• eski bir yazar ya da bir yazarın diğer profili olduğu kesin de, diyeceğim o değil.

    sözlükte uzun zaman geçirmekten mi bilmiyorum ama bir entry gerçek mi değil mi anlayabiliyorum artık. bu arkadasınkiler tamamen hayal ürünü. kendisine de söyledim, arkasından konuşuyor gibi olmasın*güzel de yazıyor hakkını yemeyeyim.

    life is drunk da böyleydi, bir gülüyorsun iki gülüyorsun üçüncüde sallama olduğunu bildiğin için kabak tadı veriyor. birkaç yazar daha var dikkatimi çeken aynı şeyi yapan. yani çok vardır da, göz önünde olan debe'ye oynayan diyeyim..

    bir de çok sağlıklı bir davranış değil kafadan hikayeler yazmak. yani yazar olup kitap yazabilirsin, insanlar bilir hayal ürünü olduğunu fakat popülerlik için olmamış şeyleri olmuş gibi anlatmak bana çok sağlıksız geliyor.

    sevgiler.
  • koka bitkisinin yaprakları bolivya'daki sokak pazarlarında yasal olarak ve çok ucuza satılıyor. çiğnemek, acı tat veren ve etkisi kısa süren bir yöntem. avuca doldurulan yaprakları kırmadan yuvarlayarak top haline getirip yanağa tıkıştırmak, salyayla ıslanan yaprakların özünü yavaş yavaş ağza bırakması daha etkili. açlık, susuzluk, yorgunluk hislerini ortadan kaldırıyor. his ortadan kalkıyor ama sebep ortadan kalkmıyor, o yüzden uygun zamanlarda su içmek, yemek yemek, dinlenmek lazım.

    pazarda satılan bu yaprakları malum sebeplerden ötürü bolivya'dan dışarı çıkarmak mümkün değil. hatta eğer karadan şili'ye geçmek isterseniz hem bolivya hem şili tarafında sırtçantanınızı didik didik arıyorlar.
  • and daglarina cikarken yapraklarindan yapilmis cayi yudumlayabilecegin zula koylerden gececeksin, machu pichu'ya dogru denizi goreceksin, sakin sasirma.
  • yaprağı açlığı ve yorgunluğu unutturarak, organizmayı ayakta kalabilmesi için tepkilerini yok eden bitki.
  • - iki çeneklilerden, çiçekleri küçük ve sarımtırak, zeytine benzer meyvesi kırmızı renkte olan, yapraklarından kokain çıkarılan, en çok peru'da yetişen bir bitki.
    - bu bitkinin yapraklarından çıkarılan madde.
  • (bkz: depeyi) tadinda yazar
    klavyesine sağlık
  • ilk kez henri charrierre'nin "kelebek" romanında bahsini okuduğum bitki

    (bkz: papillon)
  • 2000 lerde beni sözlüğe en çok bağlayan şey kaliteli mizah yazilariydi. o yazılar asla sadece mizah da değildi. keskin zekaların , genel kültürü ve kelime dağarcığı çok yüksek sözlükçülerin dramdan mizah yaratma becerisinin bir tezahuruydu. o ekolden öyle müthiş yazarlar yetenekler çıktı ki. bazıları hala aramızda ama artık öyle yazmiyorlar. küstürdük tabi.

    geriye sadece koka kaldı. iyi ki var. anirarak gülmek gibi özgür mutluluk var mı başka? doya doya yaşatıyor. var olsun. ki tek yeteneği mizah da değil. okuduk ordan biliyoruz.
  • hikayelerinde umut sarıkaya esintileri aldığım güldüren yazar*
  • severek beğenerek bayılarak takip ettiğim yazar.

    daha daha çok yazsın mümkünse, eline klavyesine sağlık.
hesabın var mı? giriş yap