• sahalarda toplu olarak atılmasının bir ritüle dönüşmesi tam olarak 50 yıl önce bugün, 19 ağustos 1961 yılında arjantin 2. futbol liginde oynanan quilmes - banfield maçında atılmasıyla başlamış.
  • kendime benzetiyorum konfeti tanesinin birini. öyle rulo gibi olanları, yada çin malı patlayanları değil, delgeçlerden çıkanları biriktirip poşet içinde duranları. şu koskocaman dünyada, poşetin içindeki kağıt parçalarından yalnızca biriyim. etrafımda binlerce insan var, kimisi bana çok yakın, kimi alabildiğine uzak. bazılarıyla adeta yapışığız, aynı küçük delikten geçmişiz, abim, ablam ve annem onlar, bir tanesi poşetin yırtık yerinden kovanın içine düşmüş, çok yakınız aslında ama ulaşılamaz, o babam. -isimleri sallıyorum- çok yakınımda olanlar var, çocukluk arkadaşım alper mesela, yıllardır yanımda olan hayri, ismini sayamadıklarım, akrabalarım hep etrafımdalar, hepsinin merkezinde ben varım, bizim merkezimizde de onlar, kusursuz bir sistem.

    azıcık ileride ilkokul arkadaşım duruyor, onun yanında adını bile hatırlamadığım orta okulda bacaklarına baktığım kız var, öte yanda lisede memelerine baktığım sinem. bazıları değişik renkteler, onlar mahallenin, lisenin, üniversitenin, iş yerinin, askeriyenin fırlama tipleri, hemen seçiliyorlar, hiç unutulmamak üzere. iki tanesi diğerlerinden gözle görülecek kadar ufak, seçemiyorum da yeğenlerim mi onlar?

    bazıları yarım, hiç gitmeyecekmişçesine kendilerine ait yerde usulca bekliyorlar; takma adları belki emine, belki meltem, belki pınar, belki banu. neden mi yarım?

    diğer yarıları bende kaldı.
  • m.ö. 100'lü yıllarda uygulanan bir geleneğe göre, yeni evlenen çiftlerin başlarından aşağıya ufalanmış kek parçaları serpiştirilirmiş.. evlendikten sonra gelin ve damadın birlikte yedikleri ilk yiyecek, yerden topladıkları bu kek kırıntıları olurmuş....

    bu kırıntılara latince "birlikte yenilen" anlamına gelen "confarreatio" denirmiş...

    bugün "konfeti" diye bildiğimiz bu küçük renkli kağıt parçalarını serpiştirme uygulaması, bu geleneğin bir sembolü olarak günümüze ulaşmış...
  • konfetinin goruntusu uzaktan guzel gelir
  • kırpması pek zahmetli meret, bir atista hepsinin bitmesi de ayri.
  • alt kısmı çevrilerek ateşlenen ve basınçlı havayla çalışanların, üzerlerinde kapalı alanda kullanılabilir yazmasına rağmen, kesinlikle açık bir alanda ve boş bir alana nişan alarak kullanılması gerekli. zira geçen gün kapalı alanda patlattığım bi tanesinin içinden fırlayan yaklaşık 30 grlık çelik bir parça tavanda 3cm'lik çizgi şeklinde bir göçük bıraktı. herhangi birisine gelmesi durumunda en iyi ihtimalle oldukça sağlam bir morlukla sonuçlanır eğlenceniz. siz siz olun, eğlenicez derken karşınızdaki kurbanı kuş gibi avlayıp güzel bir geceyi bir göz kör olarak hastanede bitirmeyin.
  • karnaval zamanları kaldırımları rengarenk yapan, avuç avuç atmaya doyum olmayan çocukluktan kalma bir kelime... saçlarınızdaki konfetileri ayıklamak da çok zevklidir, delgeç ile kağıtları kırpıp konfetiler yapmak da... coşkuyu, karnavalları ve sonrasında süpürülecek olan caddeleri kaplayışını anımsatır... kar taneleri gibidir biraz... biraz da çok sonraları bir yerlerden çıktığında gülümseten bir susam tanesi gibidir. ufacık olan böyle şeyler denli anlamlıdır...
  • beyle tuvalet kağıdı rulosu gibi bişiy. hatta maça giderken (zaten sıçacağınızı da düşünüyo olabilirsiniz) altılı solo paket temin etmeli. hem üstüne oturursunuz götünüz üşümez, hattizatında üşümüşse osurursunuz. icabında flüüüüüüüüüüünk diye fırlatırsınız sahaya. höh. açılmadan sahaya düşmüş rulonuza ise canlı yayını yapan kanalın kameramanı zoom eder. vs vs..
  • eskişehir'li bir rock grubu.
  • dokuzuncu nesil çaylak.
hesabın var mı? giriş yap