• pazarlama tekniklerinin sınırlarını zorlayan dükkanlara sahiptir. cin fikirli bir oyuncak dükkanı sahibi gecelerce "ben bu veletleri nasıl daha çok dükkanıma çekebilirim?" diye düşüne düşüne sonunda harika bir projeyi mısır çarşısındaki dükkanının önünde hayata geçirmiş. sokağa doğru çevirdiği iki küçük hoparlörden rutin bir şekilde "aaa anne bak! oyuncakçı!" sesi vermek şeytanın bile aklına gelmezdi. kaç çocuk bu sesi duyduktan sonra fellik fellik oyuncakçıyı aradı ve ailesini perişan etti kim bilir.
  • gitgide daha çok sevdiğim yer.

    şirkette bir proje üstlendim ve bu aralar, fizibilte çalışması için sürekli mısır çarşısına gidiyorum.
    her gittiğimde sevme katsayım artıyor.

    o insan kalabalığı, turistlerin önyargısız ve merakla etraftaki ürünleri incelemelerini...
    baharatı kokladıktan sonra gözlerini açarak, kuruyemişleri kıtlanttıktan sonra gözlerini kısarak, tatlıları yedikten sonra derin bir nefes alarak, dokumalara dokunurlen tüylerinin diken diken olarak heycanlanmalarını izlemekten büyük keyif alıyorum...

    birbirlerine bakarak yorum yapmaları ayrı bir keyif..
  • mısır çarşısı, yeni cami külliyesi’nin hemen yanında, külliyenin bir parçası olarak 1664 yılında hizmete açıldı.

    osmanlılar bir cami inşa ettiklerinde, yanına bir de çarşı inşa ederlerdi. (örneğin sultan ahmed camii'nin yanındaki arasta çarşısı)

    bu çarşılardaki işletmelerden edinilen kira geliri ile de caminin bakımı ve onarımı sağlanırdı. böylece külliye bölgeye büyük bir ticari ve sosyal hareketlilik getirirdi.

    ne var ki, mısır çarşısı'nın şöhreti yıllar ilerledikçe yeni cami'nin şöhretinin çok önüne geçmiştir. yıllar boyunca asya'dan mısır'a getirilen baharatlar, deniz yoluyla istanbul'a taşınmış ve toplanma noktası da bu sebeple mısır çarşısı adını almıştır.

    mısır çarşısı günümüzde biraz turistik bir yer haline geldi. kapalı çarşı'nın küçük bir versiyonu oldu da diyebiliriz. halbuki osmanlı döneminde büyük ahşap variller içinde sadece baharat ve şifalı otlar satılırdı.
  • gittikçe kapalıçarşıya benzeyen çarşı. her gittiğimde bir baharatçının daha kapanmış ve yerine kuyumcu ya da turistik eşya satan bir mağazanın açılmış olduğunu görüyorum. çarşı yönetiminin bu konuda bir şeyler yapması gerek bence.
  • bilmeyen kisilerce belki de defalarca kapali carsi ile karistirilip onun yerine gidildigi olmustur. bunun nedeni birbirlerine yakin olmalari ve ikisinin de kapali olmasidir. ancak misir carsisi cok ulasilabilir bir yerde digeri ise yokus cikilmadan ulasilamayan yerdedir.
  • eminönü'nde yeni cami'nin arkasında ve çiçek pazarı'nın yanındadır. istanbul'un en eski kapalı çarşılarından olan mısır çarşısı 1660 yılında turhan sultan tarafından yaptırılmıştır. mimarı kazım ağa'dır. çarşı son olarak 1940-1943 yılları arasında istanbul belediyesi tarafından restore edilmiştir. aktarlarıyla meşhur bu çarşıda halen tabii ilaçlar, baharat, çiçek tohumları, nadir bitki kök ve kabukları gibi eski geleneğine uygun ürünlerin yanısıra, kuruyemiş, şarküteri ürünleri, değişik gıda maddeleri yer satılmaktadır. pazar günleri kapalıdır. (kaynak: www.istanbul.gov.tr/default.aspx?pid=365) eminonu meydaninda her daim fotograf cektiren turistleri, cami merdivenlerinin onundeki ku$lara yem atan ya$lisi ve genci ile yurdum insanini ve otantik giysiler icindeki kestane, pamuk $ekeri ve simit saticilarini gorebilirsiniz. buyuk ali$veri$ merkezleri istanbul'da bu kadar yayginla$madan once kahvaltilik ali$veri$imi surekli buradan yapardim. ozellikle malatya pazari'nin onu surekli ana baba gunudur.
  • çarşının girişinde duvardaki plakada mimarı mustafa ağa'dır diyor,
    duvardaki plakanın sadece 1m altında yere konumlandırılmış açıklamada ise mimarı kazım ağa'dır, diyor.
    iki farklı bilgi, birbirinden 1m uzaklıkta; mimarlardan birinin kemikleri fena sızlıyor ama du bakalım!

    http://picasaweb.google.com.tr/…apq?feat=directlink
    http://picasaweb.google.com.tr/…uog?feat=directlink
  • esnaf özellikle baharat fiyatlarını gelen yoğun turist akımına göre ayarlamıştır. gereksiz pahalı fiyatları ile lokal aktarlarla rekabet edemeyecek konuma er ya da geç gelecektir. arkadaş ya ürün kalitesine yürüyeceksin ya da uygun fiyata ama ikiside sizde yok, bu su bir gün debisini kaybeder.
  • camiye gelir getirmesi amaciyla insa edilen, (l_ ) yani le harfi bicimli carsidir.
  • yenicami kapısından girilip düz ilerlendiğinde tam karşıdaki kapı tahtakaleye, sağdaki kapı tahtakalenin bol miktarda kagıt ve türevleri satılan bölümüne, soldaki kapı ise postane tarafına acılır. esnaf dışında nüfusu yerli yabancı turist ve müşteriler dışında mısır carsısını kestirme yol olarak kullananlardan olusur. satılan mallar ise eminönünde azcık gezinilerek daha ucuza bulunabilir. dükkanlarda ordan burdan sarkan lambaların, gümüş kaplama eşyaların vs nin imalatcıları genelde kapalıcarsi etrafındaki hanlardadır.
    aceleyle yürümekteyseniz, karılarını peşine takıp evinin salonunda yürür gibi gezen hödükleriyle, koca kara torbalar taşıyan bastığı yeri yıkıp gecen görgüsüz bayanlarıyla, fazla ısrarcı esnafıyla sinir edebilen bir mekandır.
hesabın var mı? giriş yap