indomie

• bence bu ürünü üreten şirket beni hissedarı yapmalı. şöyle ki;
  ne zaman real'e gitsem, indomie standının önünde en azından 1-2 insan oluyor, olmasa bile "nudııııııııl!!" diye haykırdığımdan millet meraktan geliyor bakmaya. genelde de ne olduğunu anlamaya çalışarak inceliyorlar ürünleri. ben de o sırada yanımda artık kim varsa, "bayılıyorum bunlara, çok güzel" gibisinden bir şeyler dediğimden, meraklı vatandaşlar bana dönüp "evladım bu ne oluyor" diyorlar. sanki babamın fabrikasının ürünleri gibi bi açıklıyorum bi açıklıyorum ki, deneme amaçlı birer paket alıp sepete atıyorlar hemen. zati beleşten azcık pahalı. 2'li kutusu 1,5 lira, pakette olanı 70 kuruş real'de. (gün itibariyle)
  
  ancak, bardakta olanı "bardakta çorba" diye satılıyor real'de ve paketin üzerine "promasyon" etiketi yapıştırmışlar. pastafaryanizm müritlerime "bu bardakta çorba değil, ayrıca promasyon değil, promosyon" diye açıklamada bulunmak zorunda kalıyorum.
  
  tat olarak ahım şahım sayılmaz, sosları çok yetersiz. ama ucuz, bizi ilgilendiren de bu zaten.^*
  
  bi de, içinden katlanabilen, ilginç bi plastik çatal çıkıyor. geçen, atılmak üzere mutfak tezgahına bıraktığım çatalı yıkanmış bir şekilde bulaşıklıkta gördüm. garip anam, çilekeş anam bu dandik çatalı ciks bi şey zannetmiş...
  
  not: bi paket noodle hakkında amma da uzun entry yazmışım la.
• son 1 yıl boyunca, muhtemelen haftada 4-5 kez tükettiğim noodle markası.
  
  herkesin beğenisi farklıdır sonuçta, ben de epey bir deneme yanılmadan sonra kendim için ideal tarifi buldum.
  
  denemesi 2 lira.
  
  bardaklı olanlarına hiç bakmayın bile, gidin paketli olanlarının koyu pembe (kızarmış-fried) olanlarından alın. tabi ben genelde görünce tüm "kızarmış" olanları aldığım için, ankara-yaşamkent tarafında bir yere gidiyorsanız bulamamanız olası. ben stok yapıyorum zaten, piyasadan çekilirlerse sokağı iki hafta besleyecek kadar noodle'ım var. neyse, geçende bir yere gittim; "pembe olanlarından var mı" dedim, makarna paketlerini dizen kızcağız "geçen biri gelmiş 30 tane almış" dedi. o an nasıl utandım anlatamam.
  
  herneyse..
  
  iki tane kızarmış noodle'ı açıyorsunuz. haşladığınız tencereye, koyduğunuz noodle'ların yarısına gelecek şekilde su koyuyorsunuz. ocağı maksimuma yakın açıyorsunuz ve 2 dakika sonra içindeki su kabarcıklanmaya başlıyor. hemen suyun üzerinde kalan noodle'ı suyun içine bastırıyorsunuz, o kısmı da pişmeye başlıyor. suyu yarım koyma nedenimiz hem pişmenin hızlı olması, hem de noodle'ın bir yarısının diğerinden diri kalması. (bkz: al dente)
  
  karıştırarak bir dakika kadar daha pişiriyorsunuz ve sonra suyunu süzüyorsunuz. tencerede, carlos valderramanın saçları kıvamında bir şey size bakıyor. bir makas alıp, iki paketin içinden çıkan toplam 8 paketin hepsinin kenarını kesiyorsunuz. önce toz karışımları ekliyorsunuz ve kuru noodle'ı karıştırıyorsunuz. 30 saniye falan. sonra yağ paketlerini ve soya sosu paketlerini ekliyorsunuz ve yine karıştırıyorsunuz. bunları tencerede ya da kenarları yüksek bir kapta yapmanız daha iyi.
  
  tüm bu işlemlerden sonra noodle, kahverengimsi bir renk alıyor. tuzu normalin çok az üzerinde oluyor, acısı da bence tam yerinde oluyor. tuz fazla gelirse toz karışım paketlerinden birini dökmeyebilirsiniz.
  
  paketin tüm malzemelerini haşlama suyuna dökerseniz, haşlama suyunu süzünce geride bir tat kalmıyor. o yüzden haşlanmış ve süzülmüş noodle'ın üzerine dökün.
  
  --
  
  diğer paketlerden çıkan lezzetleri ben pek beğenmedim. unutmayın, koyu pembe paketliler efsane.
• sosunu eline bulaştırmadan koyabilen cindir.
• gerek paket noodlelarında gerek kup ramenlerinde içinden çıkan soslardan yağlı olanını kıvamında kullanmak gerek. rakiplerine göre sos ve baharatları lezzet bakımından zaten yetersizken bir de o yağlı sos oldukça ağır kokulu ve yoğun. yalnızca körilide gönül rahatlığıyla boca edilebilir. dinsizin hakkından imansız gelircesine yakışıyorlar birbirlerine. hatta bence o soslar sırf körili için üretilmiştir de sonradan ne uğraşıcaz ayrı ayrı her çeşidine diyerek devam etmişlerdir.
  
  edit: yeni üretim kup noodlelarında yağlı sos çıkarılmış yerine gayet kıvamında baharat ve biber eklenerek lezzetle rakiplerine oldukça yaklaşmıştır. sebzelisi halen en zayıf halka fakat özellikle dana eti aromalı ve tavuklusu ile keyifle zehirlenmeye devam edebiliriz.
• biraz önce yediğim ve kendi acılığı ile yetinmeyip ekstra acı attığım makarna türevi.
  
  ben bu meretin bağımlısı oldum sanırım. ancak öyle olduğu gibi yemiyorum, kendime göre geliştirmeler yaptım.
  
  öncelikle üzerindeki tarife göre yapmıyorum ben bunu. tarifte kaynayan suya atın diyor. öyle yapınca iyice eriyor ve şehriyeden pek de farkı kalmıyor. size çok özel tarifimi veriyorum.
  
  -büyükçe cam bir kaseye(salata kasesi) 3-5 diş sarımsak rendeleyin.
  -karabiber, kimyon, zerdeçal ve benzeri baharatları ekleyin.
  -1/4 kaşık biber salçası ilave edin.
  -2 kapak sirke koyun.
  
  -makarna içinden çıkan yağ, baharat ve tozları da ekleyin.
  -kaynar vaziyetteki sudan biraz ekleyip karışımı sıvı hale getirin.
  -makarnaların birisini doğrudan, diğeri ise iki katından ayırıp, gerekli kırma işleminden geçirdikten sonra kaseye koyun. bunu fazla yükselti olmaması için yapıyoruz.(2 paket indomie kullanıyorum ben. tek paketle doymuyorum çünkü, sizi bilemem)
  -kaynar suyu yavaş yavaş ilave edin. makarnalar suyun kaldırma kuvveti ile yükselir gibi olduğu anda durun. sulu, çorba kıvamında olmalıdır. bunu makarna olarak değil, uzakdoğulular gibi çorba niyetine tüketiyoruz.
  -üzerine kapak veya karton gibi bir şey koyup 4 dakika bekleyin.
  -karıştırdıktan sonra yiyebilirsiniz.
  
  dikkat: bilhassa kış günleri kase çok soğuksa önce biraz sıcak suyla çalkalayıp dökmek daha iyi sonuç verecektir. bu tarifi soğuk algınlığı gibi durumlarda ilaç niyetine tüketebilirsiniz. işkembe çorbasının kolay bir altenatifidir.
• sınav dönemi dolayısıyla eve depoladığım çiğnenebilir mutluluk.
• içlerinde insan vücudunun sindiremeyeceği sentetik malzemeler varmış
  bu maddeler sayesinde sindirilmeden midede uzun süre duruyormuş
  sanırım bu dün akşam yediğim indomie leri hala yemek borumda hissediyor olmamı açıklıyor
  bida yer miyim
  yerim
• allah beni kahretsin inşallah ne midesiz, leş, pislik bir insanmışım. herkes kötülemiş resmen kendime saygım yok :(
  
  özetle: tüm çeşitleri harika olan ürünlerdir jsgdjshd
• şu yağlı poşeti nasıl açtıklarını merak ettiğim noodle şeysi. açma yeri yok. kessen ellerin vıcık vıcık yağ oluyor. küçük bir kesik açsan içindeki yağ ve sosu dışarı çıkmıyor. bunu daha kullanışlısını yapmak o kadar mı zor. bak akşam akşam düşünmek bile sinir etti beni.
• arada aç kalınca gideri olabilir, fazlası olmaz. makarneks'ten iyi tabi de o sosları ele bulaştırmadan çıkartmak mümkün değil gibi.