• bestelenmesi neyse ki mazhar alanson'a mazhar olmuş ismet özel sözleri -anlayabildiğim kadarıyla- şöyle:

    biliniyor şarkıların sırası bizde
    biliniyor hayat bizden razıdır
    otların sarardığı yerlerde güneş
    kurşunun değdiği yerde heves kalmıştır

    beni artık kimseler aramasın
    aşkın en tabanında yattığım anlaşılmasın

    korkunçtur yalnızlığımız
    bir oyun oynanır oyalanırız
    orman değiliz artık
    millî parkız

    gözyaşları gizlenir
    idare edilir durum
    istesek de istemesek de
    beraberiz yavrum

    şimdi bir çok sayfasını
    atlayarak bitirdiğim şu kitabın
    başından başlayabilirim de
    sonsuz gözyaşların

    dinleyip dinleyip nâzım'ın sözlerini tekrarlıyorum kendi kendime: "yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine.."

    (bkz: ana dilin türkçe olduğuna şükrettiren şarkılar)
  • "biliniyor şarkıların sırası bizde / biliniyor hayat bizden razıdır / biliniyor otların sarardığı yerlerde güneş / kurşunun değdiği tende heves kalmıştır" bölümü, 1972 tarihli tahrik'ten, (bkz: #3031788)

    "beni artık kimseler aramasın / aşkın en tabanında yattığım anlaşılmasın" bölümü, 1974 tarihli akdenizin ufka doğru mora çalan mavisi'nden, (bkz: #9474334)

    "orman değiliz artık millî parkız" bölümü, ismet özel'in 1984 tarihli zor zamanda konuşmak kitabından,

    "şimdi bir çok sayfasını / atlayarak bitirdiğim şu kitabın / başından başlayabilirim de / sonsuz gözyaşların" bölümü de 1972 tarihli kanla kirlenmiş evrak şiirinden mülhemdir. (bkz: #4900067)

    mazhar alanson sadece araya birkaç mısra katmış ve bazı mısraları biraz değişirmiştir.
  • "şimdi bir çok sayfasını
    atlayarak bitirdiğim şu kitabın
    başından başlayabilirim de
    sonsuz gözyaşların"

    gibi bir cümleye sahip muhteşem eser.

    hayatımda duyduğum en güzel cümlelerden biridir bu herhalde.
  • ama ne şarkı...senelere ricat ettiresi..yıkık bir aşk meydan muharebesinden çıkmışsındır...üstelik de mareşal ünvansız... ismetin özeline sığınırsın, pembe evin şarabıyla gecelerini kapkaranlıklara boyayarak... de ki aşkın en tabanında yattığım anlaşılmasın... ismet şüphesiz doğruyu söyler...en yakındaki ağaçlara sığınırsın...korumak için kendini, tenininde heves bırakan kurşunlardan, koruluk avına çıkarsın...şehirde..iki gökdelen arası, bir parça huzurlu an sıkıştırmaya çabalarsın...gamzeleri gelir aklına...korkunçtur yalnızlığımız anlarsın...bir oyun oynarız, oyalanırız...sonra her insanın boğazından aynı satır çıkar, iş çıkışı, akşamüstü duraklarında...orman değiliz artık, milli parkız...
  • çok underrated... 2000'li yıllarda çıkan en iyi 3 mfö şarkısından biridir herhalde. hadi gaza gelip en iyisi demeyeyim de, en underrated'i budur, net!

    korkunç ya yalnızlığımız:/
  • en sevdiğim, en sevilesi mfö şarkısı. ne güzel sözleri ve bu güzel sözleri tamamlayan bir melodisi var. "korkunçtur yalnızlığımız, bir oyun oynarız oyalanırız, orman değil artık milli parkız"...
  • neredeyse on yıl önce ilk defa duyduğum zaman paralize olup, saatlerce kıpırdamadan, repeat tuşunu sabitlediğim sıfır kilometre müzik setimde binlerce defa dönen şarkıydı ağlamadan aradan on yıl geçti ve dün gece ilk kez dinlediğim milli park beni o on yıl önceki paralize olduğum ana götürdü. iki ayrı şarkı ama aynı adam yazıyor sözlerini, aynı adam besteliyor o şiiri. ağlamadan ve milli park kardeş şarkılardır bu yüzden. bir on yıl daha yeter mi bize bu şarkı bilemem ama sanırım artık yumruğumuzun çözülme vakti geldi artık. çünkü kurşunun değdiği yerde heves kalmıştır.
  • kanimca kararimca yillar oncesinin "yalnizlar gari"na el sallayan harika sey..
    siiriyle, sesiyle nefaset..
  • oh güsel güsel. sonuçlardan memnunum. yine yolda dillerini bile henüz öğrenemediğim insanların arasında yürürken, ipod'umda çalan bu şarkı demek ki yalnızca bende acaip duygular yaratmıyomuş. eve gelip bu şarkıyla ilgili entry yazmak istedim, bunu tasarladım hatta, kendimi başka türlü avutup sakinleştirmedim ve de.. çünkü bu şarkı bende delice koşma isteği uyandıran bi şarkı. yürürken adımlarımın birden son sürat hızlandığını farkediyorum, ve aynı etkiyi kalp atışlarımda da hissediyorum. bağırarak nakarata eşlik etmek istiyorum, bi yandan koşarken, elimdekileri de oraya buraya fırlatmak.. geç kaldığım hissine kapılıyorum nedense, adımlarım sıklaşıyor iyice, üstüste dinlemekten de alıkoyamıyorum kendimi, bağırıcam ulan bi gün. bağırmadan söylenmez ki bu şarkı.
  • aşık olduğum şarkı. yine de bu şarkıda içimi acıtan bişiler var. herkesin değilse bile bu başlığı okuyan kişinin içinden geçmiştir bu duygu... gitsem mi gitmesem mi? yoksa kimse anlamaz mı?

    "beni artık kimseler aramasın
    aşkın en tabanında yattığım anlaşılmasın"

    çimenlerin üzerine uzanıp gökyüzünü izleyesi geliyor insanın.

    çok fena çok.
hesabın var mı? giriş yap