makarna

• uzun bir entry olacak. hadi başlayalım.
  
  italyanların dünyaya kazandırdıkları 4'lü defanstan sonra yegane güzel şey makarna derler. makarna yapımı çok ama çok basit bir şeydir fakat ülkemizde yapılmaz. ülke olarak makarna yapamıyoruz. zaten gerek yok bizim eriştemiz var diyoruz ama elimizde erişte reçetesi de yok. standardımız yok. bir sene sert olursa diğer sene dağılabiliyor. öncelikle standart şart.
  
  bana çok güzel makarna nasıl yapabilirim diye soranlara söylediğim tek şey şu oluyor: makarna üzerindeki kullanma klavuzunu okuyun. hemen o saf saf bakışlar, -gerçekten mi?
  biz makarnayı suya atıp hamur oluncaya kadar bekleyen ve hak ettiği önemi vermeyen bir milletiz. bu yüzden eriştemizi öksüz bıraktık.
  
  herneyse bu kadar duyar kasıp gelenekselcilerinde gönlünü hoş ettiğimize göre restoranlarda 20-25 tl verdiğimiz makarnayı evde nasıl yapıcaz ona gelelim. araya ortamlarda fikrinizi beyan edeceğiniz püf noktaları serpiştirelim.
  
  şimdi makarna dediğimz şey çok çok ince irmikten yapılıyor fakar bir çok markanın artık glutensiz (karabuğday) makarnası var. mantığını bildikten sonra makarna pişirmenin çok kolay olduğunu görceksiniz. unutmayın makarna pişirmeyi öğrenince makarnacı, kendi makarnanızı yapmaya başlayınca da usta olacaksınız.
  
  pişirme püf noktaları:
  
  bir numaralı püf noktası: nişasta. nişastayı anlamalı ve ona şefkat göstermeliyiz.. nişastanın efendisi eşittir makarna efendisi.
  
  motto- -aldante: herkesin dilinde bir aldante. bizim damak tadımıza uygun değil bu. sipariş verirken aldante diyoruz ama bu makarna pişmemiş diye mutfağa geri geliyor. bunu kabul etmemiz gerek. hiç numara yapmaya gerek yok. biz türkler aldante sevmiyor!
  
  --- spoiler ---
  
  aslında bu konuda sizinle biraz sohbet etmek istiyorum. bence aldente italyanların damat tadı altında tüm dünyaya yaptıkları şerefsizliğin bir tezahürüdür. (bu kelimeyi hep kullanmak istemişimdir) efendim italyanlar makarnayı pişirdikten sonra çeşitli soslar ile oynaştırmayı severler. makarna pişme esnasında hafif diri olmazsa (aldante) sos ile pişirme esnasında makarna dağılır. sevgili tottiler bize bunu damak tadı adı altında yutturmaya çalışıyorlar. kıssadan hisse. eğer salçalı yapacaksanız aldantenin canı cehenneme!
  
  --- spoiler ---
  
  şehir efsanesi var ya hani makarnayı duvara attıgınızda pişmiş demektir diye. doğru ama düzeltilmesi gerek: mutfak fayansına yapışıyorsa pişmiştir yani nişastasını dışarı vermiş demektir. nişasta önemli demiş miydik?
  
  - zamanlama: evet makarna paketinin üzerinde 13 dakika yazıyor. buna uyacaksın. neden 15 değil? neden 9 değil? çünkü bu sürede makarna nişastasını suya tamamen vermiş oluyor. alt tarafı makarna dersen burada okumayı lütfen bırak. cahil herifler sizi.
  
  -geniş alan kuralı: makarna haşlanırken suyun içerisinde dans edecek, büyük bir tencerede haşlayın. birbirine yapışmaması ve nişastanın birbirine geçmemesi önemli. eee bizim büyük tenceremiz yok ne yapalım? ikiye bölün.
  
  -tuz faktörü: makarna suyuna mutlaka tuz ekliyoruz ki sosunu daha iyi içine çekebilsin. 5 litreye bir çorba kaşığı tuz iyidir.
  
  -kaynayan suya kesinlikle sıvı yağ ilave etmiyoruz. "-biz yapışmaması için atıyoruz" diyeceksiniz ama yanlış efendim. haşlarken sıvı yağ ilave ederseniz sıvı yağ nişastamızın üzerini kaplar ve sos eklediğinizde makarna sosu tutmaz ve ayrışır. biz bunu hiç istemeyiz. makarnayı yedikten sonra tabaktaki sos birikintisine ekmek banacak olanlar bu kuralı es geçebilirler. (profesyonel aşçıların gönlünü eğlendirmek için burada dip not verelim. yağlamama kuralın istisnası alakart mutfaklardır. bu mutfaklarda makarna haşlandıktan sonra yapışmaması için yağlanır ve bu şekilde bekletilir. sipariş geldiğinde makarna, makarna potundaki sıcak suyun içerisine atılır. burada makarna hem ısınır hem de üzerindeki yağdan ayrışarak tavaya alınır ve sos ile homojen bir şekle girer. biz evimizde haşladıktan sonra bekletmediğimiz için yağlamıyoruz).
  
  -makarnayı tencereye koyunca kaynama duracaktır. kapağını kaynayıncaya kadar kapatıyoruz. kaynamaya başlayınca hemen açıyoruz yoksa makarna hamur olur. şimdi güvenemedim size. vazgeçtim siz hiç kapatmayın bence. tamam bu madde iptal siz hiç kapatmıyorsunuz.
  
  -makarnadan suyu bir bardak: makarna piştikten sonra makarna suyundan bir bardak alın, sosunu yaparken lazım olacak. hangi sos derseniz klasik salçalı sosunu bile bu su ile yapmalısınız. koyu ve kıvamlı olur. nişastasını kullanıyoruz işte.
  
  doğru bilinen yanlışlar serisi: -makarnayı pişirdikten sonra soğuması için soğuk suyun altına koyuyorsun ya sen. heh, makarna yaparken doğru yaptıgına inandığın en önemli an bu an ya hani. bu da yanlış. 11 dakika yazıyorsa 11 dakika haşla ve süzgeçe al. süzgeçte fazla bekletme. yıkadığın zaman makarnanın nişastasını akıtırsın ve makarna yine ve yeniden sos tutmaz. bazı restoranlarda makarna sos tenceresinde sosun içinde bekletilir. nişasta önemli.
  
  -farklı büyüklükteki ve çeşitteki makarnalar aynı tencerede pişirilmemeli. marjinal değil salaksın. yapma lütfen. rica ediyorum.
  
  -makarna ana yemekse eğer 130 gram makarna yetişkin bir türk erkeğini doyurur. ana yemek yanına servis edecekseniz kişi başı 50-60 gram makarna yeterlidir. bunu hiçbiriniz bilmez. ben bunu nereden mi biliyorum? çünkü makarna paketinin üzerinde yazıyor.
  
  makarna soslarına gelirsek. her sos her makarnaya gitmez. ccc salçalı sos ccc hariç..
  
  macaroni: her makarnaya macaroni denmez. delikli ve kavisli makarna türüdür boru makarna işte. koyu soslar tercih ediyoruz. sosumuz cıvık olursa yerken üzerimiz batar.
  
  penne: macaroni'nin bir tık büyüğü. kalem makarna derler.
  
  spagetti: haşlama suyunda esirgediğimiz yağı bu makrnanın sosunda bol bol kullanmamız gerekiyor yoksa iplik gibi birbirine yapışır ve lezzet vermez.
  
  linguini ve fettuccine: sıraya göre spagettinin az kalın olanları işte. bunları haşla. kremayı kaynat. içerisine elindeki malzemelerden ne varsa (sote mantar, sote ıspanaki sote közlenmiş biber) bol bol at. toz permasan ve bol tereyağı bitti gitti.
  
  angolotti: kıyma, peynir, deniz mahsülleri ile doldurulmuş makarnalar genelde basit domates sosu ile hazırlanır.
  
  kuru makarna ile yaş makarna, kaliteli ve kalitesiz olarak ayrılmamalıdır. yaş makarna ile kuru makarnanın tadı farklıdır ve her ikisinin de düşmanı vardır. yaş makarna saklaması zor ve çabuk tüketilmesi gerektiği için biraz daha pahalıdır.
  
  lazanya: bunu haşladıktan sonra yıkayabilirsiniz. izin veriyorum. yaprak şeklindedir. beşamel sosu doğru yaparsanız ortamlarda fena lazanyacı olarak anılırsınız.
  
  şimdi diyeceksiniz ki hani kelebek ve burgu makarna? ya tekerlek makarna? hani benim düdük makarnam? bir gün sözlükçü.. bir gün onlara da geliriz.
  
  makarna soslarında dikkat edeceğimiz noktalara gelelim.
  
  -bir makarnada kişi başına sos yarım bardak olacak şekilde yapılmalıdır.
  sosun içerisine makarna atıldıktan sonra makarnayı zedelemeyecek şekilde yumuşak dokunuşlar ile sık sık karıştırılmalıdır. neden mi? lanet olası o nişasta yüzünden. karıştırmazsan birbirine yapışır.
  
  -domates sos ile yapacaksan zeytinyağı ve fesleğeni bol tutacaksın. bu soslara şeker ekleyenler var. bunun yerine havuç rendeleyin. aynı lezzeti daha sağlıklı bir şekilde verir.
  
  -çocuklar sebze püresi yemiyorlar mı? makarna sosunun tamamını sebze püreli yapın. krema ekleyin bitti gitti. ruhu bile duymaz.
  
  acelemiz var konserve sos ile mi makarna yapmamız gerek. tamam. sakin ol, hallederiz.
  öncelikle konserve sosu tavaya dök. bunun içerisine dilim siyah yada yeşil zeytin ilave et. yok mu?
  ton balığının yağını süz ve ton balığını ilave et. yok mu? parmesan peyniri, eski kaşar rendele. yok mu?
  kırmızı acı biberi içine doğra, (konserve tadını acıdan dolayı alamazlar.) o da mı yok?
  migrosta falan dondurulmuş karides var. haşla ve ilave et. yahu yine mi yok?
  esnaf lokantasından bir porsiyon kuru fasülye al ve konserve sosunun içerisine bundan yarım su bardağı ekle.
  niye öyle saf saf yüzüme bakıyorsun?
  ciddiyim. yap şunu!
  
  sos reçetesinden önce soslar hakkında okur-yazar olmak gerekiyor. makarnaları biliyoruz. sosları da öğrenince olay bitti gitti.
  
  alfredo: yağa fesleğen at. krema ilave et. kremayı kaynat, (makarna ekle) tereyağı, toz parmesan, karabiber ilave et gönder gitsin. fettuccine ile iyi gider.
  
  carbonara: yumurta, krema, pastırma, parmeseanı karıştır cubuk makarna üzerine dök. bitti gitti.
  
  marinara: şimdi sarımsak, ince kıyılmış az miktarda sap kereviz, soğan, fesleğen ve mantarı sotele iyice. tuz karabiber. bol domates rendesi. na domates sostur. kıyma eklersen bolonez, eklemezsen napoliten olur.
  
  pesto: fesleğen yaprağı, çam fıstığı, parmesan ve zeytinyağını macun kıvamına getiriyorsun. sıcak makarnanın üzerine coss diye döküyorsun.
  
  puttanesca: cubuk makarnaya gider. efendim ancüez (bence konserve hamsi ile deneyin) sarımsak, domates, kapari, siyah zeytin sotele. üzerine dök.
  
  edit: okurken gözlerimiz kanadı diyenler için biraz düzelttim.
• kimine göre bakkaldan ekmek almaya üşenildiğinde haşlanıverecek onun dengi bir besin, kimine göre a la luna de creme est la bişey... hem halktan biri, hem sosyeteye başkaldırabilen bir asi, hem davetlerin aranan adamı hem kimsesizlerin kimsesi... hem ziyafetlerde dolaşan bir beyefendi, hem peynir domatese eyvallah diyen kanaatkar... bu gün aday olsa bugün oyumu veririm.
  
  neden bahsettiğimi unuttum bre.
• yalan olmasın da belki 1000 (yazıyla bin) defa yaptığım şey. ciddi söylüyorum. 4 sene üniversite, 3 yıldır bekar iş hayatında toplasan 1000 olmuştur. o kadar çok yaptım ki üzerine peynir falan ufalanabileceğini daha geçen hafta öğrendim. yağlayıp yiyodum hep. yazık lan bana. keşke bu kadar beceriksiz olmasaydım.
• spiker: - diyelim evde yemek yok, annen pizza yemek istiyo, baban lahmacun yemek istiyo, sen de hamburger yemek istiyosun; o akşam ne yenir yemekte
  çocuk: - makarna
• bir kot bir tişört ile güzel olabilen kızın gıda hali. en basit sosla bile enfes olabiliyor.
• icine kabak, tavuk, kasar ne bulsam karistirdigim super yiyecek. cikolatalisini yapmak istiyorum ama dar goruslu cevrenin tepkisi beni korkutuyor.
• evde 1 liralık makarnayla 4 kişi doyabilirken, dışarda 4 liralık makarnayla 1 kişi doyabilemez.
• ya biliyorum bu sitede makarnayı müteaddit defalar övdüm. ama tabii ki yine öveceğim. çünkü yine hayatımı kurtardı.
  
  bu yemeği bu kadar çok sevmemin sebebi, kendisinde hayatın anlamının gizli olması. bak anlatıcam bence ikna olacaksınız.
  
  ben basit şeyleri severim hep. basit anlat, rahat giyin, pratik yaşa, direkt davran. hayat gerçekten böyle güzel ve hayat böyle gerçekten güzel. komplike şeyler de gerekiyor tabii ara sıra, ama hayatımız öyle geçmiyor ki. her gün düğüne gider gibi giyiniyor muyuz mesela, ya da rakı muhabbetini tez savunur gibi mi yapıyoruz?
  
  ha işte makarna, benim en bayıldığım şey olan basitlikteki ihtişamın yiyeceği.
  
  sade suya haşlayınca bile güzel, ama onunla da kalmıyor, tamamen senin yaratıcılığınla ilgili olarak herhangi bir sosla herhangi bir orgazma ulaşabiliyorsun. ya bu enfes bişey ya, bir insanın her yola gelebilmesi gibi. düşünsene, aynı insanla hem çok çılgın eğlenip hem de on numara sevişebiliyorsun, delirirsin.
  
  bi kaynar suya bakıyor altı üstü ya.
  
  yemek yemeyi tarifsiz seviyorum. resmen hayatı seviyor, tanrı'ya inanıyorum yemek yerken. (49 kiloyum yalnız, sözlükçülerin aslında demek istedikleri başlığına entry olursam pls.) mesela tatilde annem zeytinyağlı sarmayı bol yaptı elinizin artığı, yemin ederim her bir lokmada allahümme salli barik okudum.
  
  ama makarna başka, onun bir felsefesi var ki hayatımızın özeti.
  
  sen rüyanda karnıyarık görürsün ama karnını makarna doyurur. <345
  
  *
  bu arada söylemeyi unutmuşum, yanına patlıcan biber çevirip bir de köfte yoğurdum. mutluluğumda yardımcı oyuncuların da payı büyük, haksızlık olmasın. ayrıca köfteye taze soğan da çok yakışıyormuş, her gün bir yeni bilgi.
• her sınıfa hitap eden müthiş gıda. parmesanla yaparsın sosyetik olur salçayla yaparsın bizim olur temiz olur. yanına şarap açarsın romantik olur ayran çalkalarsın mutluluk olur. her türlüsünü severek yediğim bıkmadığım yemek olarak görmeyenleri esefle kınadığım besin.
• her ruh ve mide hali ile yenilebilecek mükemmel ötesi gıda...