meydan

• bir kenti kent yapan ya da bir ulusu ulus yapan yerdir. bizim memleketimizde olmaz.
  
  siyasetcilerin istemedigi yerdir cunku sagdan soldan insanlar gelir, insanlar gelirken kaynasir konusur anlasir belki birlik olur o yuzden istenmez. hadi biri ciksin bana bu ulkede var desin. dort bir yani acik, insanlarin kaynastigi anlastigi yer desin! yok abi bu memlekette yemez. ankara kizilay? izmir konak? istanbul taksim? yok amk o kadar ozgur bir devlet yapimiz yok. he akp icin demiyorum tumu istemez cunku halk yani biz dort bir yandan gelip kaynasmamaliyiz. kaynasirsak zarari siyasi otoriteyedir ve bunu bildiklerinden istemezler.
  
  meydanlar halkin sesinin ciktigi yerlerdir. hatta yuksek sesle bagirdigi cagirdigi yerlerdir. simdi biri diyecek istanbulda caglayan denen var. hic gittiniz mi?
  
  siyasi otorite suan birini zeytinburnuna ve digerini anadolu yakasinda bir yere yapmaya calisiyor. amk taksim dururken zeytinburbuna kim gider. kentin gobegidir meydan. yani taksimi. yani besiktasi ya da uskudar, kadikoyu. kimin ne isi olur zeytinin burnunda.
  
  bu ulke var oldukca ve bu kadar korkak hukumetler geldikce sahip olamayacagimiz bir seydir meydan. gotunden korkan iktidarlar oldukca ve paranin yonetiminde olduklari surece ulke genelinde sahip olamayacagimiz yerdir.
  
  iktidarin gotunden korkup uzaklastirdigi yerlere denir bu ulkede. ama o gotu bir gun gelir sikerler hemde buralarda. bakiniz ornekleri tarih sayfalarinda mevcuttur. siken sonunda hep halk olmustur sikileni soylemiyorum!
• ermenilerin dağlık karabağ müdahalesinin ve tedhiş hareketlerinin son bulması talebiyle düzenlenen, 18 kasım-5 aralık 1988 tarihleri arasında bakü azadlıq meydanı'nda aralıksız süren ve bir milyona yakın azerbaycan türkü'nün katıldığı mitingi anlatan belgeseldir.
  
  1989'da zaur mükerrem tarafından hazırlanmıştır.
  
  ---spoiler---
  besdir esaret altında olduğumuz! besdir onun bunun dediğiyle oturduğumuz! besdir milli gelirimizin %3'ünü harcayıp %97'sini vermek! besdir yoldaşlar! ayağa kalkın!
  ---spoiler---
  
  seyredebilirsiniz:
  
  1. kısım: http://www.youtube.com/watch?v=i-fdy40nda0
  2. kısım: http://www.youtube.com/watch?v=4pzlg8xkup8
  3. kısım: http://www.youtube.com/…ndscreen&nr=1&v=qyp0ltupmma
  4. kısım: http://www.youtube.com/watch?v=haswxkauvuy
  5. kısım: http://www.youtube.com/watch?v=mv48sogg3rw
  6. kısım: http://www.youtube.com/watch?v=xxex1pdp1fm
  7. kısım: http://www.youtube.com/watch?v=hlpyowyzwtu
• trabzon'da her olayın vuku bulduğu,hayatın başladığı yerdir.
• bir niyazi yıldırım gençosmanoğlu şiiri..
• "heyhat, derimki ben: meydanlarından yoksun bırakılan beşer, susar efendim!"
  diye kopuverdi içimdeki çığlık, öyle üzerine aslında pek de kafa yormadan. heybeliada otellerinden birindeyim, sıcaktan musdarip kendimi klimalı salonlardan birine atıyorum. duvarlarda geçen yüzyılın başlarında çekilmiş, muhtemelen altında frenk seyyahların imzasını taşıyan siyah beyaz fotoğraflar var. gözlerimi birinden diğerine zıplatırken, karaköy meydanında takılıverdi aniden. karaköy meydanı!? var mıydı böyle bir yer? demekki varmıştı üstadım. zamanla kavşağa dönüşen her meydan gibi dönemin yavşaklarının en büyük eserlerinden şimdi karaköy kavşağı. yahut her ne ise adı.
  işte böyle arkadaş!
  insanların bir araya gelebilecegi her açıklığa ot tıkamayı adet edinen iktidar sahiplerinin ilk oyuncağı bu forumlar. onları "girilmez" hale getirmek ise milli güvenlik meselesi!
  vel hasıl sağlıcakla dünya! bağırabiliyorsan hala hayat var demektir!
  ciao!
• meydanlar fiziksel olarak dolu ve boşlardan oluşan bir yerleşme dokusunun içindeki genişletilmiş boşluklar olarak tanımlanabilir,antik yunan döneminde agora ,roma döneminde ise forum olarak kullanımı yaygındır bu dönemde meydan incirlerin, mahkemede şahitlik yapanların, üzüm salkımlarının, elmaların, kiralık işçilerin, güllerin, muşmulaların yani herşeyin satılık olduğu (şair eubolus) toplanma mekanlarıdır,bir anlamda şehrin kalbi denebilir, hem siyasetin hem ticaretin merkezidir.
  
  ortaçağda hakim olan skolastik düşünce halkın büyük kesimini ulaşılabilirliğine kapalı,gizli kararların alındığı özelleşmiş dışa kapalı, öteki mekanlarla ilişkisi az yada çok kesilmiş, kıvrımlı, dar sokakların açıldığı meydanların oluşumuna yöneltmiştir şehirleri.
  avrupa’da modern dönemle birlikte meydan anlayışı devrimsel bir değişimle birbirini dik kesen, öylece uzayıp giden sokak, caddeler ve onların ulaştıkları kare, dikdörtgen biçimli, simetrik görkemli boşluklar olarak tasarlanmıştır.
  
  meydanlar,eski uygarlıklardan günümüze kadar gelen insanların sosyalleşmesini sağlayan, kentin geleceği için önemli kararların alındığı, kentin dar sokaklarından geniş alanlara açılmasıyla, kente, ferahlık, genişlik katan, sosyal mekanlardır. aslında meydanda bulunmak kent yaşantısının içinde bulunmak anlamına gelir.çeşitli mitingler, orta oyunlar, heykel ve resim sergileri, konferanslar, konserler gibi bir çok sosyal faaliyetler insanlarla bu meydanlarda buluşur, hatta tarihin en önemli olaylarına tanıklık edilmiştir .
  
  bizde ise meydan anlayışı avrupadan çok farklı gelişmiştir hatta osmanlı döneminde bir meydandan söz edilemez düşüncesi çok yaygındır.bunun birçok nedeni tartışılabilir,ancak doğan kuban bu konu ile ilgili oldukça ilginç gelebilecek bir açıklamayla bu kabule karşı çıkmaktadır aynen aktarırsak;
  
  “islam kentinde sosyal yaşam cami ve çarşıda sergilenir.büyük camiler daha doğrusu kalabalık cemaatlerin toplanıp cuma namazı kıldıkları camiler kentlerin ticaret ve üretim alanlarının yakınında yada içinde yer alır.büyük kalabalıklar camide ve cami avlusunda buluşur.cami,islam kentinin forumudur(meydanıdır).” der
• farsça içki içilen, saklanılan yer; meyhane. (mey: içki; dan: isimden isim yapan lık, lik eki)
• "erkeğin malı"nın bulunduğu yer.
• hallerin esiri
  
  meydan,
  meydanın ortasında...
  
  böyle de anlaşılır,
  açmaya luzüm yok.
  kim baktıysa bana
  gözlerimi kaçırdım.
  
  yüzüm yok.
  
  behçet necatigil
• bağlama ailesinin fertlerinden biridir. ama toplumda genel olarak meydan sazı tamlamasıyla bilinir.