insanlığın yaşadığı 5 ortak genetik mutasyon

    insanın şimdiki halinde görünmesinin uzun zaman önceye dayandığı düşünülmekle birlikte, insanlık yakın geçmişte de gelişmeye devam ediyor. insanlar birçok farklı özelliğe sahip. çeşitlilik insanoğlunun özelliklerinden birisi olsa da ortak genetik mutasyon yaşanması durumu da insanlarda söz konusu. birçok kişi mutasyon sözcüğünü duyduğunda aklına kanser gibi insana zarar veren hastalıklar geliyor. ancak insanlarda gerçekten yararlı olan ya da herhangi bir zarar içermeyen bazı genetik mutasyonlar da söz konusu. günümüze yakın zamanlarda insanların yaşadığı 5 genetik mutasyon aşağıdaki gibidir.

    mavi göz

    dünya nüfusunun yaklaşık olarak %8’lik bölümü mavi gözlere sahiptir. buna rağmen insanlarda mavi gözlülük oldukça yeni bir olgudur. birçok insan kahverengi gözlere sahiptir. araştırmacılar tarafından mavi göz mutasyonunun yeri tespit edilebilmiştir. oca2 olarak isimlendirilen genlerin değişmesiyle birlikte, irisde üretilen pigment miktarlarında bazı değişiklikler yaşanmıştır. bu sayede kahverengi tonlar yaratan oca2 genini kapatan bir anahtar olarak işlev gören herc2 isimli yakın bir gende mutasyon meydana gelmiştir. bu konuda şaşırtıcı olan bilgi ise bu gen varyantının muhtemelen ilk defa 6 bin ile 10 bin yıl önce orta çıkmış olmasıdır. ilk mavi göze sahip olan kişi muhtemelen avrupa’da 7 bin yaşında olan bir ispanyol iskeletidir. mutasyona uğramış olan mavi gözlü en yaşlı kişi bu iskelettir.

    laktoz toleransı

    laktoz toleransı, birçok kişinin sütü bünyelerinin kabul etmesi durumudur. bazı memeliler ise sütü özümseme yeteneğine sahip değildir ve yetişkinliğe eriştiklerinde süt içmeyi bırakırlar. yaklaşık olarak 10 bin yıl önce insanoğlunun inekleri evcilleştirmeye başladığı zaman mcm6 geninde meydana gelen mutasyon, bazı kişilerin laktozu kabul edebilmesini sağladı. farklı toplumlarda benzer zamanlar bu mutasyon birbirlerinden bağımsız halde gelişti. laktoz toleransının oluşması için inekleri evcilleştiren toplumlarda birbirinden bağımsız olarak birden fazla evrimin sonucunda olmuştur.

    kızıl saç ( en sevdiğim mutasyon) *

    insanların görünüşleriyle ilgili geçirdikleri mutasyonlardan birisi de kızıl saçlardır. kızıl saç rengi oldukça nadir görülmektedir. dünya üzerinde yaşayan insanların yaklaşık olarak %4 ile 5’i kızıl saçlıdır. kuzey avrupa’da yaşayan insanların kızıl saçlı olma olasılığı daha yüksektir. bu saç rengi yüksek enlemlerde egemendir. iskoçya ve galler’de yaşayan insanların kızıl saçlı olması genetik bir karşımın eseri değildir. bu insanlar geçmişte tamamıyla izole bir halde yaşıyorlardı. bu bölgelerdeki insanlar tamamıyla genetik sürüklenme sonucunda kızıl saçlı hale gelmiştir.

    asya kızarması

    kuzeydoğu asyalıların yaklaşık olarak %36’lık kesiminde bu genetik mutasyon görülmektedir. bu mutasyon bir asyalının alkol aldığı vakit cildinin kızarması şeklinde görülmektedir. bu sarhoş olmayla alakalı bir durum değildir. bağışıklık sisteminin alkole verdiği tepkinin bir parçasıdır. bu kızarıklık alkolün kendisinden kaynaklanmaz. çok uzak olmayan bir geçmişte genin içerisinde alkolün tamamen sindirilmesini önleyen enzim olan aldh2’yi kodlayan tek bir nokta mutasyonu bulunmaktadır. bu durumda bazı toksik ara maddelerin birikmesi neticesinde bir bağışıklık tepkisinin yaşanmasına sebebiyet verir.

    eksik 20’lik dişleri

    20’lik dişleri insanlarda pek çok soruna sebebiyet vermektedir. ancak bazı insanlar 20’lik dişlerinden yoksundur. asyalıların yaklaşık olarak %40’ı, avrupa kökenli olanların ise %10 ile 25’inde ve afrikalı amerikalıların %11’inde 20’lik dişlerinden en az birisi bulunmaz. tüm memeliler gibi insanların atalarının ağızlarında da yedikleri zorlu bitki örtülerini öğütmeye yardımcı olacak dört adet azı dişli 3’lü grup bulunmaktadır. ancak insanoğlu ateşi keşfedip, yedikleri yiyecekler daha yumuşak hale geldikçe çene yapıları daralmıştır. 20’lik yaş dişi olarak adlandırılan son set için gerekli olan alan da insan vücudunda yok olmak üzeredir. eksik üçüncü azı dişleri grubuna sahip bilinen en eski fosil 350 bin yaşında çin’de keşfedilmiştir. buranın mutasyonun başladığı yer olduğu düşünülmektedir.

    [http://www.iflscience.com/…utations-do-you-possess/ http://www.iflscience.com/…utations-do-you-possess/]
  • hadi bir hata yaptın. mutajen başlığı açmaya yeltendin. bari bunu yapmayaydın. bunu yaptın en azından mutant başlığı da açaydın ki takım eksik kalmasaydı...
hesabın var mı? giriş yap